Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1188 E. 2023/1326 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taşınmazın yargılama sırasında devredilmesi nedeniyle taraf teşkilinin sağlanması, satış bedeli ödenmeden el atmanın önlenmesi kararı verilip verilemeyeceği, yapılan masrafların iadesi, hapis hakkı tanınması ve yolsuz tescil nedeniyle ecrimisil istemlerinin değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma ilamına uygun olarak tapu iptal ve tescil kararının kesinleştiği tarihten itibaren ecrimisile hükmedildiği, haksız zilyedin müdahalesinin önlenmesine yönelik karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı gözetilerek tarafların karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/331 E., 2022/95 K.

DAVACI/BİRLEŞEN DAVADA

DAVALI/BİRLEŞEN DAVADA

DAVA TARİHİ : 28.03.2013 - 28.05.2013

KARAR : Asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Taraf vekilleri

Taraflar arasındaki birleştirilerek görülen alacak ve elatmanın önlenmesi, ecrimisil davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davaların kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraflarca temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Taraflarca Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; asıl davada; davalıya ait taşınmazı Hacı Belediyesi'nin 03.11.2004 tarih, 35 nolu encümen kararına istinaden yapılan 17.11.2004 tarihli ihale ile 18.550 TL bedelle satın aldığını ve taşınmaz üzerinde toprak dolgusu, isnat duvarı, briketten bahçe duvarı, rekortman duvarı ve büz döşeme gibi taşınmaz için zorunlu ve faydalı giderler yapıldığını, yapılan bu giderlere ilişkin İpsala Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/4 Değişik İş sayılı dosyası ile tespit yapıldığını ve harcanan rakamın 42.490,26.-TL olduğunun belirlendiğini, daha sonra davalı tarafın açtığı dava neticesinde İpsala Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/130 E., 2011/205 K. sayılı kararı ile taşınmazın şirket adına olan kaydının iptali ile Hacı Beldesi Belediye başkanlığına tesciline karar verildiğini ve kararın 17.04.2012 tarihinde kesinleştiğini ileri sürerek, 42.490,26 TL zorunlu ve faydalı giderler ile 18.550 TL'nin satış bedelinin uyarlama sonucu dava tarihi itibarı ile işleyecek en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, taşınmaz üzerindeki hapis hakkının varlığının tanınmasına karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP VE BİRLEŞEN DAVA

Davalı; davacının İpsala Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/130 E., 2011/205 K. sayılı ilamı ile iptal olunan tapusunun geçersiz bir işlemle kendisine geçtiğini bildiğini ve bunu bilmesine rağmen kötü niyetle bazı şeyler yapmaya çalıştığını, sadece geçersiz sayılan işlem ile verilen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesinin talep edilebileceğini, 5393 Sayılı Belediye Kanunu 27 ve 28 Maddeleri dikkate alındığında dava konusu taşınmazın Belediye Başkanının ikinci derecede yakınlarına satılamayacağını, bu işlemin hukuken de geçerli olmadığını, bu işleme bağlı tescilin yolsuz bir tescil olduğunu, yolsuz tescille devir alınan bir yer üzerinde yapılan masrafların ne şekilde yapılırsa yapılsın sebepsiz zenginleşme hükümleri ile istenemeyeceğini, yapılan masrafların davacının mal varlığından çıkması gerektiğini oysa İpsala Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/313 Esas ve 2011/133 karar sayılı dosyasında tespit isteyen şirketin hazineye ait alandan aldığı toprağı Belediyenin araçlarıyla hiçbir bedel ödemeden bu gayrimenkule taşıdığının açık olduğunu, bu alanın yarısının yeşil alan yarısının da otopark olduğunu, bu alanda davacının yaptığı işlerin zorunlu faydalı olmadığının açık olduğunu, dava konusu yerin halen davacının zilyetliğinde olduğunu, davacının henüz dava açma hakkının bulunmadığını, belirlenen rakamların çok fahiş olduğunu savunarak asıl davanın reddini, birleşen dava dilekçesinde ise; tapusu iptal olan ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen taşınmaz mahkeme kararıyla belediye adına tescil edildiğini, tüm uyarılara ve çekilen ihtarlara rağmen davalı şirket tarafından halen dava konusu taşınmazın kullanıldığını ileri sürerek; bu sebeple davalının haksız olan el atmasının önlenmesi ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakkının saklı kalmak kaydıyla taşınmazın haksız kullanımdan dolayı müdahele tarihinden itibaren 4.000 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile, dava konusu taşınmazın yasal satım bedelinin günümüze uyarlanmış değeri olan 41.531,54 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... İdaresinden tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine; davacının faydalı ve zorunlu masraf talebinin reddine, kötüniyetli olduğu anlaşılan davacının T.M.K 994/1 kapsamında alıkoyma hakkı olmadığı için hapis hakkının varlığının tanınması talebinin reddine; birleşen davanın kısmen kabulü ile, toplam 3.809,159 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Mad. San. Ltd. Şti. den tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKI YARGILAMA SÜRECI

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karsı taraflar temyiz isteminde bulunmustur.

2. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesince verilen 04.02.2020 tarihli ve 2016/26213 E., 2020/1109 K. sayılı ilamla; tarafların sair temyiz itirazları reddedildikten sonra, birleşen davada, el atmanın önlenmesine yönelik talep hakkında olumlu ve olumsuz herhangi bir karar verilmediği, ayrıca bilirkişi hesaplaması incelendiğinde, 2005 yılından itibaren ecrimisil hesabı yapıldığı, oysa ki dava konusu taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı adına tapuya tesciline dair mahkeme kararının 17.04.2012 kesinleştiği, davacının zilyetliği de ancak bu tarihten itibaren haksız bir zilyetliğe dönüştüğü, haksız işgal tazminatının da, bu tarihten sonraki dönemden başlayarak hesaplanması gerektiğinden bahisle bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya uyularak verilen karar

1. Bozmaya uyan mahkemece; dava konusu taşınmazın yolsuz tescile ilişkin tapu iptal ve tescil davasıyla verilen iptal kararının 17.04.2012 tarihinde kesinleştiğinden, bu tarihten itibaren davalının kötüniyetli zilyet ve haksız işgalci konumunda olduğu, bu nedenle dava konusu taşınmaza yönelik müdahalenin men'ine karar verilmesi gerektiği, bozma ilamına uygun olarak 17.04.2012-28.05.2013 tarihleri arasındaki döneme ilişkin ecrimisil hesabı yapıldığı gerekçesiyle; asıl davanın kısmen kabulü ile dava konusu taşınmazın yasal satım bedelinin günümüze uyarlanmış değeri olan 41.531,54 TL'nin dava tarihinden (28.03.2013) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... İdaresinden tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının faydalı ve zorunlu masraf talebinin reddine, kötüniyetli olduğu anlaşılan davacının T.M.K 994/1 kapsamında alıkoyma hakkı olmadığı için hapis hakkının varlığının tanınması talebinin reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesine, 2012 yılı (17.04.2012-31.12.2012) ecrimisil bedeli 426,20TL, 2013 yılı ecrimisil (5 ay) bedeli 283,31TL olmak üzere toplam 709,51TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Mad. San. Ltd. Şti. den tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflarca temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairece verilen 20.10.2022 tarihli ve 2022/6574 E., 2022/8067 K. sayılı ilamla; Mahkeme kararının onanmasına karar verilmistir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı taraflar karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davacı-birleşen dosya davalısı vekili; taşınmazın yargılama sırasında davalı tarafından Hacıköy tüzelkişiliğine devredildiğini, dava konusunun devri nedeniyle taraf teşkilinin sağlanması gerektiğini, satış bedeli ödenmeden el atmanın önlenmesine karar verilemeyeceğini, ihale ile aldıktan sonra masraf yapılarak arsa vasfında getirildiğini, bu masrafların iade edilmesini, hapis hakkı talebinin kabul edilmesini ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı-birleşen dosya davacısı vekili; asıl davanın tarafı Hacı Belediyesi iken, 6360 sayılı yasanın geçici 2 nci maddesi gereği İl Özel İdaresine devredildiğini, komisyon tarafından taşınmazların Köy Tüzelkişiliğine devrediliğini, mülkiyet ve zilyetllik haklarının kalmadığını, taraf teşkilinin sağlanarak devam edilmesini, kötüniyetli davacının bedel talep edemeyeceğini, birleşen davada ise; yolsuz tescil nedeniyle zilyetlik süresince ecrimisile hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; asıl davada; taşımaz için ödenen bedelin iadesi, yapılan masrafların tahsili ve hapis hakkı tanınması, birleşen dava ise; el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 nci maddesi şöyledir:

“Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.

Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.”

Aynı Kanunu’nun, “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından”başlıklı 995 inci maddesi şöyledir:

“İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş olması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.”

2. Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, hak sahibinin hak sahibi olmayan zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nin 25.02.2004 tarihli ve 2004/1-120-96 sayılı kararı)

3. Değerlendirme

Mahkemece; mahkemece bozma ilamına uyularak davacı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı adına tapuya tesciline dair mahkeme kararının kesinleştiği 17.04.2012 tarihinden itibaren ecrimisile hükmedildiği, haksız zilyedin müdahalesinin önlenmesine yönelik karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığı anlaşılmakla, tarafların karar düzeltme taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Tarafların karar düzeltme taleplerinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezaları ile bakiye karar düzeltme harçlarının düzeltme isteyenlere yükletilmesine,

08.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.