Logo

3. Hukuk Dairesi2022/7737 E. 2023/2990 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıların, ... şehrinde sosyal yardım almak için yaptıkları başvuruda Türkiye'deki mal varlıklarını bildirmedikleri iddiasıyla, haksız alınan sosyal yardım ödemelerinin iadesi istenmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların Türkiye'deki mal varlıklarının, ... ... ve Sosyal Yardım Kanunu'nda öngörülen yardım alma sınırını aştığı ve davalıların bu mal varlıklarını beyan etme yükümlülüklerini ihlal ettikleri gözetilerek, yerel mahkemenin davalı ... hakkında davanın kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

EK KARAR TARİHİ : 10.10.2022

SAYISI : 2018/554 E., 2022/405 K.

DAVALILAR : 1- ... vekili Avukat ... Selman Mermerci

2- ...

DAVA TARİHİ : 13.12.2012

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece; davalı ... hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalılardan ... vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 31.10.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir

Belli edilen günde gelen davalı ... vekili Avukat ...'nun sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; ... kanunlarına göre tüm mal varlığı belirli bir meblağın altında olan kişilerin sosyal yardım alabilme imkanı bulunduğunu, oturma iznine sahip Türk vatandaşları olan davalıların sosyal yardım alabilmek için yaptıkları başvuruya istinaden kendilerine 15.05.2001 ile 01.10.2012 tarihleri arasında toplam 208.570,29 Euro genel geçim yardım parası ödendiğini, davalıların ... ... ve Geçim Kanunu gereğince düzenlenen 27.04.2001 tarihli başvuru formu ile 20.03.2008 ve 24.09.2012 tarihli bilgi formlarında ... içinde veya dışında herhangi bir taşınmazlarının bulunmadığını bildirdiklerini ancak yapılan inceleme sonucunda davalıların Türkiye'de taşınmazlarının bulunduğunun belirlendiğini, bu nedenle yapılan ödemelerin iadesinin talep edildiğini, ancak davalılar tarafından bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek; haksız olarak ödenen toplam 208.570,29 Euro alacağın ödendiği tarihten tahsil tarihine kadar işleyecek Euro faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı ... vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, ayrıca ödendiği iddia edilen yardım tutarının başlangıcı olan 27.04.2001 tarihli başvuru formunun diğer davalı ... ...tarafından doldurulduğunu, davalının bu başvuru formundan haberinin olmadığını, ayrıca 20.03.2008 ve 24.09.2012 tarihli bilgi formlarınında da davalının imzasının bulunmadığını, davacı tarafça ödemelerin diğer davalıya yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... Yılmaz Abay, davaya cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 22.01.2015 tarihli ve 2012/420 E. 2015/30 K. sayılı kararıyla; davalıların ... Geçim Kanunu'ndan faydalanmak amacıyla imzaladıkları başvuru formunda gerçek gelir durumlarını ve mal varlıklarını beyan etmedikleri, beyanın usulünce yapılması halinde sosyal yardımdan yararlanma olanaklarının bulunmadığı, davalıların davacı aleyhine haksız olarak zenginleştiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile 208.570,29 Euro alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek Euro cinsinden hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde; davalılardan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 07.11.2017 tarihli ve 2017/12014 E. 2017/15421 K. sayılı ilamıyla; davalının sair temyiz itirazları reddedilerek "... mahkemece; öncelikle yukarıda açıklanan mevzuatın geçim yardımı ile ilgili tüm bölümlerinin tercümesi ile birlikte Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü aracılığıyla celbedilmesi veya bu hususta tarafların yardımının sağlanması gerekmektedir.

Bu belgelerin getirtilmesinden sonra, mahkemece; davacı tarafından tespit edilip bildirilen Türkiye'deki davalılara ait taşınmazların (edinildikleri ve devredildikleri tarihler de dikkate alınarak) değerlerinin kamulaştırma işlerinde uzman bilirkişiler marifetiyle belirlenmesi, davalıların bu şekilde belirlenen gelirinin ilgili mevzuata göre ...' daki yaşamlarını sürdürebilecek, yardım almalarını engelleyecek miktarda olup olmadığı, geçim yardımının hangi sürelerde ne kadarının geri istenebileceği hususlarında uzman bilirkişilerden (sosyal yardımın ödendiği tarihler gözetilerek, ...'nın Euro'ya geçtiği tarihin ve bu tarihten önce yapılan ödemelerin Euro'ya dönüşümü hususlarını da içeren) rapor aldırılması ve hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; celbedilen ... mevzuatı kapsamında değerleri ne olursa olsun, yani yardıma müstehaklık sınırının altında kalsa bile yardıma başvuranların tüm gelir ve mal varlığını beyan etme mecburiyetinin düzenlendiği, davalıların yardıma müstehaklık sınırının altında mal varlığına ve gelire sahip olsalar bile bunu müracaat aşamasında beyan etmek mecburiyetinde oldukları, aksi halde müracaatın usulsüz olduğu ve yapılan yardımların iade edilmesinin gerektiği, somut olayda davalıların mal varlığı olarak ... ...'de ve ...'da çok sayıda taşınmaza sahip oldukları, buna karşılık davalıların davacı kuruma müracaat ederken bu taşınmazları bildirmedikleri, o halde bu taşınmazların değerleri yardıma müstehaklık sınırının altında kalsa bile, sırf bu taşınmazlar mevzuat hükümlerine göre davacıya bildirilmemiş olduğundan müracaatın usulsüz olduğu ve usulsüz müracaat sebebiyle dahi yapılan yardımların davacı kuruma iade edilmesi gerektiği, kaldı ki taşınmazlar hakkında talimat yoluyla yaptırılan değer tespitlerinde de bu taşınmazların kıymetlerinin ortaya konmuş olduğu ve bozma sonrası aldırılan bilirkişi raporunda da işaret edildiği üzere bu kabil mal varlığının bulunması sebebiyle davalıların yardıma müstehak olmadıkları sonuç ve kanaatine varıldığı, davalıların davacı nezdinde 208.570,29 Euro sebepsiz zenginleştiklerinin sabit görüldüğü gerekçesiyle; davalı ... ...yönünden daha önceden verilen karar kesinleştiğinden bu davalı hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... yönünden davanın kabulüne, 208.570,29 Euro'nun dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun'un 4/a maddesine göre işleyecek faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; bozma kararına uyduğunu söyleyen Mahkemece eksik hususların tamamlanması için Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılmadığı gibi kabul etmemelerine karşın sadece davacının sunduğu eksik belgelere göre yargılamanın sürdürülerek taraflı bir karar verildiğini, bozma kararına göre dava dosyasındaki eksiklikler giderilmeden dosyanın bilirkişiye verilmesinin usule aykırı olduğunu, bir Türk vatandaşı olan davalının ...'da yabancı dil bilmediği ve davacı Belediyenin de bu sosyal yardımı yapma esnasında araştırma görevini yerine getirmemiş olduğu gibi imza edildiği iddia edilen sosyal yardım evrakının Türkçe çevirisinin olup olmadığı yönünden de dosyada hiçbir bilgi ve belge bulunmadığı, bu eksikliklere karşın bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlarına göre karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

2. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, bozma ilamı doğrultusunda alınan bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu, davalıların Türkiye'deki malvarlıklarının edinildikleri tarihler de dikkate alınarak uzman bilirkişiler aracılığıyla belirlendiği, buna göre davalıların sahip olduğu malvarlığı miktarının sosyal yardım ödeneğinden yararlanmak için ... ... ve Sosyal Yardım Kanunu'nun 34 üncü maddesinde birlikte yaşayan evli çiftler için asgari malvarlığı sınırı olarak belirlenen 9.950,00 Euro'dan fazla olduğu, dolayısıyla davalıların sahip olduğu malvarlığının, yardım almalarını engelleyecek miktarda olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen kısımların yeniden incelenemeyeceği anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi geregince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

31.10.2023 tarihinde oy birligi ile karar verildi.