Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3943 E. 2024/3632 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Konut edindirme organizasyon sözleşmesi kapsamında ödenen organizasyon ücretinin, sözleşmeden cayılması halinde geri alınıp alınamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: 7292 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki konut edindirme organizasyon sözleşmelerinin, geçerliliği resmi şekle bağlı taşınmaz satış vaadi sözleşmesi niteliğinde olduğu ve resmi şekil şartına uyulmadığı için geçersiz sayılması gerektiği, bu nedenle de organizasyon ücreti dahil tüm ödemelerin iadesi gerektiği gözetilerek uyuşmazlığın bu yönde giderilmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ KARARLARI ARASINDAKİ

UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE DAİR

YARGITAY İLAMI

I. BAŞVURU

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 05.06.2023 karar tarihli başvurusunda; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin ve Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin kesin nitelikteki kararları arasında, taraflar arasında imzalanan ev edindirme organizasyon sözleşmesi gereğince ödenen bedelin cayma hakkının kullanılmasına dayalı olarak iadesi istemine ilişkin davada, ödenen organizasyon ücretinin geri istenip istenilemeyeceği hususunda Dairelerin kesin nitelikteki kararları arasında uyuşmazlık bulunduğu ve anılan daire kararları arasındaki uyuşmazlığın Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin kararları doğrultusunda giderilmesi yönündeki oy çokluğu ile alınan görüşüyle, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un “Başkanlar kurulunun görevleri” başlıklı 35 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca uyuşmazlığın giderilmesi talep edilmiştir.

II. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ HUKUK DAİRELERİ BAŞKANLAR KURULU KARARI

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 05.06.2023 tarihli ve 2023/12 K. sayılı kararıyla; “ ...Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2021/909 E., 2022/1589 K. sayılı ve 2022/2027 E., 2022/2073 K. sayılı kesin kararlarında davacının organizasyon ücretinin iadesini isteyemeyeceğine karar verildiği,

Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2021/831 E., 2021/888 K. sayılı kesin kararı ile sözleşmenin 7 nci maddesi tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye konulduğundan ve tüketici aleyhine dengesizlik oluşturduğundan haksız şart olduğunun kabulü gerektiğinden organizasyon ücretinin iadesinin istenebileceğine karar verildiği,

Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2021/1720-1822 sayılı kesin kararı ile taraflar arasındaki sözleşme ön ödemeli konut satış sözleşmesi niteliğinde adi yazılı sözleşme olduğundan sözleşme kapsamında organizasyon bedeli olarak alınan ücretin iadesinin istenebileceğine karar verildiği,

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 2020/1056-2023/304 sayılı ve 2020/1175-2023/305 sayılı kesin kararları ile sözleşmenin ilgili hükmü gereğince organizasyon bedeli olarak alınan ücretin davacı tarafından iadesinin istenemeyeceğine karar verildiği,

Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 2020/1679-1331 sayılı kararı ile organizasyon bedelinin haksız şart olduğunun kabulü gerektiğinden bu bedelin iadesinin istenebileceğine karar verildiği,

Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 2018/1786-2019/706 sayılı kesin kararı ile organizasyon bedelinin iadesinin istenebileceğine karar verildiği,

Aynı konuya ilişkin farklı Bölge Adliye Mahkemesi hukuk dairelerinin kesin kararları arasında uyuşmazlık bulunduğu anlaşıldığından 5235 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi uyarınca anılan daire kararları arasında içtihat birlikteliğinin sağlanması amacıyla Yargıtay 3. Hukuk Dairesine uyuşmazlığın giderilmesi başvurusu yapılmasına, uyuşmazlığın Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin kararları doğrultusunda giderilmesi gerektiğine “ oy çokluğu ile karar verilmiştir.

III. UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU KARARLAR

A. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 2021/909 E., 2022/1589 K. sayılı Kararı:

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla;

"....Sözleşmenin "Ayrılma ve Devir" başlıklı 10 uncu maddesinde; "Çekilişe giren müşteri ayrılmak isterse ödediği taksitler ve peşinat (varsa) iade edilir. Organizasyon ücreti iade edilmez” düzenlemesine yer verilmiş olup, davacı katılımcı organizasyon bedeli ve taksit ödemesi olmak üzere toplam 19.000,00 TL ödeme yapmıştır. Davacı, sistemde yaklaşık 13 ay kalmış, birden fazla çekilişe katılmış, çekiliş sonrası gönderdiği ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini ve ödediği tüm bedellerin iadesini talep etmiştir. Sözleşmede öngörülen vade, davacının sistemde kaldığı süre ve çekilişin yapılmış olmasına göre, sözleşmenin az yukarıda anılan 7. maddesi hükmü uyarınca, davacının, organizasyon ücretinin iadesini isteyemeyeceği anlaşılmakta olup, sözleşmede kararlaştırılan organizasyon ücretinin ise talep edilen miktardan fazla olduğu gözetilerek, konusuz kalan kısımdan bakiye kalan 8.203,36 TL yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuştur.” gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne dair kesin olmak üzere karar verilmiş olup Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 15.09.2022 tarihli ve 2022/2027 E., 2022/2073 K. sayılı ilamının da aynı nitelikte olduğu anlaşılmıştır.

B. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 09.06.2021 tarihli ve 2021/831 E. 2021/888 K. sayılı Kararı:

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla;

"... Somut olayda; davacı tüketici, konut edinmek amacıyla alınacak taşınmazın toplam bedelinin peşin karşılanacak olmasından kaynaklı, yüksek miktarlı finansa ihiyaç duyulması,bu bedelin geri ödemesinin ise taksitle yapılmasının cazip kılınarak resmi finans kurumlarından nakit ihtiyacının karşılanması yerine davalının organizatörlüğünü yaptığı sistem içinde yer alarak sözleşme yaptığı görülmektedir. Davalı tacir olup 6102 sayılı TTK'nın 20 inci maddesi kapsamında ücret isteme hakkı bulunmakta ise de; bu hak yasa da belirtildiği şekilde "hizmet karşılığı" ve "uygun bir ücret” olması gerekmektedir. Kararlaştırılan ücret ve miktarının da tüketici olan davacı yönünden 6502 sayılı Kanunun "Amaç" başlıklı I maddesiyle 4 ve 5 inci maddesindeki düzenlemelere aykırı olmaması gerekir. Taraflar arasındaki, elbirliğiyle konut edindirme/kaynak sağlama sözleşmesi matbu nitelikte bir sözleşme olup, bir sözleşmenin her iki tarafı da sözleşme özgürlüğüne sahip olmasına rağmen, örgütlülüğü ve ekonomik gücü nedeniyle içeriğini davalı satıcı/hizmet sahibinin önceden tek taraflı olarak belirlediği sözleşme hükümlerine diğer tarafın sadece katılıp katılmama yönünde irade beyanında bulunduğu, tüketici olan davalının sözleşmeyi sadece okudum şeklinde imzalamasının tek başına sözleşme hükümlerinin müzakere edildiğini de göstermeyeceği değerlendirilmiştir. Söz konusu düzenlemeye göre; sözleşmenin imzasından sonra organizasyon da bir gün bile kalan alıcı davacıdan 18.500,00 TL tutarında miktar olarak mukul savılmayan sözlesmevle bağli kalman.süreye göre "uygun" bir ücret olduğu da kabul edilmeyen organizasyon ücreti altında ödenen bedelin tamamının iade edilmeyeceğine ilişkin sözleşmenin 7 nci maddesinin; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilmiş olması ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizlik oluşturması nedeniyle haksız şart olduğunun kabulüyle, ilk derece mahkemesi kararına yapılan istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir.” gerekçesi ile istinaf itirazlarının esastan reddine dair kesin olmak üzere karar verilmiştir.

C. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 27.12.2021 tarihli ve 2021/1720 E. 2021/1822 K. sayılı Kararı;

“....Davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşme kapsamında 10.177,00 TL organizasyon ücreti kararlaştırıldığı, davacı tarafından 15.778,00 TL ödeme yapıldığı, sunulan belgeler ile sabittir. Davacının fesih beyanı kapsamında taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tüketicinin fesih ihbarına ilişkin ihtar tarihi olan 08.03.2018 tarihinden itibaren feshedildiğinin tespitine, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalının organizasyon bedeli alma hakkının bulunduğu anlaşıldığından davacının davasının 7.589,50 TL yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının davasının 8.188,90 TL yönünden dava açıldıktan sonra bu bedelin ödenmiş olması nedeniyle davası konusuz kaldığından bu miktar yönünden karar verilmesine yer olmadığına, konusuz kalan kısım yönünden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Zira ödeme için gerekli olan 6 aylık süre dava tarihinden sonra dolmuştur. Açıklanan nedenler doğrultusunda davalının istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkemece verilen kararın kaldırılmasına " dair kesin olmak üzere karar verilmiştir.

D. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 07.02.2023 tarihli ve 2020/1175 E., 2023/305 K. sayılı Kararında;

“....Taraflar arasındaki sözleşmenin yukarıda da belirtildiği gibi 6361 sayılı Kanun'un 39/a maddesindeki düzenleme kapsamında kaldığı, herhangi bir şekil şartı öngörülmediği anlaşıldığından sözleşmenin geç olduğu yönündeki istem bu nedenle yerinde görülmemiştir. Yine sözleşmede kanun kapsamında davalının organizasyon bedeli almasının mümkün olduğu anlaşılmıştır. Organizasyon bedeli dışındaki diğer bedellerin de davacıya iade edildiği çekişmesizdir “ gerekçesi ile davacının istinaf itirazlarının esastan reddine dair kesin olarak karar verilmiştir.

E. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 20.03.2019 tarihli ve 2018/1786 E. 2019/706 K. sayılı Kararında;

“...Mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin gayrimenkul satış vaadi niteliğinde olmadığı ile resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olduğu iddiasının yerinde olmadığı, davacının ayrılma dilekçesindeki ifadelerinin sözleşmenin ayrılma ve devir hakkındaki 7 nci madde düzenlemesinin müzakere edildiği kanaatini uyandırdığı, bu maddenin haksız şart oluşturmadığı, ayrılma dilekçesi gereği KDV'siz organizasyon ücretinin yarısı ile bunun tüm KDV'sinin belirlenip ödenen bedelden düşülerek davacının iadesini isteyebileceği bedelin belirlenmiş olması ile dava konusu edilen ve ödenen bedel üzerinden davanın kabul ve reddolunan kısmına oranla vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle verilen kararın, dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairemizce de benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere ve maddi delillere dayandırılarak verilmiş olduğu anlaşılmakla, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı tüm istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından istinaf başvurusunun esastan reddine “ dair kesin olarak karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairelerinin yukarıda açıklanan kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlık; Taraflar arasında imzalanan konut edindirme organizasyon sözleşmesi kapsamında ödenen organizasyon ücretinin geri istenip istenilmeyeceği hususundadır.

B. İlgili Hukuk

1. 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 35 inci maddesi.

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK ) 706 ncı maddesinin birinci fıkrası.

3. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ( TBK )237 nci maddesi (BK'nın 213 üncü).

4. 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddesi.

5. 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun; "Noterlerin genel olarak yapacakları işler" başlıklı 60/3 üncü maddesi.

6. Aynı Kanun'un 89 uncu maddesi.

7. 7292 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’nun 3/1-j maddesi ile 39/A maddesi karar verilmiştir.

8. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 2020/3408 E., 2021/6024 K. sayılı, 2020/8144 E., 2021/3016 K. sayılı, 10.07.2023 tarihli ve 2022/6634 E., 2023/2054 K. sayılı, 05.04.2023 tarihli ve 2022/8115 E., 2023/994 K. sayılı ilamları.

C. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin benzer olaylarda kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 35 inci maddesinde yer alan düzenlemedir.

5235 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde , bölge adliye mahkemesi ceza daireleri başkanlar kurulu ve hukuk daireleri başkanlar kurulunun görevleri ; “Re'sen veya bölge adliye mahkemesinin ilgili hukuk veya ceza dairesinin ya da Cumhuriyet başsavcısının, Hukuk Muhakemeleri Kanunu veya Ceza Muhakemesi Kanununa göre istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların, benzer olaylarda bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında ya da bu mahkeme ile başka bir bölge adliye mahkemesi hukuk veya ceza dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında uyuşmazlık bulunması hâlinde bu uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, kendi görüşlerini de ekleyerek Yargıtaydan bu konuda bir karar verilmesini istemek” şeklinde ifade edilmiştir.

5235 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (2) numaralı bendinde yer alan düzenlemeye göre; “ (3) numaralı bende göre yapılacak istemler, ceza davalarında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, hukuk davalarında ise ilgili hukuk dairesine iletilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı uyuşmazlık bulunduğuna kanaat getirmesi durumunda ilgili ceza dairesinden bir karar verilmesini talep eder. Uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak dairece bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.”hükmü yer almaktadır.

2. Taraflar arasındaki genellikle " Tasarruflu Erken Teslim Konut Edindirme Sözleşmesi" adı altındaki sözleşmelerde; davalının satıcı (aracı), davacının ise iştirakçi olarak tanımlandığı, sözleşmenin konusunun, satıcı-aracı şirketin peşin ödeme ile konut edinme imkanı bulunmayan iştirakçilerden oluşturacağı” gruplarda sözleşmedeki şartlarla üyelerin birbirini mali kaynak yönünden finanse etmesi esasına bağlı olarak...katıldığı konut bedelini ödemesi şartıyla iştirakçiyi konut sahibi yapması olarak belirtilip, "organizasyondan ayrılmanın sonuçları" başlıklı 7 nci madde de; organizasyondan ayrılmak isteyen iştirakçinin ödediği organizasyon katılım bedeli ve kdv düşüldükten sonra kalan bedeli iştirakçinin hesabına iade edeceği, bu bedele herhangi bir vade farkı/faiz ilave edilmeyeceğinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.

Yukarıda da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere konut edindirme organizasyonu düzenleyen davalı şirketlerle sözleşme imzalayarak organizasyona katılan davacılar, sözleşmede öngörülen süreden önce sözleşmeye kendileri açısından tek taraflı olarak fesh etmek suretiyle organizasyondan çıktıkları takdirde, ilk başta ödedikleri katılım ücreti ve taksitlerin tamamını geri isteyip isteyemeyecekleri konusunda farklı bölge adliye mahkemesinin hukuk dairelerinin kesin kararları arasında uyuşmazlık bulunduğu, bu konunun 07.03.2021 tarihindeki değişiklikle yürürlüğe giren 6361 sayılı Kanun’nun 39/A maddesi ile düzenlendiği ancak bu maddenin yürürlüğünden önceki sözleşme ve davaların ne şekilde çözümleneceği konusunda da dairemiz uygulamalarının istikrar kazandığı görülmektedir.

Kaynağını TBK’nın 29 uncu maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, yine TBK’nın 237 nci maddesi ile TMK'nın 706 ve Noterlik Kanunu'nun 89 uncu maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türü olup, vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde TMK'nın 716 ncı maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taraflar arasında yapılan benzer nitelikteki sözleşmelerin yukarıda açıklanan yasal düzenleme olmadan önce davalının, davacıya, kime ait olduğu belli olmayan gayrimenkulün (konutu) satılması için vaatte bulunup bunu sağlamak için de bedel toplamasını sağlayan a tipik bir nevi gayrimenkul satış vaadi olduğu, davalı şirketin kurduğu sistem ile çeşitli grupların oluşturulacağı, çekilişle, davalının yaptığı satışa sunduğu veya belirlediği kat irtifaklı veya kat mülkiyetli taşınmazların, katılımcılara verilmesine dair düzenleme yapıldığı açıktır. Amaç, gayrimenkul sahibi olmak ve edindirmektir. Sözleşmelerde, sisteme dahil olan müşteri ayrılmak istediğinde taksitler veya peşinatın iade edileceği, organizasyon ücretinin iade edilmeyeceği de düzenlenmiştir.

Ancak, sözleşmenin amacı gayrimenkul satışı olduğundan Tapu Kanunu 26, TMK 206, TBK 237 nci maddeleri uyarınca, resmi koşula uyulmadığından herkes aldığını iade ile yükümlüdür. Bu geçersizlik bağlamında, ödenenlerin iadesi kapsamına, organizasyon ücreti de dahildir. Zira bunun iade kapsamında olmaması, geçersiz sözleşmeye geçerlilik sağlama sonucu doğurur ki; kabulü olanaklı değildir. O nedenle, yasal düzenlemeden önceki sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkta , organizasyon bedeli dahil, davacının yaptığı tüm ödemelerin iadesi hukuka ve yasaya uygun olacaktır.

3. 07.03.2021 tarihli ve 31416 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7292 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un; 1 inci maddesi ile 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman Ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu’nun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen (j) bendi; “j) Organizasyon ücreti: Müşterilerin tasarruf finansman sözleşmesi kapsamında tasarruf finansman faaliyeti ve tasarruf fon havuzunun yönetimi karşılığında ödeyecekleri tutarı,” 7 nci maddesi ile aynı Kanun’a eklenen 39/A maddesinin birinci fıkrası; “Tasarruf finansman sözleşmesi,belirli bir tasarruf tutarı ve dönemine bağlı olarak önceden belirlenmiş koşulların gerçekleşmesi şartıyla konut, çatılı iş yeri veya taşıt edinimi için müşteriye finansman kullanma hakkı veren, şirkete ise müşteriye ait birikmiş tasarruf tutarını yönetme, geri ödeme ve finansman kullandırma yükümlülüğü ile organizasyon ücreti alma hakkı veren, faizsiz finansman esaslarına göre düzenlenen sözleşmedir.” hükmünü içermektedir.

Açıklanan bu kanun hükümleri yürürlüğe girmeden önce, tüketici ile şirket arasında akdedilen tasarruf finansman sözleşmesinin feshedilmiş olması (veya feshi için mahkemeye başvurulmuş olması) koşuluyla, tüketici tarafından açılan (alacak veya itirazın iptali istemli) davalarda, tüketici tarafından şirkete ödenmiş olan organizasyon ücretinin iade edilmesi gerektiğine karar verilmiştir .

4. Açıklanan sebeplerle uyuşmazlığın Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin kararlarının sonuçları açısından genel hatları ile Dairemiz emsal kararlarına da uygun olduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın yukarıda ayrıntılı şekilde açıklanan doğrultuda giderilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

V. KARAR

1. Uyuşmazlığın , gerekçesi açısından Konya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi ve Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin kararlarının genel hatları ile Dairemiz emsal kararlarına uygunluğu gözetilerek yukarıda açıklanan şekilde giderilmesine,

2. Dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine,

3. Karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemelerinin hukuk dairelerine bildirilmesi için Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreterliğine gönderilmesine,

08.11.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.