Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2371 E. 2023/2282 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Makul süre kira tazminatı ve sözleşme gereği trafo bedelinin kiracıdan tahsili istemine ilişkin Yargıtay kararının düzeltilmesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma kararına uyan mahkemece, bozma ilamına ve dosya kapsamına uygun karar verildiği, bozma kararlarının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş hususların usulü kazanılmış hak oluşturduğu ve bu hususlara ilişkin karar düzeltme talebinde bulunulamayacağı gözetilerek davacı vekili ile davalı vekilinin karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2020/38 E., 2022/10 K.

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı vekili ve davacılar ..., ...

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılardan ... ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Davalı ve katılma yoluyla davacılar ... ve ... tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dairece temyiz incelemesi sonucunda verilen kararın, davacı ... vekiline 01.03.2023 tarihinde, davalının karar düzeltme dilekçesinin 12.03.2023 tarihinde tebliğ edildiği, karar düzeltme dilekçesinin ise yasal süre geçirildikten sonra 24.04.2023 tarihinde verildiği anlaşılmakla davacı ... vekilinin karar düzeltme dilekçesinin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı ... ve davalının gerekli şartları taşıdığı anlaşılan karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar; davalı ile 14.02.2002 tarihli ve 12 yıl 4 ay süreli kira sözleşmesi imzaladıklarını, davalının sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle mahkeme kararı ile kiracılığına son verildiğini, kiralananın 02.03.2006 tarihinde tahliye edildiğini, taşınmazın ... bir süre kiraya verilemediğini ancak 10.11.2006 tarihinde kiralanabildiğini ayrıca sözleşme gereği trafo bedelinden davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek; kiralananın süresinden önce tahliye edilmesi nedeniyle yeniden kiraya verildiği tarihe kadar geçen süre zarfında yoksun kalınan 148.200 USD kira alacağı ve kira sözleşmesinin 5 ... maddesi gereğince ödenmesi gereken 30.000,00 TL trafo bedelinin davalıdan tahsilini talep etmişlerdir.

II. CEVAP

Davalı; davaya konu akaryakıt istasyonunun davacılar tarafından açılan tahliye davası sonucu tahliye edildiğini, davacıların sözleşmeyi sona erdirme iradesini ortaya koyduklarını ve bundan sonraki dönem için davalıdan hak talep etmelerinin mümkün olmadığını ayrıca trafodan kira sözleşmesi boyunca yararlanamadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece; 25.03.2014 tarihli, 2012/137 Esas, 2014/69 Karar sayılı kararla; davanın kısmen kabulü ile 50.301,36 USD’nin dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının trafo bedeli ile ilgili 30.000,00 TL’lik talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A Birinci Bozma Kararı Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davacılar ve davalı taraf ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesince verilen, 03.03.2015 tarihli ve 2015/150 E., 2015/2109 K. sayılı ilamla; 14.02.2002 düzenleme tarihli ve sözleşmenin tapuya şerh edilmesinden başlamak üzere (sözleşme 18.02.2002 tarihinde tapuya şerh edilmiştir ) oniki yıl dört ay süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, sözleşmenin ... şartlar bölümü 5 ... maddesinde, kiraya verenlerin ekli krokide belirtilen yerde bir trafo tesisatı kuracağı ve kiracının bu tesisat için yapılacak harcamaya masrafları belgelenmesi şartı ile ½ oranında katlanacağı, bu bedelin KDV dahil 30.000,00 TL'yi geçmeyeceğinin kararlaştırıldığı, 26.12.2003 tarihinde davalı kiracı hakkında akde aykırılık hukuki sebebine dayanılarak tahliye davası açıldığı, yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne dair verilen kararın 19.04.2006 tarihinde kesinleştiği, davalı kiracının 02.03.2006 tarihinde kiralananı tahliye ettiği, taşınmazın yeniden 10.11.2006 tarihinde kiralandığı, kiralanan, davacılar tarafından akde aykırılık nedeniyle açılan tahliye davası sonucu verilen karar gereği tahliye edilmiş ise de bu duruma davalı kiracının söz1eşmeye aykırı davranışlarının yol açtığı, başka bir anlatımla kiralananın tahliyesine davalı kiracının kendisinin sebebiyet verdiği, bu durumda taşınmazın aynı koşullarla yeniden kiraya verilmesine

kadar geçecek makul süre kira parasından sorumlu olduğu, mahkemece konusunda uzman bir bilirkişi kurulu ile yerinde keşif yapılıp, kiralananın aynı koşullarla ne kadarlık süre içinde yeniden kiraya verilebileceğine ilişkin rapor alınarak, taşınmazın yeniden kiraya verildiği 10.11.2006 tarihini aşmayacak şekilde makul kiralama süresi kira parasının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği, kiralanan üzerine trafonun tesis edildiği ve halen kullanımda olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, her ne kadar kiralananın tahliyesi sonrasında taşınmaz üzerinde kalmış ve ... kiracı tarafından tasarruf edilmekte ise de ... kurulacak trafo bedeline davalı kiracının KDV dahil 30.000,00 TL ile sınırlı olarak katılacağı sözleşmede yer aldığı gibi davalı kiracının da taşınmazda bulunduğu süre zarfında söz konusu trafodan yararlandığı, bu itibarla mahkemece, trafonun yapım yılı gözetilerek tesis bedeline ilişkin konusunda uzman bir bilirkişi kurulundan rapor aldırılmak suretiyle saptanacak bedelin ½ ‘sinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan mahkemece; 14.06.2017 tarihli ve 2015/523 E., 2017/559 K. sayılı kararla; taşınmazın aynı koşullarda yeniden kiraya verilmesine kadar geçecek makul sürenin bilirkişi kurulu raporu ile 7 ay olarak belirlendiği ve buna göre yapılan hesaplama sonucu davacının mahrum kaldığı kira parasının 126.000,00 USD olduğu, trafonun yapım yılı gözetilerek tesis bedeline ilişkin konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alındığı ve trafonun değerinin 172.680,48 TL olduğunun tespit edildiği ancak sözleşmede trafonun masraflarına katılım payının üst limitinin 30.000,00 TL olduğu gözönünde tutularak taleple bağlılık ilkesi gereği bu miktar üzerinden karar vermenin uygun olacağı gerekçesiyle kira kaybına ilişkin tazminat davasının kısmen kabulü ile 126.000,00 USD'nin dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacının trafo bedeline ilişkin davasının kabulü ile 30.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

2. Dairece verilen 20.12.2018 tarihli ve 2017/15441 E., 2018/13096 K. sayılı kararla; kiralanan taşınmazın tamamının dava açıldıktan sonra, 22.02.2011 tarihinde davacılardan ... tarafından iktisap edildiği ve ayrıca ...'nin 09.05.2012 tarihinde ''Düzenleme Şeklinde Beyan ve Taahhütname'' başlıklı belgede dava konusu kiralanan taşınmazın satılma tarihine kadar olan tüm anlaşmalar dolayısıyla alacaklarını ...'den aldığını beyan ettiği belirtilmiş ise de dava konusu alacağın, taraflar arasında düzenlenen 14.02.2002 tarihli kira sözleşmesinden kaynaklandığı ve kira sözleşmesinin kiraya veren sıfatıyla davacılar ... ile ... tarafından imzalanmış olduğu, öte yandan davacı ...'nin 09.05.2012 tarihinde Noterden düzenlenen '' Düzenleme Şeklinde Beyan ve Taahhütname'' başlıklı belgede, dava konusu kira sözleşmesine değil de kiralanan taşınmaza ilişkin 3 üncü şahıslarla imzalanan farklı sözleşmelere atıfta bulunulduğu, bahsi geçen belgede dava konusu kira sözleşmesine ya da bu sözleşmeden kaynaklanan hakka ilişkin herhangi bir beyan düzenlenmediği nazara alındığında yargılama sırasında vefat ettiği anlaşılan davacı ...'nin diğer davacı ... dışındaki mirasçıları tespit edilip, bu kişiler davaya dahil edilerek, mümkün olmadığı takdirde ise terekeye mümessil tayin ettirilmek suretiyle taraf teşkili sağlanması ve sonrasında davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyan mahkemece yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; davanın kısmen kabulü ile davanın kira kaybına ilişkin tazminat alacağı yönünden kısmen kabulü ile 126.000,00 USD'nin dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıların her birine 1/4'... eşit pay halinde ödenmesine, trafo bedeline ilişkin talebin kabulü ile 30.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıların her birine 1/4'... eşit pay halinde ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde; davacı ... ile davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 21.12.2022 tarihli ve 2022/7703 E., 2022/9758 K. sayılı kararıyla; davalının tüm, davacı ...’nin sair temyiz itirazlarının reddi ile davanın, ... ve ... tarafından açılmış olup davacı ...’nin, kiraya verenlerden ...'nin mirasçılarından biri olduğu gibi aynı zamanda diğer kiraya veren ve dava konusu alacağın muaccel olduğu tarihte dava konusu kiralanan taşınmazın 5047/7063 hissesinin maliki olduğunu, tahsiline hükmolunan alacağın davacı ...'nin mülkiyet ve miras hakkı birlikte nazara alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ve katılma yoluyla davacılar ... ve ... karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

1. Davacı ...; muris ...’nin, dava kapsamında davacı sıfatı kalmadığını, bu nedenle yasal mirasçılarının alacaklı olmalarının mümkün olmadığını, ...’nin taşınmazındaki payının dava tarihinden sonra satın alındığını ve taşınmazın ... maliki olduğunu, ... tarafından 29.12.2022 tarihinde verilen dilekçe, Yargıtay'a gönderilmeden, bozma kararı verildiğini, 09.05.2012 tarihli, Noterlikçe düzenlenen belgede mirasçıların, miras haklarından feragat ettiklerini, 09.05.2012 tarihli belgede görüleceği üzere Kuddisi Bilici’nin dava konusu bu gayrimenkule ilişkin satış tarihi olan 22.02.2011 tarihine kadar tüm kira hak ve alacaklarını aldığını, murisin alacağı olmayan bedellerin mirasçılara intikalin mümkün olmadığı ileri sürerek bozma ilamının açıklanan hususlarda incelenmesini talep etmiştir.

2. Davalı; bilirkişi raporunda; Yargıtay ilk bozma kararında belirtilen kriterlere uygun bir yeniden kiraya verme süresinin tespiti yapılmadığını, karara esas raporda belirtilen 7 aylık sürenin hiçbir teknik, bilimsel ve uzmanlık verileri ile ilgili bir dayanağı bulunmadığını, bilirkişilerin, âfâki olarak düşüncelerini belirtmekle yetindiklerini, eksik inceleme ile karar verildiğini, trafo bedeli yönünden, geçici kabul tutanağındaki keşif bedelinin esas alındığı, uzman bilirkişilerce esaslı bir tespit yaptırılmadığı, davacının fatura sunamadığını, faturalar ibraz edilinceye kadar fatura bedelini ödeme mükellefiyeti de doğmayacağından, ödenmemiş trafo bedelinin faizinden sorumlu olmayacaklarını ileri sürerek; Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, makul süre kira tazminatının ve sözleşme gereği trafo bedelinin kiracıdan tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Usulî kazanılmış hak kurumu, davaların uzamasını ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek, hukukî alanda istikrar sağlamak amacıyla Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri hâline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine, dolayısıyla diğeri aleyhine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.

2. Bilindiği üzere; Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme, (bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle) kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla kesinleşmiş, bu kısımlar lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 1315 sayılı YİBK).

3. Usuli kazanılmış hak kavramına ilişkin açıklanması gereken diğer bir husus ise; bir mahkemenin Yargıtay tarafından verilen bozma kararına uyması üzerine, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğünün bulunmasıdır. Bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

Mahkemece, uyulan bozma ilamına ve dosya kapsamına göre karar verildiği, bozma kararlarının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin taraflarca ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmadığının anlaşılmasına göre, davacı ... vekili ile davalı vekilinin karar düzeltme taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı ... vekilinin karar düzeltme dilekçesinin süreden REDDİNE,

2. Davacı ... vekili ile davalı vekilinin karar düzeltme taleplerinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezası ile bakiye harcın karar düzeltme isteyen davalı The Shell Company Şti.'ye yükletilmesine,

Aşağıda yazılı para cezası ile karar düzeltme harcının mahallinde karar düzeltme isteyen davacıdan alınmasına,

19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.