Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1748 E. 2023/1933 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: OYAK yetkili kurullarının aldığı kararların iptali ve tazminat istemi üzerine görevli yargı merciinin tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının OYAK üyeliğinin ve uyuşmazlığın kaynağının idare hukuku kapsamında olması, OYAK'ın kamu kurumu niteliğinde bulunması ve davacının asker kişi statüsünde olması gözetilerek, davanın idari yargıda görülmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin yargı yolu itirazını kabul ederek davanın usulden reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1099 E., 2022/1086 K.

DAVA TARİHİ : 24.06.2021

KARAR : Davanın usulden reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/406 E., 2022/85 K.

Taraflar arasındaki kurul kararlarının iptali ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, yargı yolu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; davalı kurumun emekli maaş sistemindeki daimi üyelerinin temsilciler kuruluna ve genel kurula dahil edilmediğini, 205 sayılı ... Kanunu'nun 3 ve 17 nci maddelerine göre yasal olarak teşkil edilmediklerini, alınan kararların hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek; OYAK Temsilciler Kurulunun 21.04.2018 tarihinden, OYAK Genel Kurulunun 05.05.2018 tarihinden, OYAK Yönetim Kurulunun 04.05.2019 tarihinden itibaren aldığı kararların iptaline ve OYAK emekli maaşlarındaki zararlarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ...; davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, 205 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde teşkil edilen kurulların aldığı tüm kararların hukuka ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ...; idari yargının görevli olduğunu, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. Ankara 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30.06.2021 tarihli ve 2021/379 E., 2021/447 K sayılı kararıyla; uyuşmazlık yönünden ticaret mahkemelerinde görüleceğine ilişkin düzenleme bulunmadığı, tarafların tacir olmadığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

2. Dosyanın gönderildiği İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının asker kişi olarak çalışmakta iken emekli olduğu, davalı OYAK ile arasında görevli olduğu dönemde zorunlu üyelik ilişkisinin bulunduğu, üye olduğu dönemde “asker kişi” olması da nazara alındığında emsal dosyalardaki kararlar da nazara alındığında işbu davaya bakma görevinin idari yargının konusuna girdiği gerekçesiyle, yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı; davalı kurumun idari teşkilat yapısı içinde bulunmadığından idari yargının görevli olmadığını, uyuşmazlığın özel hukuk kapsamında adli yargıda çözülmesi gerektiğini, emsal Danıştay 13. Dairesinin kararında kamu denetimine tabi olmadığının belirtildiğini, idari dava olarak nitelendirilemeyeceğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının, davalı kuruma üyeliğinin bulunduğu, ... ile üyeler arasındaki üyelik ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde idare mahkemelerinin görevli olduğu, davaya bakma görevinin idari yargının konusuna girdiği gerekçesiyle, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; ... yetkili kurul kararlarının iptali ile tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2 nci maddesine göre;

"1. İdari dava türleri,

a) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları

c) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.” şeklinde belirlenmiştir.

2. ..., Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına sosyal yardım sağlamak amacıyla Milli Savunma Bakanlığına bağlı olarak kurulmuş; kuruluşuna ilişkin 205 sayılı ... Kanunu'nun (205 Sayılı Kanun) 1 nci maddesinde, Kurumun, bu Yasa ile özel hukuk hükümlerine tabi, mali ve idari bakımdan muhtar ve hükmi şahsiyeti haiz bir teşekkül olduğuna işaret edilmiştir.

3. Türk Silahlı Kuvvetleri kadrolarında görevli tüm askeri personelin zorunlu üyeliğine dayanan Kurumun gelirleri, mevcutların işletilmesinden elde edilecek gelirler ve bağışlar ile üyelerin maaşlarından yapılan kesintilerden oluşmakta; 35 inci madde ile, Kurumun kimi gelir ve muameleleri Gelir, Gider, Veraset ve İntikal Vergileri ile Kurumlar Vergisi ve Damga Resminden muaf tutulmaktadır.

4. Ayrıca 37 nci maddede "Kurumun her çeşit malları ile gelir ve alacakları, Devlet malları hak ve rüçhanlığını haizdir. Bunlara karşı suç işleyenler, Devlet mallarına karşı suç işleyenler gibi takibata tabi tutulurlar." hükmüne yer verilmektedir.

5. Yasa koyucunun, Anayasaya uygun olmak koşulu ile, kamusal ihtiyaçların gerekli kıldığı hallerde herhangi bir alanı yasal statü içine alarak bir kamu hizmeti tesis etmesi olanaklıdır. Nitekim, yasa koyucu tarafından, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının diğer Devlet memurları gibi yararlanmakta oldukları Emekli Sandığı Kanunu ile sağlanan olanaklar yeterli bulunmayarak, T.C. Emekli Sandığının yardımlarını tamamlayıcı bir şekilde ve üyelerin kendi mali olanaklarıyla dayanışmaları ve bu suretle gelecek endişesinden kurtularak maddi ve manevi huzura kavuşmalarını sağlamak amacıyla ... Kanunu yürürlüğe konulmuş olup, bu amacın gerçekleştirilmesinde Kurumu kamusal hak ve yetkilerle donatan Yasanın, idare hukuku ilkelerine dayanan bir düzenleme olduğu açıktır.

6. Gerek teşkilat yapısı ve organlarının oluşumu ve gerekse Yasa ile verilen kamusal yetkiler, usul ve ayrıcalıklar göz önüne alındığında OYAK' ın bir "kamu kurumu" olduğunda, görevi ve hizmet verdiği konuların "kamusal" amaç taşıdığında kuşkuya yer bulunmamaktadır.

7. Diğer taraftan, üyelerin Kurumla olan ilişikleri yönünden hukuki durum incelendiğinde, üyeliğin yasa ile zorunlu kılınması ve Kurumun da sadece üyeleri için Yasada belli edilen sosyal yardımları sağlamak ve kamusal nitelikli hizmetleri yerine getirmek amacıyla kurulmuş olması karşısında, bu ilişkinin idare hukuku ilişkisi olduğu açıktır.

8. Her ne kadar; 1 inci maddede "Kurumun, bu Yasa ile özel hukuk hükümlerine tabi" olduğuna işaret edilmekteyse de; bu hüküm ile yasa koyucu tarafından, mevcutların işletilmesi ve nemalandırılması için iktisadi ve ticari alanda gösterilecek faaliyetlere esneklik kazandırılmak amacıyla OYAK'nun üçüncü kişilerle arasında olan bu tür faaliyetleri yönünden özel hukuk hükümlerine tabi kılındığının anlaşılması gerekmekte olup, bu hususun, OYAK'ın "kamu kurumu" niteliğine engel teşkil etmeyeceği doğal olduğu gibi, bu hükümden hareketle, bu Yasada düzenlenen ve idare hukuku ilişkisi niteliği taşıyan "Üye-Kurum" ilişkisinin de özel hukuk hükümlerine tabi olacağı sonucuna ulaşmak olanaksızdır (Uyuşmazlık Mahkemesinin 10.04.2017 tarihli ve 2017/126 E., 2017/214 K. sayılı kararı aynı yöndedir) .

9. 205 sayılı Kanun'un "Kurumun Üyeleri" başlıklı 17 nci maddesinin (a) bendinde "Kurumun üyeleri (Daimi ve geçici) aşağıda gösterilmiştir.

a) (Değişik : 26/6/1996 - 4148/1 md.) Türk Silahlı Kuvvetleri kadrolarında görevli bilumum muvazzaf subay sözleşmeli subay, askeri memur, astsubay, sözleşmeli astsubay ve uzman jandarmalar ile emekli maaşı sistemine giren üyeler ve ölümleri halinde sisteme devam etmek isteyen eşleri Kurumun daimi üyeleridir." hükmünü içermektedir.

3. Değerlendirme

Yukarıda yer verilen hukuk kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, daimi üye statüsünde bulunan ve asker kişi durumundaki davacı tarafından kamu kurumu niteliğindeki davalı kurumun yetkili kurul kararlarının iptaline ve zararlarının tahsiline yönelik taleplerinin idare hukuku kapsamında idari yargı yerinde değerlendirilmesi gerektiği, buna göre yargı yolu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, davacının vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.