"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
DAVA TARİHİ : 30.09.2011
Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, bedel iadesi, tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararının davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Davalı ... tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; mülkiyeti davalı ... Başkanlığına ait taşınmaz üzerine "... Belediyesi ... ... Konutları Projesi" adı altında toplu konut projesi yapılması hususunda davalıların anlaşarak 20.06.2006 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi imzalandığını, projeye davalı ... tarafından öncülük edildiğini ve alıcılar üzerinde güven etkisi yaratıldığını, bu güvene dayalı olarak ... A.Ş.den 16.01.2008 tarihli sözleşme ile G blok ... Apt. 1. kat 4 nolu daireyi 128.000,00 TL bedelle satın aldığını, sözleşme gereğince dairenin 30.12.2008 tarihinde teslim edilmesi gerekirken halen teslimin yapılmadığını, davalılar arasındaki sözleşmenin, davalı ... tarafından feshedilmesi ve inşaatın yapımındaki belirsizlikler nedeniyle sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiğini, davalıların kusurlu olduklarını ileri sürerek, ... A.Ş. ile arasındaki sözleşmenin feshine, ödenen bedelden şimdilik 10.000,00 TL ile dairenin süresinde teslim edilmemesinden dolayı 1.000,00 TL kira bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 25.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ...; davacının talepleri yönünden davadan önce başvuru yapmadığını için temerrütün oluşmadığını, Belediyenin satış sözleşmesinin tarafı olmadığı gibi herhangi bir satış bedelinin de ödenmediğini, Belediyeye husumet yöneltilemeyeceğini, davacı ile davalı şirket arasındaki sözleşmenin şekil şartlarından yoksun olup geçersiz olduğunu, kefalet sorumluluğunun bulunmadığını, davalı şirketin yüklendiği edimleri eksiksiz olarak yerine getirmediğinden gerek yüklenici şirketin ve gerekse de halefi olan davacının herhangi bir talepte bulunamayacağını, keza yüklenici şirketin edimlerini gereği gibi ve zamanda yerine getirmediğinden sözleşmenin 17.08.2011 tarihinde feshedildiğini, alacakların tahsili yönünde başlatılan icra takipleri bulunduğunu, davacının yönelttiği taleplerin İdari Yargıda çözümlenmesi gerektiğinden mahkemenin görevli olmadığını, davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı ... A.Ş.; diğer davalı ... ile arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanarak ... Konutlarının inşaatına başlandığını, davalı ... Başkanlığına daireler teslim edildikten sonra sözleşmenin Belediyece feshedildiğini, diğer davalının edimlerini yerine getirmediğini, şirkete hak edişlerini ödemediğini, aleyhlerine dava açtıklarını, Belediyenin edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle zarara uğradığını, herhangi bir kusurunun bulunmadığını, ayrıca davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, davacının kira bedeli istemesinin de sözleşmeye aykırı olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile davalı ... A.Ş. arasındaki satış sözleşmesinin kararlaştırılan tarihte ifa edilmediği, ... Belediyesi ile ... A.Ş. arasındaki sözleşmenin 17.08.2011 tarihinde feshedilmesi neticesi ifasının da mümkün olmadığı, yüklenici ... A.Ş. tarafından, Belediye Başkanlığı aleyhine ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/409 E. sayılı dosyasıyla açılan davanın feshin iptali olmayıp feshin haksız olduğunun tespiti ile tazminat isteğine ilişkin olduğu, neticede mahkemece 29.05.2013 tarihinde feshin haklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, dolayısıyla gerek sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi ve gerekse de davacının fesih talep etmekle menfi zararını isteyebileceği, menfi zararın, alacaklının sözleşme yapılmasaydı uğramayacağı fiili zararlar ile yoksun kaldığı kâr’ı kapsadığı, bunun da sözleşme kapsamında ödenen bedel ile taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli ile ödenen bedel arasındaki fark olduğu, Belediyenin sorumluluğunun güven sorumluluğu olduğu, TBK 51 inci maddesi uyarınca somut olayın özelliği ve hakkaniyet gereği belediyenin kusuru daha hafif olduğundan belediyenin sadece sözleşme kapsamında ödenen bedel yönünden sorumlu tutulması gerektiği, zarar yönünden yüklenici firmanın kusurlu olduğu dikkate alınarak zarardan sadece ... A.Ş.nin sorumlu olduğu, emsal alınan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulundan onaylanarak geçen dava dosyaları ve kararlarının da aynı şekilde olduğu, ıslah ile sadece sözleşme kapsamında ödenen bedelin talep edildiği, ödenen bedelden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, manevi tazminat isteminin koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacı ile davalılardan ... ... İnşaat San. Tic. A.Ş. arasında imzalanan 16.01.2008 tarihli "... ... Konutları Satış Sözleşmesi" nin feshine, 128.000,00 TL sözleşme bedelinin; 10.000,00 TL'sine dava tarihinden, 118.000,00 TL'sine ıslah tarihi olan 17.08.2021 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı ve davalı ... temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 22.02.2023 tarihli ve 2023/696 E., 2023/696 K. sayılı ilamıyla; Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalı ... karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davalı ...; tapunun 3. şahıs üzerinde olduğunu, mükerrer satış yapıldığını, ödeme makbuz asıllarının olmadığını, güven teorisinin Türk hukuk sisteminde bulunmadığını, sözleşmelerin sonradan düzenlenme iddialarının araştırılmadığını, senet asıllarının ödeme olarak kabul edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, ıslah edilen alacağa zamanaşımı itirazlarının dikkate alınmadığını, alacağın iflas masasına kayıt yaptırıldığına ilişkin dosyaya bilgi bulunmadığını belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sözleşmenin feshi, bedel iadesi, tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
a.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.05.2019 tarihli ve 2018/13-977 E., 2019/572 K. sayılı kararı.
b. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4 ve 30 uncu maddeleri.
c. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 117, 125, 146 ncı maddeleri.
d. Belediyenin güven teorisi gereği sorumluluğuna dair Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 01.06.2022 tarihli ve 2022/3200 E., 2022/5289 K. sayılı ilamı.
e. Zaman aşımı ilk itirazı konusunda Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 10.10.2022 tarihli ve 2022/6208 E., 2022/7561 K. sayılı ilamı.
3. Değerlendirme
Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre davalının karar düzeltme talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... Başkanlığının karar düzeltme talebinin REDDİNE,
Aşağıda yazılı bakiye karar düzeltme harcı ile para cezasının karar düzeltme isteyene yükletilmesine,
24.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.