"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/505 E., 2023/736 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2013/136 E., 2019/186 K.
Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
Taraf vekillerinin istinaf yoluna başvurmaması üzerine hüküm 03.02.2022 tarihinde kesinleşmiştir. Davalı Kurum vekili hükme karşı tavzih yoluna başvurmuş İlk Derece Mahkemesince tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; Kurum tarafından yapılan 19.03.2012 tarihli ve 1 sayılı soruşturma raporuna dayalı 14.02.2013 tarihli yazı ile müvekkili eczacıya 2012 yılı Protokolünün 5.3.14 maddesi gereğince 3 ay süreyle sözleşmenin fesh edildiğini, 5.3.10 maddesi gereğince 296.269,80 TL cezai şart uygulandığını ve l. kez uyarı yapıldığını ve 4.3.6 maddesi gereği reçeteler bedeli olan 29.626,98 TL' nin faizi ile birlikte talep edildiğini, uygulamaların haksız olduğunu belirterek işlemin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Kurum vekili; davacı eczacının sözleşme ihlallerinin 19.03.2012 tarihli ve 1 sayılı soruşturma raporu ile tespit edildiğini, eczacı tarafından 12.12.2012 tarihli dilekçe ile 2012 yılı protokol maddelerinin uygulanmasının talep edildiğini, talebe uygun olarak 2012 yılı protokolünün 5.3.10 maddesi gereği 296.269,80 TL cezai şart ve l. kez uyarı uygulandığını, 5.3.14 madde gereği 3 ay süreli fesih uygulandığını ve 4.3.6 madde gereği reçeteler bedeli 29.626,98 TL'nin faizi ile birlikte eczacıdan talep edildiğini ve eczacıya bilgi verildiğini, uygulamaların eczacının talebine göre yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alınan ve benimsenen bilirkişi ek raporunda da tespit edildiği gibi davacı eczacının cezai şart borcunun 61.300,55 TL ve 1 kez uyarı işleminin yerinde olduğu, protokolün 5.3.14 maddesi ile uygulanmış olan 3 ay fesih işleminin yetkisinin İl Sağlık Müdürlüğüne ait olması nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığı, davacı taraf reçete bedellerinin iadesini istemekte ise de;davacı tarafından protokolün 4.3.6 maddesine göre reçete bedellerinin faizi ile birlikte toplamda 46.012,99Tl olarak ödendiği tespit edildiğinden davacının bu talebinin ise reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, fesih işlemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacının reçete bedelleri hakkındaki talebinin reddine, davacının cezai şart borcunun 61.300,55 TL ve 1. kez uyarı işleminin yerinde olduğu kabul edildiğinden cezai şart borcu bakımından yapılan talebin reddine karar verilmiştir.
IV. TAVZİH TALEBİ- İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARI TAVZİH TALEBİNİN REDDİ
1. İlk Derece Mahkemesi kararı davalı Kurum vekiline 19.01.2022 tarihinde tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin istinaf yoluna başvurmaması üzerine karar 03.02.2022 tarihinde kesinleştirilmiştir.
2. Davalı Kurum vekilinin 30.06.2022 tarihli dilekçesi ile, kısmen kabul kararı kurulmadığından davanın reddedildiğini, reddedilen kalemlerin ayrı bir başlık altında yer alması gerektiğini, hüküm sonucu ile gerekçenin uyuşmadığını ve infazda özellikle cezai şart bakımından tereddüt oluştuğunu belirterek hükmün tavzihini talep etmiştir. Davacı vekili tavzih talebine karşı sunduğu cevap dilekçesinde, hükmün kesinleştiğini cezai şart borcununun 61.300,55 TL olduğunun belirlendiğini, hükümde bir hata olmadığını belirterek tavzih talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Mahkemece, 28.11.2022 tarihli ek kararla; tarafların hak ve borçlarına ilişkin tavzih kararı verilemeyeceği, davalı vekilinin talep ettiği hususların ...nın 305 inci maddesi gereğince tavzih yoluyla düzeltilemeyeceği, verilen hükmün değiştirilmesinin mümkün olmadığı, tavzihin yasal koşulları bulunmadığı gerekçesiyle tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
V. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen 28.11.2022 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davalı kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum vekili; davanın reddedildiğini, kısmen kabul kararı kurulmadığını, davacıya uygulanan cezai şart bedelinin 296.269,8 TL olduğu düşünüldüğünde fesih işlemi hariç diğer talepler yönünden davanın reddedildiğinin belirtilmesinin kararın icrası açısından gerekli olduğunu, kararın içeriğinde çelişki barındırdığını, sabit görülen vakıalar ile varılan sonuçların uyuşmadığını, yargılama giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasının davanın reddedildiğini gösterdiğini, davanın reddine karar verildiğinden, reddedilen kalemlerin ayrı bir başlık altında yer alması gerektiğini, hüküm sonucu ile gerekçenin uyuşmadığını ve infazda özellikle cezai şart bakımından tereddüt oluşturduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece verilen asıl kararın kesinleştiği, tavzih yoluyla cezai şart yönünden tarafların durumunu değiştiren bir ilave kısmen kabul kararı verilemeyeceğinden mahkemenin ek kararının isabetli olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2012 yılı Eczane Protokolünün 5.3.10 nci, 5.3.6 ncı maddesi, 5.3.14 üncü maddeleri uyarınca uygulanan cezai şart ve reçete bedelinin tahsili, uyarma ve sözleşmenin feshi, işlemlerinin iptali istemine ilişkin davada verilen hükmün tavzihe konu olup olmayacağına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "hükmün tavzihi'' kenar başlıklı 305 inci maddesi,
2. Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin 2012 yılı Eczane Protokolünün 5.3.10 nci, 5.3.6 ncı maddesi, 5.3.14 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. HMK'nın 305 inci maddesi gereğince; hüküm yeterince açık değil ise veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilir. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez denilmektedir.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, özellikle davalı tarafından kesinleşmiş hükmün tavzih yoluyla değiştirilmesi talep edildiğinden, davalının talep ettiği hususların ...nın 305 inci maddesi gereğince tavzih yoluyla düzeltilemeyeceğinin ve verilen hükmün değiştirilmesinin mümkün olmadığının anlaşılmasına, göre davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.