"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1956 E., 2023/309 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 31. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/140 E., 2021/446 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili ve davalılardan ...vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılardan ...vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalılar ile müvekkili arasında harici taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığını, bu satış sözleşmesine istinaden davalı ...'in maliki olduğu arsa vasfındaki taşınmazın hissesine karşılık olarak banka havalesi yoluyla 16.11.2017 tarihinde "Üsküdar 1038 ada 32 parsel hisse alım bedeli" açıklamasıyla davalı ...'in hesabına 720.000,00 TL gönderdiğini, davalı ... hesabına da farklı tarihlerde olmak üzere 5 seferde toplam 2.250.000,00 TL "1038 ada 32 parselin satın alımı için yatırılan tutar" açıklamasıyla EFT yapıldığını, taşınmazın zilyetliğinin müvekkkiline geçmediği gibi ödenen paranın da iade edilmediğini, alacağın tahsili için icra takibi başlattıklarını, davalıların icra takibine haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek, itirazın iptalini ve müvekkili lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili; davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı ile diğer davalı arasında simsarlık sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin davacıya borcunun olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... vekili; davacı ile müvekkili arasında gayrimenkul satın alma danışmanlık sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin taşınmazın %50 hissesini 9.000.000,00 TL ile satın alınması için aracılık ettiğini, 720.000,00 TL'nin diğer davalının hesabına yatırıldığını, borcunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın 1/3 payının davalı ... adına kayıtlı olduğu, taşınmazın satın alınması yönünde davacı ile davalı ... arasında 19.12.2017 tarihli "Gayrimenkul Satın Alma Danışmanlık Sözleşmesi" başlıklı sözleşme ile 08.11.2017 tarihli "Gayrimenkul Satış Ön Protokolü" başlıklı sözleşmenin düzenlendiği, sözleşmenin de ...tarafından "satıcı adına" ibaresi ile imzalanmış olduğu, sözleşmelerde taşınmaz maliklerinin yer almadığı, taşınmaz bedeli olarak banka yolu ile davalı ... hesabına 09.11.2017 tarihinde 300.000,00 TL, 29.11.2017 tarihinde 700.000,00 TL, 11.12.2017 tarihinde 300.000,00 TL, 12.12.2017 tarihinde 800.000,00 TL ve 02.01.2018 tarihinde 150.000,00 TL ödeme yapıldığı, davalı ... hesabına 16.11.2017 tarihinde 720.000,00 TL ödeme yapıldığı, ödeme açıklamalarında "1038 ada 32 parselin satın alınması için yatırılan kapora" açıklamalarının yazılı olduğu...'in malik olmadığı ve maliklerce vekil tayin edilmediği taşınmaz için harici satış sözleşmesi yaptığı, davalı ... her ne kadar davacının edimini yerine getirmediğini iddia etse de tanık beyanlarına göre üzerinde işgalcilerin olduğu taşınmazı işgalcilerden arındıracağının taahhüdünde bulunduğu, taahhüdünü yerine getirmediği, taşınmazın adına kayıtlı olmaması ve üç ayrı malik adına kayıtlı olması nedeni ile edimini ifasının da mümkün olmadığı... hesabına yapılan ödemelerin dekont açıklamalarından açıkça taşınmazın kapora bedeli olarak yapıldığı, her iki davalının aldıkları bedeli diğer davalıya verdikleri yönündeki iddialarını ispatlayamadıkları gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davalı ...'in takip dosyasına yaptığı itirazın 2.250.000,00 TL asıl alacak ve bu alacağın işleyecek faiz yönünden iptaline, takibin 2.250.000,00 TL asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden devamına, davalı ...'in takip dosyasına yaptığı itirazın 720.000,00 TL asıl alacak ve bu alacağın işleyecek faiz yönünden iptaline, takibin 720.000,00 TL asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden devamına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminat talebinin ve şartları oluşmadığından davalıların kötü niyet tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili; davanın reddini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu ödemelerin sözleşmeler gereği taşınmazın satışı ile ilgili olarak yapıldığı, satışın ise gerçekleşmediği, dekont içeriklerinden yapılan ödemelerin hisse alım bedeli olarak yapıldığı, gönderilen bedellerin satış bedeli olduğu ve satışın gerçekleşmediğinden geçersiz sözleşme gereği gönderildiği, Mahkemece yapılan nitelemenin ve verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, davacı tarafça davalıların takipten önce temerrüde düşürüldüğünün iddia ve ispat edilmediği, davacı yararına hükmedilen alacak davalı borçlular tarafından tespit edebilir durumda olup alacağın likit ve belli olduğunun kabulü ile davacılar yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği, kararın davalı ... tarafından istinaf edilmeyerek kesinleştiği ve davacı lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğundan hükmün bu kısmının aynen muhafaza edildiği gerekçesiyle; davacı ve davalı ...'in istinaf taleplerinin kabulüne, kararın kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü (ilk kararın istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olması gözetilerek) ile davalı ...'in takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 2.250.000,00 TL asıl alacak ve bu alacağın işleyecek faiz yönünden iptaline, takibin 2.250.000,00 TL asıl alacak ve işleyecek faiz yönünden devamına, asıl alacağın takdiren % 20 oranına karşılık gelen 450.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davalı ...'in takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 720.000,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin 720.000,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takipten itibaren faiz işletilmesine, asıl alacağın takdiren %20'si olan 144.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin şartların oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili; alacak likit olmadığından İstinaf Mahkemesince icra inkar tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalıların sorumlu oldukları tutarın bilirkişi raporu da alınmak suretiyle yapılan yargılama sonucu belirlendiğini, vekalet ücreti davacı vekili tarafından istinaf edilmediği ve asıl alacak tutarı değişmediği halde müvekkil aleyhine çok daha yüksek bir tutarda vekalet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, geçersiz taşınmaz satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 67 nci maddesi,
2.1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun (1136 sayılı Kanun) 168 inci maddesinin üçüncü fıkrası,
3. Değerlendirme
Davalıların banka hesaplarına yatan paraların belirli olmasına, Bölge Adliye Mahkemesince 1136 sayılı Kanun'un 168 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca yeniden esas hakkında verilen karar tarihinde yürürlükte olan tarife esas alınarak vekalet ücretlerinin belirlenmiş olmasının usul ve kanuna uygun bulunmasına göre, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.