Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4317 E. 2024/3575 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı avukatın, belediyeden kiralanan ve üzerine kaçak yapı inşa edilen taşınmazın tahliyesi ve yıkımı ile ilgili davayı zamanında açmaması nedeniyle vekalet görevini kötüye kullanıp kullanmadığı ve davacının tazminat talebinde bulunup bulunamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Kiralanan taşınmaz üzerindeki yapıların kaçak olması ve yıkımının yasal bir zorunluluk olması nedeniyle, davalı avukatın dava açmamış olsa dahi davacının bir zararının doğmayacağı değerlendirilerek, ilk derece mahkemesinin davayı reddetme kararının ve bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunu reddetme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/39 E., 2023/964 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/481 E., 2022/477 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkili ile davalı avukat arasında 2011 yılında vekalet ilişkisi kurulduğunu, belediyeden kiralanan taşınmazın tahliyesi ile taşınmaz üzerine inşa edilen taşınmazların yıkımı konusunda alınan idari kararın iptali ve bu işlem dolayısı ile müvekkilinin zararının tazmini talepli olarak dava açması konusunda ilgili davalı ile müvekkili arasında anlaşma yapıldığını, Samsun 1. İdare Mahkemesinin 2015/600 E. sayılı dosyada iptal kararı verildiğini ve kararın kesinleştiğini, davalının işletme için harcama giderleri, işletmenin getireceği hasılat, kâr kaybı vs konusunda süresinde tam yargı davası açmayarak müvekkilini telafisi olmayan zarara uğrattığını belirterek davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın yasal faizi birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; zamanaşımı itirazında bulunarak tazminat talep edilen kurumdan haksız eylem nedeniyle tazminat hakkının kazanıp kazanmadığının bilirkişi marifetine tespit edilmesini, davalının, idareye karşı açmış olduğu idari işlemin iptali ve yürütmenin durdurulması işlemlerinde tazminat davası açması mümkün olup olmadığının, müvekkilin iş bu davalarda kusurunun bulunup bulunmadığının bilirkişi marifeti ile tespit edilmesi gerektiğini savunarak haksız açılan davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; kiralanan taşınmazdaki yapıların yasal mevzuat gereği kaçak olduğunun ve yıkılması gerektiğinin belirlenmesi nedeniyle davacı, dava konusu alanı kiralamış olsa dahi, yapıların kaçak olması nedeniyle buraların iş yeri olarak ruhsatlandırılarak gelir elde edilmesinin mümkün olmadığının anlaşılması, kiralanan alanın kiralayan Evci Belediye Başkanlığının değil devletin hüküm ve tasarrufunda olan yerlerden olması nedeniyle Evci Belediyesinin kiraya veremeyeceğinin anlaşılması, davalı vekilin, süresi içerisinde zarara dair tam yargı davası açmış olması halinde dahi imara aykırı kaçak yapıların yasal mevzuat gereği yıkılacak olması nedeniyle davalının vekillik görevinin gereğini yapmaması ile davacının iddia ettiği zarar arasında illiyet bağının kesilmiş olacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; yıkım kararı verilebilmesi için öncelikle tespit ve yapı tatil tutanağı düzenlenmiş olmasının gerektiğini, yıkım kararının belediye encümeni veya il idare kurulu tarafından alınması gerektiğini, ilgili yıkımda usule uygun herhangi bir eylem olmayıp yalnızca müvekkilin aleyhine ve müvekkili zarara uğratacak şekilde yıkım gerçekleştiğini, devletin tasarrufunda olan bir yapının Evci Belediyesi tarafından kiralanmasının sonuçlarının müvekkil ...'a yükletildiğini, yıkım kararı alınmadan önce müvekkil ... tarafından yapılmış olan başvuru ardından, İdare Mahkemesi tarafından yürütmeyi durdurma kararı verildiğini ve sürecin ilerlemesinin beklendiğini, hali hazırda yürütmeyi durdurma kararı bulunurken yıkım gerçekleştiğini ve müvekkil ...'ı zarara uğrattığını, yapı tatil tutanağı dahi bulunmadan gerçekleştirilen yıkım kararının hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkeme kararındaki gibi yapılan binaların devletin malları olduğu şeklindeki gerekçenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu öne sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ile gerekçe içeriğine göre, İlk Derece Mahkemesi kararında tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, hükmolunan manevi tazminat miktarının hakkaniyete uygun ve yerinde olup, kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu" gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tazminat isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 40 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle alınman bilirkişi raporundaki tespitlere İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilip davacının manevi tazminat isteğinin bulunmamasına ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, gerekçedeki manevi tazminat miktarının yerinde olduğuna ilişkin gerekçenin maddi hataya dayalı olduğunun anlaşılmasına göre temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.