"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tespit ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 05.12.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davalı vekili Avukat ...'in sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı Şirket ile arasındaki vekalet ilişkisinin müvekkili tarafından ... 20. Noterliğinin 10.06.2011 tarihli ve 7175 yevmiye nolu bildirimi ile haklı sebeple sona erdirildiğini, haklı sebeplerinin vekalet ilişkisinin yürürlülükte olduğu dönemde hak kazanılan avukatlık ücretlerinin ödenmemesi ve davalı tarafın görülmekte olan dört davanın başka avukatlarla yürütüleceğine ilişkin bildirimi olduğunu ve diğer sebep olarak da davalı şirket temsilcisinin 09.06.2011 tarihli e-postasındaki üslup anlatım iddia ve ithamlarından oluştuğunu, vekalet ilişkisinin sonlandırıldığı tarih itibariyle müvekkilinin takibinde ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2010/351 E., ... 1. Tüketici Mahkemesi 2011/491 E., ... 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2010/621 E., ... 9. İcra Mahkemesi 2010/217 E. ve ... 9. İcra Mahkemesi 2010/271 E. sayılı dosyalarının bulunduğunu ileri sürerek; haklı fesih nedeniyle bu davalar ile ilgili alacak miktarının tespitine tespit edilen alacağın 10.000,00 TL'sinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; öncelikle görev itirazında bulunmuş daha sonra da bir takım usuli itirazları yanında ... 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/496 E. ve ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/324 E. sayılı dosyasının sonuçlarının beklenmesi gerektiğini, davacının istifasının haksız olduğunu, davacının şirket yetkilileri aleyhine ceza davası açılmasına sebebiyet verdiğini, dava ve takip konusu yapılan dosyalarla ilgili alacak isteminin haksız olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; gerek ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin gerekse 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin belirtilen dosyalarında istifanın haklı olup olmadığı hususlarının tartışıldığı, kesinleşen kararlara göre de istifanın haklı olmadığının belirlendiği, fesih bildirimi bir bütün olduğuna ve diğer davalarda haklı fesih bulunmadığına karar verilmiş olduğuna göre; bu davada fesih gerekçesi yapılan üç hususun ayrı ayrı değerlendirilmemesinin doğru olmayacağı yönündeki davacı itirazlarının yerinde görülmediği, dolayısıyla ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesi ve 16. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyalarında feshin haklı olmadığına karar verilmiş olduğundan ve karar bu şekilde kesinleşmiş olduğundan, bitirilmemiş işler yönünden davacının vekalet ücreti talep edemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; İlk Derece Mahkemesinin ret kararının yerinde olmadığını, müvekkilinin haklı nedenlerle istifa ettiğini ve istifanın üç gerekçesinin olduğunu, her birinin başlı başına haklı bir sebep olduğunu, en az birisine dayanarak haklı bir istifanın olduğunun tespiti halinde müvekkilinin vekalet ücretinin tamamına hak kazanacağını dolayısıyla diğer dosyalardaki istifaya yönelik tespitlerin Mahkemece nazara alınarak kendi dosyası kapsamında değerlendirmesi gerektiğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece toplanan deliller nazara alındığında, davacının aynı istifa sebeplerinin taraflar arasında açılan her davada tekrar değerlendirilmesi yönündeki talebinin yerinde görülmediği, istifa sebepleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde toplanan deliller ve Yargıtay ilamları kapsamına göre haklı istifa olarak görülmediği, davacının 20 Mayıs 2019 tarihli dilekçe içeriği de nazara alındığında vekalet ücret alacağına konu davaların derdest olduğunun anlaşıldığı, bitmemiş işler yönünden de vekalet ücret alacağı talebi yerinde görülmediği gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazları tekrar ederek, kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, avukatlık vekalet ücretinin tespiti (külli tespit) ve bir kısım alacağın tahsili (eda) istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 174 üncü maddesi şöyledir; "Üzerine aldığı işi haklı bir sebep olmaksızın takipten vazgeçen avukat hiçbir ücret istiyemez ve peşin aldığı ücreti geri vermek zorundadır. Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez. Anlaşmaya göre avukata peşin verilmesi gereken ücret ödenmezse, avukat işe başlamakla zorunlu değildir. Bu sebeple doğabilecek her türlü sorumluluk ... sahibinindir. Yazılı sözleşmedeki diğer ödeme şartlarının yerine getirilmemesinden dolayı avukat işi takip etmek ve sonucunu elde etmekten mahrum kalırsa sorumluluk bakımından aynı hüküm uygulanır."
3. Değerlendirme
1. Davacı avukat, ... 20. Noterliğinin 10.06.2011 tarihli ve 7175 yevmiye nolu bildirimi ile davalı ile olan vekalet ilişkisini haklı sebeple sona erdirdiğini bildirmiştir. Bu istifa sebeplerine dayanarak daha önce ... 20. Asliye Hukuk ve 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin belirtilen dosyalarında vekalet ücreti alacağı için dava açmış, istifanın haklı olup olmadığı hususları bu davalarda tartışılmıştır.
2. ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/324 E. sayılı dosyasında ise; davacı ...-... tarafından ... Ltd. Şti.'ye yönelik olarak vekalet ücret alacağı için dava açılmış; davanın istifanın haklı nedene dayandığı gerekçesiyle kabulüne karar verilmiş; davalı tarafın temyiz isteminde bulunulması üzerine Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 2015/22019 E., 2017/1691 K. sayılı kararıyla, davacı avukatın istifasının haklı olmadığı ve bu nedenle de istifa tarihinden önce bitirilmeyen işler yönünden davacının vekalet ücreti talep edemeyeceğine karar verilmiştir.
3. ... 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/496 E., 2014/20 K. sayılı kararında da; ...-... tarafından ... aleyhine yönelik olarak vekalet ücret alacağı için dava açılmış; istifanın haklı olduğunun kabul edilemeyeceği bu nedenle davanın reddine karar verildiği açıklanmış, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 2015/34185 E., 35479 K. sayılı kararıyla onanarak kesinleşmiştir.
4. Aynı istifa bildirimine dayanılarak açılan davalarda istifanın haklı olup olmadığı hususunun incelendiği görülmüştür. Davacının aynı istifa sebeplerinin taraflar arasında açılan her davada tekrar tekrar değerlendirilmesi yönündeki talebi yerinde görülmemiştir.
5. Avukatlık Kanunu'nun 174 üncü maddesine göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil, avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Zira vekalet ilişkisi bir bütün olup azil, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet edeceğinden, azlin haklı olduğunun kabul edilmesi halinde, davacının azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilmesi mümkün değildir.
6. Buna göre, temyizen incelenen karar, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, istifanın haksız olduğunun anlaşılmasına ve bu hususun Mahkeme kararlarıyla tespit edilmiş olmasına göre, davacı vekili tarafından ileri sürülen temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmektedir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.12.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.