Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4568 E. 2024/3022 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen fatura bedelinden dolayı açılan itirazın iptali davasında, hesaplamaya dahil edilmesi gereken bedellerin eksik hesaplandığı iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Daire, önceki bozma kararında belirtilen hususlara uyularak hesaplama yapılması gerektiği ve bozma dışı kalan kesinleşmiş kısımlara yönelik itirazların incelenemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/189 E., 2020/234 K.

Taraflar arasında birleştirilerek görülen menfi tespit ve itirazın iptali davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı/birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı vekili asıl davada; müvekkilinin güncel borcunun olmamasına rağmen davalı şirketin elektriğini kestiğini ve kaçak elektrik tükettiğinden bahisle fahiş fatura düzenlendiğini haricen öğrendiğini, müvekkiline halen elektrik faturası tebliğ edilmemekle birlikte davalı şirketin 17.07.2014 tarihli ve 34.653,40 TL bedelli borcu olduğu gerekçesiyle icra takibi başlattığını, müvekkilinin bu miktarın 8.053,40 TL' lik kısmına bir itirazının olmadığını fakat faturanın fahiş düzenlendiğini, müvekkilinin bu kadar elektrik tüketmediğini, müvekkilinin borçlu olmadığı halde mağdur durumda kaldığını, elektriğinin kesildiğini belirterek; müvekkilinin faturaya konu asıl alacağın 28.600,00 TL'lik kısmı yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davacı vekili birleşen davada; 07.07.2014 ve 18.07.2014 tarihli fatura bedellerinin ödenmediğini, müvekkili şirketin başlattığı takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili asıl davada; müvekkili şirketin tarımsal sulama abonesi olan davacı hakkında kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiğini ve abonenin borcundan dolayı kesik olan elektriği mühürü kırarak kullandığının çalışanlarınca tespit edildiğini, kaçak kullanım nedeniyle müvekkili şirket tarafından tahakkuk ettirilen faturada herhangi bir hata olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece verilen 14.06.2016 tarihli ve 2014/704 E., 2016/246 K. sayılı kararla; alınan 05.05.2016 havale tarihli bilirkişi heyeti raporu doğrultusunda, asıl davanın kısmen kabulüne, davacının 07.07.2014 tarihli ve 172766 numaralı kaçak elektrik tespit tutanağı ile tespit edilen fatura nedeniyle 21.939,03 TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, tazminata taleplerinin reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, davalı borçlunun takip dosyasındaki asıl alacağın 16.730,97 TL, gecikme zammının 676,46 TL ve KDV'sinin 121,76 TL miktarına ve takipten sonra asıl alacak miktarına işleyecek gecikme zammı oranına ve KDV oranına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin 28.870,13 TL asıl alacak, 1.167,26 TL gecikme zammı ve 210,11 TL KDV miktarı yönünden takibin iptaline, tarafların tazminata taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davalı/birleşen davada davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 17.04.2019 tarihli ve 2018/3707 E., 2019/3499 K. sayılı ilamıyla; davalı/birleşen davacı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilerek, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin de hesaplamaya dahil edilerek Mahkemece bir karar verilmesi gerekirken, mevzuat hükümleri gözardı edilerek belirtilen bedeller düşülmek suretiyle yapılan bilirkişi hesabına göre karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamı doğrultusunda alınan 09.01.2020 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda, asıl davanın kısmen kabulünün davacının 07.07.2014 tarihli ve 172766 numaralı kaçak elektrik tespit tutanağı ile tespit edilen fatura nedeniyle 23.615,85 TL borçlu olmadığının tespitine, 4.984,15 TL'lik fazlaya ilişkin talebin reddine, tarafların tazminat taleplerinin reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne, borçlunun takip dosyasında yapmış olduğu itirazının kısmen iptaline, takibin çıkışının toplam 24.160,84 TL (23.060,64 asıl alacak+932,38 gecikme zammı+ 167,83 %18 KDV) üzerinden kaldığı yerden devamına, 23.615,85 TL yönünden takibin iptaline, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı/birleşen davada davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı/birleşen davacı vekili; bilirkişi raporu eksik ve hatalı olduğunu, borcundan dolayı kesik olan bir abonelikte mühür kırarak kullanım yapılmasının yönetmeliğe göre mükerrer kaçak kullanım olduğunu ve iki katı hesaplama yapılması gerektiğini, Kurum tarafından elektrik kesme işleminden borçlunun bilgisi olduğunu ve mühür kırarak kaçak kullanım yaptığını, davacının kesme ihbarnamesinin gönderilmediğine dair iddialarının kötüniyetli olduğunu, kesme ihbarnamesinin usulüne uygun olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; asıl davada kaçak elektrik kullanımı nedeniyle oluşan borcun tahsili için başlatılan takip nedeniyle kısmen borçlu olunmadığının tespiti, birleşen davada aynı takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

09.05.1960 tarihli ve 21/9 ile 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları.

3. Değerlendirme

Mahkemece; uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmasına, bu doğrultuda bilirkişi heyetinden alınan raporun denetime elverişli bulunmasına bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen kısımlara yönelik itirazlarının incelenemeyecek olmasına göre, davalı/birleşen davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi gereğince ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.