"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/137 E., 2023/857 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/52 E., 2021/114 K.
Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin...eczanesinin sahibi ve mesul müdürü eczacı olduğunu, davalı kurumun müvekkili eczane hakkında yaptığı inceleme sonucunda; hak sahipleri adına Özel ........., Tıp Merkezinde görevli doktora reçete yazdırılmış olduğu, bu hak sahiplerinin tıp merkezinin yerini bilmedikleri, müvekkil eczane tarafından karşılanan bazı reçetelerin arkasında bulunan imzaların ve iletişim bilgilerinin hak sahiplerine ait olmadığı, bazı hak sahiplerinin eczanenin yazdırdığı reçeteden haberinin olmadığı ve ilaçları teslim almadığı gibi nedenlerle para cezası ve uyarı cezası verildiğini, davalı kurumun iddialarını kabul etmediklerini, müvekkilinin yaptığı işlemlerin hukuka ve kurumla yapılan protokollere uygun olduğunu beyan ederek; 01.02.2012 tarihli SGK protokolünün 5.3.2 maddesi gereği verilen 1. kez yazılı uyarı işleminin iptaline, 5.3.5 maddesi gereği verilen 12.176,90 TL cezai şartın ve 1. kez yazılı uyarı işleminin iptaline, 5.3.10 maddesi gereği verilen 23.584,80 TL cezai şartın ve 1. kez yazılı uyarı işleminin iptaline, 4.3.6 maddesi gereği verilen 4.793,57 TL cezai şartın iptaline ve bu cezai şartlar nedeniyle müvekkilden kesilen para cezaları olması halinde bu cezaların bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; iş bu davada İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu ve davanın yetki yönünden reddinin gerektiğini, Denetim Servisi tarafından düzenlenen raporda; ........ Eczanesi tarafından hak sahipleri adına.........., Tıp Merkezinde görevli Doktor ...na reçete yazdırıldığı, hak sahiplerinin, reçetelerin yazıldığı .......... Tıp Merkezi'nin yerini bilmedikleri, ......., Eczanesi tarafından karşılanan bazı reçetelerin arkasında bulunan İmzaların ve iletişim bilgilerinin hak sahiplerine ait olmadığı, bazı hak sahiplerinin...Eczanesi'nin, kendi adına yazdırdığı reçeteden haberinin olmadığı ve ilaçları teslim almadığını beyan ettikleri,.......,'ne Kurum tarafından TEB 1. Bölge İstanbul Eczacı Odası gözetiminde 19.03.2014 tarihinde denetim yapıldığını, yapılan denetimde, Kuruma fatura edilen ancak hak sahiplerine teslim edilme tarihleri 60 günü aşan ilaçların tespit edildiğini, belirtilen tespitler neticesinde söz konusu rapor doğrultusunda davacının Eczanesi hakkında cezai işlem uygulandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; hükme esas alınan 12/10/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda da vurgulandığı üzere taraflar arasında düzenlenen protokol hükümlerinin geçerli ve bağlayıcı olduğu ve taraflar arasındaki uyuşmazlıkta protokol hükümlerinin uygulanması gerektiği, davalı Kurumun gördüğü maddi zararın davacının 2012 Yılı SGK protokolünün 4.3.6.maddesinde hükmüne aykırılık nedeniyle meydana geldiği ve bu nedenle davalı Kurumun, davacının protokole aykırı davranması nedeniyle uğradığı zararını davacıdan tahsil etmesinin yasa ve protokole uygun olduğu ve davacı tarafın bu maddeye dayalı olarak yapılan uyarı işlemi ile davalı tarafından tahsil edilen 4.793,57 TL.kurum zararına ilişkin uygulamanın iptalini talep edemeyeceği ve davalı tarafından tahsil edilen toplam 4.793,57 TL Kurum zararının iadesini talep edemeyeceği, davacı ... Eczanesinin bulunduğu konum nedeniyle protokol hükümlerini bilmemesinin düşünülemeyeceği ve protokol hükümleriyle bağlı olduğu, sözleşmeye bağlı cezai şartın T.B.K.'nın 19 uncu maddesine göre geçerli olduğu, davacı tarafından yapılan işlemler nedeniyle davacı ... Eczanesinin kendi lehine meydana gelen malvarlığı artışlarının davalı kurumun zararına yol açtığını bildiği, bu nedenle davacı ... Eczanesinin zarar verme kastı bulunduğundan davalı Kurumun protokol gereği olarak toplam 35.761.70 TL cezai şart miktarını talep etmesinin yasaya ve protokol hükümlerine uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; hükme esas alınan raporun yetersiz olduğunu, rapora yaptıkları itirazların dikkate alınmadığını, rapor hazırlayan heyet üyelerinin uyuşmazlığın çözümü hakkında uzmanlık gerektiren teknik bilgiye sahip olmadıklarını, Protokolün 5.3.5. maddesinin uygulanması yönündeki rapordaki değerlendirmenin yanlış olduğunu çünkü ilaçların hastalara ulaştırıldığını, ayrıca hak sahiplerine ilaçların teslim edildiğinin tespit edilmesi halinde 5.3.5.maddesi hükmünün uygulanmayacağını, protokol hükümlerinde ilaçların hak sahiplerine ulaştırılması konusunda bir süre belirlenmediğini, ayrıca dava süreci devam ederken yürürlüğü giren 01.01.2016 tarihli protokol uyarınca 2012 yılına ait protokolün 5.3.5. maddesinin yürürlükten kaldırıldığını, bu sebeple 2016 yılına ilişkin protokolün uygulanması gerektiğini, protokolün 5.3.10. maddesi gereği cezai işlem uygulanması içinse kasten hareket edilmiş olması gerektiğini, tüm ilaçların hak sahiplerine ulaştırıldığı göz önüne alındığında Kurumu zarara uğratma kastıyla hareket edilmediğinin görüleceğini, müvekkilinin eczanesinde yapılan incelemede, ilgili maddenin (5.3.10) uygulanabilmesi için protokolün aradığı sahte ilaç fiyat küpürü, sahte karekod, sahte reçete, sahte rapora rastlanılmadığını, Denetim Raporunda, hak sahipleri ile yapılan görüşmelerde hak sahiplerinin ilaçları aldıklarını beyan ettiklerini, bu hususun dinlenilen tanık beyanları ile de sabit olduğunu, ayrıca, reçetelerin yazıldığı Özel Sevgi Tıp Merkezine kurumun yazmış olduğu yazı cevaplarında, Tıp merkezinin 'bahsi geçen hastaların belirtilen tarihlerde kliniklerine başvurduğunu ve raporlu ilaçlarını yazdırdığını' beyan ettiğini, mahkeme kararının gerekçesiz olduğunu, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delillerinin toplandığı, 12.10.2020 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda dosyadaki tüm bilirkişi raporları arasında çelişkiyi gideren hüküm vermeye elverişli bu rapor doğrultusunda davacıya uygulanan cezanın doğru olduğu kabul edilerek davanın reddine karar verildiği,
Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmadığı alınan bilirkişi raporunun taraf, mahkeme ve istinaf kanun yolu denetimine olanak sağlayacak şekilde düzenlenip, hükme esas alınmaya yeterli olduğu, mahkemece verilen kararın yerinde bulunduğu gerekçesiyle davacının tüm istinaf itirazları yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf başvuru dilekçesinde yer alan beyanlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.Taraflar arasında düzenlenen ... Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacılar Birliği Üyesi Eczanelerden ilaç Teminine İlişkin 2012 yılı Protokolünün 5.3.2., 5.3.5., 5.3.10. , 4.3.6. ve 6.17. maddeleri,
2.... Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacılar Birliği Üyesi Eczanelerden ilaç Teminine İlişkin 2020 yılı Protokolünün 5.3.2., 5.3.5. ve 5.3.10. maddeleri
3. Değerlendirme
Davacı eczacı hakkında 4 farklı hastaya ait 16 adet reçete ile ilgili taraflar arasında düzenlenen protokolün 5.3.2. maddesi gereği Kuruma fatura edilen reçetelerde bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçların reçete sahibine ya da yakınına teslim edildiğine ilişkin imzanın, reçete sahibine veya ilaçların teslim edildiği yakınına ait olmadığının tespit edilmesi nedeniyle 1 kez uyarı, Kurum tarafından eczanede yapılan denetimler sonucu 60 günü geçtiği halde hak sahiplerine teslim edilmeyen reçetelerin bulunduğu gerekçesiyle Protokolün 5.3.5.maddesi gereği 12.176,90 TL cezai şart ve yine aynı madde gereği 1. kez yazılı uyarı işlemi, Kurumu zarara uğratmak amacıyla kasıtlı olarak Kuruma sahte reçete fatura edilmesi nedeniyle 5.3.10 maddesi gereği (aynı protokolün 6.17 maddesi göz önünde bulundurularak) 23.584,80 TL cezai şart ve yine aynı madde gereği iki kez yazılı uyarı işlemi uygulandığı, 2012 yılı Protokolünün 4.3.6 maddesi gereği 4.793,57 TL reçete bedelinin ödeme tarihleri itibariyle hesaplanacak yasal faiziyle birlikte tahsil edileceğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Cezai işleme konu adına reçete düzenlenen hak sahipleri Kuruma vermiş oldukları ifadelerinde özetle; söz konusu reçetelerde bulunan ilaçların kendileri tarafından alınıp kullanıldığını, adlarına kullanmadıkları herhangi bir ilacın yazdırılmadığını beyan etmişler ve Tıp Merkezi de müzekkereye verdiği cevapta bu hak sahipleri adına düzenlenen toplam 16 adet e-reçetenin kurum kayıtlarında mevcut olduğunu bildirmiştir.
Dava konusu cezai işlemin dayanağı olan protokol maddelerinde değişiklik olduğu sabit olup, 2020 yılında yürürlüğe giren Protokolün ilgili hükümlerinin olaya uygulanıp uygulanamayacağı üzerinde durulmalıdır. Taraflar arasında düzenlenen Protokolün 6.10. maddesine göre davacının dava açmakla lehine olan protokollerdeki hükümlerin uygulanmasını istediğini kabul etmek gerekir. Bu durumda davacının, kurumdan yazılı talepte bulunulup bulunmadığının araştırılmasına gerek bulunmamaktadır. Hal böyle olunca;
1.Protokolün 5.3.2.maddesi gereği verilen uyarı cezası yönünden; 2020 protokolünün 5.3.2. maddesinde e-reçeteler ceza kapsamı dışında bırakılmış olup, 1 kez yazılı uyarı işlemine konu reçetelerin tümünün e-reçete olması sebebiyle, davacı hakkında Protokolün 5.3.2. maddesi gereği uygulanan uyarı cezasının lehe Protokol hükümleri gereği iptaline karar verilmesi gerekirken, davacının bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup kararın bozulması gerekir.
2.Protokolün 5.3.5.maddesi gereği 60 günü geçtiği halde hak sahiplerine teslim edilmeyen reçetelerin Kuruma fatura edilmesi nedeniyle reçete bedellerinin 5 katı tutarındaki cezai şart yönünden ise; Kurumca yapılan denetimler sonucu 60 günü geçtiği halde hak sahiplerine teslim edilmeyen reçetelerin eczanede bulunduğunun tespit edilmesi nedeniyle cezai işlem uygulanmasının ve yine Kurumca Protokolün 4.3.6.maddesi gereği 2.345,38 TL reçete bedelinin iadesi isteminin yerinde olduğu ancak 2020 yılı protokolünün ilgili maddesinde yer alan lehe düzenlemeler göz önüne alınarak uygulanması gereken ceza miktarının tespit edilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle talebin tümden reddine karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup kararın bozulması gerekir.
3. Protokolün 5.3.10. maddesi gereği uygulanan cezai şart yönünden ise; adına reçete düzenlenen hak sahibi hastalar söz konusu reçetelerde yazılı ilaçların kendi kullandıkları ilaçlar olduğunu ve ilaçları da teslim aldıklarını beyan etmişler ve söz konusu reçetelerin de tıp merkezi kayıtlarında yer aldığı anlaşılmış olup; davacının Kurumu zarara uğratma kastıyla Kuruma sahte reçete fatura ettiği hususu ispatlanamadığından bu madde kapsamında davacı eczacı hakkında uygulanan 23.584,80 TL cezai şart ve yine aynı madde gereği iki kez yazılı uyarı işlemleri ile Protokolün 4.3.6.maddesi gereği 3.568,48 TL reçete bedelinin iadesine ilişkin Kurum işleminin iptaline karar verilmesi ve gerekirken, davacının bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup kararın bozulması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı gerekçelerle BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.