"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi davalı vekili ve duruşma istemli olarak davacılar vekili tarafından temyiz edimekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 30.04.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir
Belli edilen günde gelen davacılar vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'nin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı Kurum tarafından müvekkili şirkete 09.08.2020 tarihinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un (6183 sayılı Kanun) 79 uncu maddesi uyarınca tebliğ edilen haciz bildirisi ile dava dışı Karadeniz Hafriyat Taş. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin davacı şirketler nezdindeki hak ve alacaklarına haciz konulduğunu, tebliğ edilen haciz bildirisine 22.08.2020 tarihinde itirazların bildirildiğini, 6183 sayılı Kanun'un aynı maddesi gereğince itiraz süresinin geçirilmesi halinde menfi tespit davası açmanın zorunlu olduğu belirtildiğinden işbu davanın açıldığını, davalı Kurum borçlusu ... Hafriyat Taş. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından müvekkili şirkete tanzim edilen 18.06.2019 tarihli ve 197.246,11 TL bedelli bir adet faturanın bulunduğunu, bu fatura bedelinin bir suretini tahsilat makbuzu ile birlikte sunduklarını, borcun 31.08.2019 tarihli ve 197.246,11 TL bedelli çek ile ödendiğini, haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle davacı şirket nezdinde 270,00 TL alacağının bulunduğunu, bu miktarın da 22.08.2020 tarihli itiraz dilekçesinin sunulması ile birlikte yatırıldığını, haciz bildirisinin tebliği tarihi itibariyle müvekkillerinin dava dışı Karadeniz Hafriyat Taş. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.ne başkaca herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, davacının davalı Kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacılar ile dava dışı borçlu arasında başkaca borç ilişkisi bulunup bulunmadığının araştırılmasının gerektiğini, bu durumda başvurulabilecek en önemli delilin ticari defterler olduğunu savunarak, davanın reddi ile 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi uyarınca davacı aleyhine haksız çıkacağı tutarın %10'u tutarında ayrıca inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıllık süre içerisinde açılması gerektiği, davacı tarafça bir yıllık sürenin sona erdiği tarihin 07.08.2020 tarihine rastlaması nedeniyle adli tatil hükümlerini düzenleyen sürenin uzadığına yönelik iddiada bulunmuş ise de, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) adli tatil hükümlerini düzenleyen ve devamı maddeleri ile 104 üncü maddesinde bahsedilen sürelerin maddi hukuka dair süreler olmadığı, bu nedenle hak düşürücü sürelerin kesilmesi yada durmasının usul hukuku açısından mümkün bulunmadığı, davacı tarafından haciz ihbarnamesinin 07.08.2019 tarihinde tebliğ olunmasına karşın takip borçlusuna borçlu olunmadığı istemli davanın 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesindeki bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle; davanın reddine, dosyada icra takibinin durdurulması yönünde karar verilmemiş olduğu anlaşılmakla davalı tarafın %10 icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraflar istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacılar vekili; davacı şirketlerin 3. kişiye herhangi bir borcu bulunmadığını, davanın süresinde açıldığını, davalı Kurum tarafından gönderilen dava konusu haciz bildirisine konu borcun asıl borçlu tarafından ödenmesi nedeniyle, ilgili şirketin halihazırda herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili; davası reddedilen davacı aleyhine 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek, kararının bu yönden düzeltilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 6100 sayılı Kanun'un 104 üncü maddesinde düzenlenen sürelerin uzaması durumunun sadece bu kanunda düzenlenen süreler için geçerli olduğu, 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin de maddi hukuka ilişkin bir süre olması ve adli tatilden sonra uzamasının söz konusu olmamasına nazaran Mahkemece davanın bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle reddine karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece davanın usulden reddine karar verilip davanın esasına girilmemesi, dolayısıyla davacıların davasında haksız olup olmadığının belirlenmesi durumu söz konusu olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Taraf vekilleri; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi gereğince açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye göre, tarafların temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacılara yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.