"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/787 E., 2022/3062 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/196 E., 2020/367 K.
Taraflar arasındaki vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, davacı vekili temyize cevap dilekçesinde duruşma talep etmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 27.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı asıl ... ve vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'in sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin daha derinlemesine incelenmesi heyetçe zorunlu görüldüğünden, Yargıtay Kanunu'nun 24 üncü maddesinin birinci fıkrası ve Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 21 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince görüşmenin 12.03.2024 tarihine bırakılması uygun görüldü.
I. DAVA
Davacı vekili; davalının 25.06.2007 tarihinde iş kazası geçirmesi üzerine, müvekkili tarafından Ankara 8. İş Mahkemesinin 2008/481 Esas 2011/429 Karar sayılı dosyasıyla, davalı adına, dava dışı ... Elektrik İnş. Prj. Tur. San. Tic. Ltd. Şti ve Meram Elektrik Dağıtım A.Ş. aleyhine maddi manevi tazminat davası açtığını, davanın alınan en son rapora göre ıslah edildiğini, ıslah dilekçesinde davacı için 97.709,13 TL maddi tazminat talep edildiğini, ancak peşin sermaye değerlerinin değişmesi neticesinde hesaplanan maddi tazminat miktarının ıslah talebinden sonra arttığını, 112.673,73 TL olarak belirlendiğini bu nedenle ek davalar açılıp tüm davaların müvekkili tarafından mesleğin gerektirdiği dikkat ve özenle takip edilerek duruşmalarına girildiğini, dilekçelerinin yazıldığını, icra takibi aşamasının da aynı şekilde tamamlandığını, davalı adına açılan asıl davanın karara bağlandığını ve davalının tazminatı kendisine ait banka hesabına gönderildiğini, ancak davalı tarafça, müvekkiline 18.08.2017 tarihli azilname gönderildiğini, vekalet ilişkisinin sona erdiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklarının saklı kalması kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL vekalet ücreti alacağının ihtarname tebliğ tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, 28.09.2020 tarihli dilekçe ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 14.967,02 TL vekalet ücreti alacağının ihtarname tebliğ tarihi itibariyle işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davacının yüklendiği görevini özenle ifa etmediğini, 2008 yılında açtığı davanın üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen sonuçlanmadığını, müvekkiline 1-1,5 yıl içinde sonuçlanacağı konusunda vaadde bulunduğunu, ilk açılan dava soncu tahsil edilen ödemeden kesintiler yapıldıktan sonra bakiye miktarın müvekkiline ödendiğini, açıklayıcı bir hesap istemesi üzerine açıklama yapmadığını, Ankara 24. ve 30 İş Mahkemelerine açılan davaların neye ilişkin olduğunu davacıya sormasına rağmen gerekli açıklamanın yapılmadığını, müvekkilinin davacıya olan güveninin kalmadığını, bu nedenle azlettiğini, Ankara 8. İş Mahkemesinin 2013/258 E. sayılı dosyasında sorumlu olmadığı halde Medaş Nevşehir İşletme Müdürlüğü aleyhine dava açtığını, Mahkemece husumetten reddedildiğini, müvekkilinin vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını, Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2015/4825 sayılı dosyası ile başlatılan takipte, müvekkiline eksik bilgi verildiğini ve eksik ödeme yapıldığını, müvekkilinin bilgisi ve talimatı dışında birden fazla ek dava açtığını ve tazminatların çok düşük talep edilmesi nedeni ile müvekkilinin zarara uğradığını, açılan davaların sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafından vekillik görevinin tam olarak yerine getirildiği, bu nedenle azlin haksız olduğu, davacının hem yasal hem de sözleşmesel vekalet ücretine hak kazandığı, davacının takip ettiği Ankara 30. İş Mahkemesinin 2017/98 Esas sayılı dosyasında vekalet ücreti alacağının toplam 166.432,41 TL ve Ankara 26. İş Mahkemesinin dosyasında 2.438,41 TL ve Ankara 42. İş Mahkemesinin dosyasında 7.528,61 TL olarak hesap edildiği, davacı vekili tarafından verilen ıslah dilekçesi doğrultusunda, davacının Ankara 30. İş Mahkemesinin 2017/98 Esas sayılı dosyasındaki fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak suretiyle davanın kabulüne, 14.967,02 TL alacağın 13.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; 2007 yılında geçirdiği iş kazası neticesinde belden altının felç kaldığı ve tekerlekli sandalyeye mahkum hale geldiğini, davacı avukatın azledildiği 18.08.2017 tarihine kadar aradan geçen 9,5 yıl içinde adına 26.05.2008 tarihinde öncelikle Ankara 8. İş Mahkemesinde tazminat davası, 29.09.2011 tarihinde Ankara 42. İş Mahkemesinde ek dava, son olarak 20.02.2017 tarihinde Ankara 30. İş Mahkemesinde 2. ek dava açıldığı, ücret sözleşmesinde açık bir yetki ve yazılı talimatı olmaksızın dört ayrı dava açan ve 9,5 yıl sonunda işi bitiremeyen avukata duyulan güvenin zedeleneceğini, davacı avukatın kendisinden beklenen makul sürelerde davaları açmayıp alacağın tahsili için icra takibi başlatmayarak görevini ihmal ettiği ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak güvenini kaybetmek suretiyle azledildiğini, azil tarihine kadar geçen 10 yıllık dava sürecinde istediği bilgilerin kendisine verilmediğini, davacı avukatın karara çıkan mahkeme ilamlarından bir tanesini karar tarihinden 2 yıl 3 ay sonra icra takibine koyduğunu, diğer kararı ise hiç icraya koymadığını, davacıya güveni kalmadığından haklı nedenlerle davacıyı vekillik görevinden azlettiğini, vekalet ilişkisi gereği sadakat borcu ve hesap verme yükümlülüğü bulunan davacının, tahsil edilen tazminatları süresinde haber vermediği gibi daha sonra açılan davalarla ilgili de bilgi vermeyip yazılı talimatını almayarak özen yükümlülüğünün ihlal edildiğini ileri sürülerek istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında dava konusu olan her üç davanın da ilk açılan asıl dava ile bağlantılı ve asıl davanın sonucuna göre karara bağlanması, davanın uzamasında davacı avukatın kusurunun bulunmaması, davacının vekillik görevini tam olarak yerine getirmesi, bu nedenle davalının vekaletten azil işleminin haksız olması gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, haksız azle dayalı vekalet ücretinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 174 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda; vekalet ücretine dayanak yapılan üç davanın davacı vekilin davalıya vekaleten açtığı tazminat davasıyla bağlantılı olduğu, davaların uzamasında davacı vekilin kusurunun bulunmadığı, davalı tarafından cevap dilekçesinde ileri sürülen azil nedenlerine göre azlin haklı nedene dayanmadığı, davalı tarafça ıslahla verilen cevap dilekçesi ise tahkikat aşamasının bitiminden sonra verildiğinden dikkate alınamayacağı gözetildiğinde, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.