Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3354 E. 2023/2598 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Murisin ölümünden sonra vekaletname ile yapılan araç satışının ve belediye encümen kararıyla yapılan hat devrinin geçerliliği.

Gerekçe ve Sonuç: Vekalet ilişkisinin vekalet verenin ölümüyle sona erdiği, vekaletnamede ölümden sonra devam edeceğine dair bir hüküm bulunmadığı ve hat devrinin ise murisin hayatta olduğu sırada belediye encümen kararıyla gerçekleştiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki satış işleminin iptali ve aracın mirasçılar adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar ve davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.10.2021 tarihli ve 2021/287 E., 2021/525 K. sayılı kararının kamu düzeni gereğince kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü-kısmen reddine; muris tarafından davalıya satışı yapılan...plakalı aracın davalı adına olan satış işleminin iptali ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/2298 E., 2021/2271 K. sayılı muris ...'ya ait veraset ilamında hisseler doğrultusunda muris ...'nın mirasçılarına ait olduğunun tespitine, muris tarafından otobüs hattının davalıya devrine yönelik işlemin iptali talebinin reddine, karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ve katılma yoluyla davacılar ..., ... ..., ..., ..., ..., ... ..., ... tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyize konu edilen kararda dava değerinin duruşma sınırının altında olduğu anlaşılmıştır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca duruşma isteğinin reddine, temyiz dilekçesinin kabulü ile incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacılar ..., ... ..., ..., ...; davalının kardeşleri olduğunu, ortak murisleri müteveffa ...'nın öldüğü gün...plakalı aracı satmak üzere davalıya verilen vekalet ile aracın satışının davalıya yapıldığını, murisin ölüm saatinin 13:45 olduğunu, noterde ve trafikte satış işleminin ise saat 15:00 civarında gerçekleştiğini, bu durumda davalının babasının öldüğünü bile bile usulsüz bir şekilde geçersiz vekaletname ile satış işlemini tamamladığını belirterek davalı tarafından yapılan usulsüz satış işlemlerinin iptali ile aracın mirasçılar adına tesciline, mümkün olmazsa otobüs ve hat işletme bedelinin davalıdan tahsili ile miras hisseleri oranında taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.

2. Dahili davacı ...; 21.10.2015 tarihli duruşmada "Rahmetli eşim oğluna rızası ile dava konusu aracın devrini yaptı, ben açılan davaya onay vermiyorum." şeklinde beyanda bulunmuş, 08.06.2018 tarihli ve 19.12.2018 tarihli duruşmada ise, hakkına ne düşerse almak istediğini beyan etmiştir.

3. ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.12.2015 tarihli ve 2014/287 E., 2015/1009 K. sayılı ilamıyla; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640 ıncı maddesi uyarınca terekeye temsilci olarak ...'nun atanmasına dair verilen karar Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 22.05.2017 tarihli ve 2017/2043 E., 2017/4068 K. sayılı ilamıyla onanmış ve tereke temsilcisi ... davaya dahil edilmiştir. Tereke temsilcisi ..., davaya konu aracın ve işletme hakkının terekeye dahil edilerek mirasçıları adına kaydedilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı; dava dilekçesinde yer alan iddiaları kabul etmediğini, aracın mülkiyeti ve hat hakkının devrini usule ve kanuna uygun yaptığını, aracın çalıştığı hattın tarafına devri için murisin 04.03.2014 tarihinde 2150 sayılı dilekçe ile ... Belediye Başkanlığına müracaat ettiğini, bu talebin de ... Belediye Başkanlığı Encümeninin 05.03.2014 tarihli ve 70 sayılı kararı ile kabul edildiğini ve aynı tarihte hat hakkının tarafına devrinin yapıldığını, bu tarihte de murisin hayatta olduğunu, satış ve devir işleminin muris hayatta iken ve usulüne uygun yapıldığını, gerçekte de zaten aracın ve hattın kendisine ait olduğunu, kendisi ... yaşadığı ve işlerin kolay ve rahat yapılabilmesi, güçlükleri önlemesi için bedelsiz olarak bu minibüsü babasının üzerine yaptığını, esasen gerçekte minibüsün kendisinin olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 16.10.2019 tarihli ve 2020/724 E., 2021/500 K. sayılı kararıyla ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ilişkin ilamına uyarak; ... Devlet Hastanesi tarafından hazırlanan muris ...'nın ölüm belgesinde ölüm tarih ve saatinin 06.03.2014 - 13:45 olduğu, noter satış sözleşmesinin yapıldığı saat itibari ile muris ...'nın ölü olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 513/1 inci maddesinde; sözleşmeden veya işin niteliğinden aksi anlaşılmadıkça sözleşmenin, vekilin veya vekalet verenin ölümü, ehliyetini kaybetmesi ya da iflası ile kendiliğinden sona ermiş olacağının hüküm altına alındığı, muris tarafından davalıya verilen vekaletnamede aksi yazılı olmadığından ve işin niteliği de vekalet ilişkisinin devamını gerektirmediğinden, murisin ölümü ile vekalet sözleşmesinin kendiliğinden sona erdiği, murisin ölümü ile sona ermekle geçersiz hale gelen vekaletname ile yapılan noter sözleşmesinin geçerli olmadığı, ancak otobüs hattı devir işleminin ... Belediye Başkanlığı Encümeninin 05.03.2014 tarih ve 70 sayılı kararı ile yapıldığı, bu işlem tarihi itibariyle murisin sağ olduğu, ilgili mevzuat gereğince otobüs hattının mülkiyetinin devri için encümen kararının yeterli olduğu, bu kapsamda tarafların murisi tarafından gerçekleştirilen bu işlemde vekaletnamenin kötüye kullanıldığından bahisle işlemin yapıldığından bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile muris tarafından davalıya satışı yapılan...plakalı aracın davalı adına olan kaydının iptali ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/2298 E., 2021/2271 K. sayılı muris ...'ya ait veraset ilamında hisseler doğrultusunda muris ...'nın mirasçıları adına tesciline, muris tarafından otobüs hattının davalıya devrine yönelik işlemin iptali talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar ve davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacılar; birçok mahkeme, Yargıtay ve İstinaf kararında çalışma hattının araca bağlı olduğunun ve araçtan ayrı olarak devir edilemeyeceğinin belirtildiğini, yerel mahkemece Belediyeden gelen hattın mülkiyetinin 05.03.2014 tarihli encümen kararı ile davalıya geçmiş olduğunu bildiren usulsüz yazıya istinaden davanın bu kısmının reddedildiğini, Belediye encümen kararı ile mülkiyetin geçtiğini kabul etmenin hukuki açıdan mümkün olmadığını, yeterli inceleme araştırma yapılmadan hatla ilgili eksik inceleme ile karar verildiğini beyan ederek kısmi istinaf taleplerinin kabulü ile yerel mahkeme hükmünün davanın reddine dair olan kısmının kaldırılarak davanın tamamının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı; muris ...'nın terekesine temsilci atandığını, davanın temsilci tarafından yürütüldüğünü, davacıların kendi başlarına davayı yürütme yetkileri olmadığını, tereke temsilcisinin duruşmaya gelmeyerek takip etmediğini, takip edilmeyen davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılması gerekirken davanın sürdürülmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, kendisine davayı takip edip etmeyeceğinin sorulmayarak duruşma günü verildiğini, aracın çalıştığı hattın devri için murisin 04.03.2014 tarihinde ... Belediye Başkanlığından talepte bulunduğunu, talebi uygun görülerek hat hakkı kendisine devredildiğini, bu tarihte murisin halen hayatta olduğunu, vekalet ile ... yapılmadığını, dava konusu otobüsün esasen kendisine ait olduğu, kendisi Almaya'da olduğundan resmi işlerinde güçlükler sebebiyle babası muris adına yapıldığını, muristen intikal eden veya satılan bir hat hakkı olmadığını beyan ederek yerel mahkeme kararının bozularak kaldırılmasına, davanın bütünü ile reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 16.09.2022 tarihli ve 2022/1058 E., 2022/1593 K. sayılı kararıyla; ilgili mevzuat gereğince otobüs hattının mülkiyetinin devri için encümen kararının yeterli olduğu, bu kapsamda tarafların murisi tarafından gerçekleştirilen işlemde vekaletnamenin kötüye kullanıldığından bahisle işlemin yapıldığından bahsedilemeyeceği, bu kısım yönünden (satış senedinde ticari plaka bedeli 1.000,00) davanın reddine şeklinde karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, araç satış işleminin ise murisin ölümünden sonra gerçekleştiği ve geçerli olmadığı, İlk Derece Mahkemesi gerekçelerinin yeterli ve istinaf sebeplerini de karşılar nitelikte olduğu, tarafların istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, ancak mahkemece, mülkiyetin mirasçılar adına tespitine karar vermekle yetinilmesi gerekirken idareyi zorlayıcı işlem yapacak şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.10.2021 tarihli ve 2021/287 E., 2021/525 K. sayılı kararının HMK'nın 353-(1)-b-2 maddesi gereğince kamu düzeni gereğince kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması gerekmediğinden hüküm kurulmasına, davanın kısmen kabulü kısmen reddine; muris tarafından davalıya satışı yapılan...plakalı aracın davalı adına olan satış işleminin iptali ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/2298 E., 2021/2271 K. sayılı muris ...'ya ait veraset ilamında hisseler doğrultusunda muris ...'nın mirasçılarına ait olduğunun tespitine, muris tarafından otobüs hattının davalıya devrine yönelik işlemin iptali talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ve katılma yoluyla davacılar temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalı; istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle ve ayrıca İlk Derece Mahkemesince ve Bölge Adliye Mahkemesince ayrı ayrı harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilerek mağdur edildiğini, kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davacılar ..., ... ..., ..., ..., ..., ... ..., ... katılma yoluyla; istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplerle hatla ilgili talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, otobüs ve hat işletme hakkının devri işleminin iptali ve mirasçılar adına tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) Ölüm, Ehliyetin Kaybedilmesi ve İflas başlıklı 513 üncü maddesi; "Sözleşmeden veya işin niteliğinden aksi anlaşılmadıkça sözleşme, vekilin veya vekâlet verenin ölümü, ehliyetini kaybetmesi ya da iflası ile kendiliğinden sona ermiş olur. Bu hüküm, taraflardan birinin tüzel kişi olması durumunda, bu tüzel kişiliğin sona ermesinde de uygulanır.

Vekâletin sona ermesi vekâlet verenin menfaatlerini tehlikeye düşürüyorsa, vekâlet veren veya mirasçısı ya da temsilcisi, işleri kendi başına görebilecek duruma gelinceye kadar, vekil veya mirasçısı ya da temsilcisi, vekâleti ifaya devam etmekle yükümlüdür." şeklindedir.

2. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 22.12.2021 tarihli ve 2020/10147 E., 2021/13479 K. sayılı ilamı.

3. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2015 tarihli ve 2015/1730 E., 2015/2656 K. sayılı ilamı.

3.Değerlendirme

A. Davalı temyizi yönünden yapılan incelemede;

Tereke temsilcisine terekeye temsilci atanması kararının kesinleşmesinden sonra 31.01.2018 tarihli 14 üncü celsede dava dilekçesinin, duruşma zaptının ve cevap dilekçesinin tebliğine karar verildiği, 15 inci celse ve devamındaki celselere tereke temsilcisinin katıldığı, tereke temsilcisinin 20 nci celse 04.10.2019 tarihli duruşmaya katılmadığı, ancak davacılar vekilinin ve davalı vekilinin duruşmada davayı takip etmediklerini beyan etmedikleri, davalı tarafın tanıklarının dinlendiği, celse arasında 08.10.2019 tarihinde davalı vekilinin tereke temsilcisinin duruşmaya katılmadığından bahisle dosyanın işlemden kaldırılması talebinde bulunduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2015 tarihli ve 2015/1730 E., 2015/2656 K. sayılı ilamında bahsedildiği üzere davalı yanın duruşmalara katılarak davayı takip iradesini ortaya koyduğu ve davayı takip etmeyeceğine dair bir beyanda bulunmayıp söz konusu duruşmada davalı tanıkları dinlendiği, vekalet ilişkisinin ölümle sona erdiği, vekaletin murisin ölümünden sonra devam edeceğine dair bir hükmün vekaletnamede yer almadığı, vekaletin niteliği itibariyle de ölümden sonra devam edeceğini söyleyebilme olanağı bulunmadığı, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesince 16.11.2022 tarihli üst yazı ile harç tahsil müzekkeresinin işlemsiz iadesi için yazışma yapıldığı anlaşılmakla davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.

B. Davacılar ..., ... ..., ..., ..., ..., ... ..., ... katılma yoluyla temyizi yönünden yapılan incelemede;

Minibüs hattı ve minibüsün mülkiyetinin devrinin iki ayrı hukuki işlem olduğu, ... Belediye Başkanlığı Ulaştırma Hizmetlerinin 06.03.2014 tarihli yazısı birlikte değerlendirildiğinde davacılar ..., ... ..., ..., ..., ..., ... ..., ...'ın kısmi temyiz itirazlarının da reddi gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar ..., ... ..., ..., ..., ..., ... ..., ... ve davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harçlarının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.