"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/218 E., 2023/62 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen menfi tespit davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, eczacı olduğunu, davalı kurumun 12.02.2016 tarihli yazı ile 5 adet reçete arkasındaki imzaların o kişiye ait olmadığı gerekçesiyle 2012 yılı Eczane Protokolü 5.3.2. maddesi uyarınca uyarı, 111.595,10TL cezai şart uygulayarak 22.319,02TL reçete bedelini istediğini, yapılan işlemin haksız olduğunu ileri sürerek, 12.02.2016 tarihli yazıda belirtilen cezai şart ve reçete bedellerinden dolayı borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; yapılan işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 09.05.2017 tarihli ve 2016/120 E., 2017/203 K. sayılı kararıyla; açılan davanın kabulü ile; davacı tarafa, SGK Başkanlığı Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 12.02.2016 tarih ve 38260739/18410679/893793 sayılı yazıları ile uygulanan 111.595.10 TL cezai şart ve 22.319.02 TL reçete bedeli tahsiline ilişkin işlemin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.02.2018 tarihli ve 2017/1330 E., 2018/294 K. sayılı kararıyla; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 2021/410 E., 2021/2037 K. ilamıyla; Mahkemece adlarına reçete düzenlenen hastaların tanık sıfatıyla beyanları alınarak dava konusu reçeteler arkasındaki imzaların kendilerine ait olup olmadıkları sorulduktan sonra reçeteye konu ilaçları alıp almadıklarına dair beyanları da alınarak; tarafların tüm delilleri ve 2016 protokolünün ilgili maddeleri değerlendirilmesi gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının... Eczanesinin sahibi ve mesul müdürü olduğu, SGK Başkanlığı Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 12.02.2006 tarih 38260739/18410679/893793 sayılı yazıları ile davacı hakkında 111.595.10 TL cezai şart ve 22.319.02 TL reçete bedeli tahsili işlemi uygulandığı, işleme dayanak olarak bir kısım reçetelerin, reçete sahiplerinin bilgisi dışında ve sahte olarak düzenlendiği, bir kısım reçetelerin arkalarında ilaçları teslim alan olarak atılan imzaların, o kişiye ait olmadığının gösterildiği, mahkemece alınan 26.01.2023 havale tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda belirtildiği üzere, davacının dava dışı hastalar ... ve ... için düzenlenen 4 reçete nedeniyle 18.041,08 TL reçete bedeli ve o tarihte yürürlükte bulunan 2016 yılı protokolüne göre, reçete bedelinin 2 katı olmak üzere 36.082,16 TL cezai işlemden sorumlu olduğu, buna karşın 4.277,94 TL reçete bedeli ve 75.512,94 TL cezai işlemden sorumlu olmadığı, diğer yandan bu süreçte belirtilen miktarların muhtemelen davacı tarafın hakediş faturalarından kesilmiş olabileceği dikkate alınarak davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile davacı tarafa, SGK Başkanlığı Kocaeli Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne 12.02.2016 tarihli ve 38260739/18410679/893793 sayılı yazıları ile uygulanan 4.277,94 TL reçete bedeli tahsili ve 75.512,94 TL cezai şart işleminin iptaline, davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin reddine, eğer belirtilen reçete bedeli ve cezai şart davacı tarafın hakediş faturalarından fiilen kesilmiş ise, belirtilen miktarların kesinti tarihlerinden itibaren 3095 sayılı Kanun'un 2/2 nci maddesi gereğince işletilecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, bilirkişi raporunun eksik inceleme ile hazırlandığını, davaya konu işlemlerin ve yapılan kesintilerin sözleşmeye uygun olup olmadığının bilirkişi marifetiyle çelişkiye mahal bırakmayacak şekilde ortaya konulamadığını, reçete arkasındaki imza da hastanın ifadesinde de belirttiği üzere ...'ye ait olmadığını, bilirkişi ek raporunda bu hususun dikkate alınmadığını, hasta ... ve ... hakkında uygulanan cezai işlemlerin yerinde olduğu belirtilmiş olmasına karşılık, ek raporda hesaplanan ceza miktarlarının hatalı olduğunu, Kurumca yapılan kesinti ve işlemlerin usul ve mevzuata uygun olduğunu, davacının önce sözleşmeyi imzalayıp sonra da buna göre mevzuatta yer alan uygulamaya yönelik hükümlerin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmesinin haksız rekabet oluşturduğunu, dava konusu sözleşmeye aykırı bir eylem olmayıp Kuruma fatura edilen Sağlık Hizmet Bedellerinin, Kurum tarafından çıkarılan Sağlık Uygulama Tebliğine aykırı olarak fatura edilmesinden kaynaklı bir kesintinin söz konusu olduğunu, tarafların özgür iradeleri ile karşılıklı akdettikleri sözleşmenin taraflar için mutlak bağlayıcı olduğunu, itirazların değerlendirilmediğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bir kısım dava dışı sigortalı hastalar adına düzenlenen reçetelerin arkasındaki imzaların hasta ya da yakınına ait olmadığının tespit edilmesi nedeniyle toplam 5 adet reçete için 2012 Eczane Protokolü'nün 5.3.2 ve 4.3.6 ncı maddeleri uyarınca kurum tarafından uygulanan cezai şart ve reçete bedeli kesintisi işlemlerinden borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 294, 297, 298 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Dosyanın incelenmesinde, davacının 09.02.2023 havale tarihli beyan dilekçesi ile menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesini ve ödeme belgelerinin celbini Mahkeme aracılığıyla talep ettiği görülmüş olup, Mahkemece ödeme belgeleri celp edilmeden hem menfi tespit, hem de ihtimale dayalı olarak istirdat talebini kapsayacak şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
2. Bu durumda, kararın infazı sırasında tereddüt oluşacağından, Mahkemece tahsil belgeleri celp edilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3. Bozma nedenine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. İlk Derece Mahkemesi Kararının 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelemesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
27.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.