Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4607 E. 2024/3727 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kurumun, davalı idareye verdiği özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetleri karşılığında düzenlediği faturaların ödenmemesi nedeniyle başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin harçtan muaf olduğu gözetilerek, davalı aleyhine hükmedilen ilam harcına ilişkin hükmün düzeltilmesi gerektiği, bunun dışında hükme esas alınan raporun denetime elverişli olduğu ve davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2022/63 E., 2023/361 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin özel eğitime muhtaç kayıtlı öğrencilere gerekli özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetleri verdiğini, bu hizmetlerle ilgili tahakkuk evraklarını davalı kuruma tahsilat için gönderdiklerini ancak davalının 114.607,92 TL eksik ödeme yaptığını, eksik ödemenin tahsili için başlatılan Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2008/279 Esas sayılı dosyasına da itiraz edildiğini ve takibin durduğunu beyan ederek; itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; ruhsatta yer almayan eğitim programları için kesilen faturaların ödenmediğini, ödenmeyen faturaların inceleme süresi içinde gerekçeleriyle birlikte davacıya iade edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Konya 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.12.2013 tarihli, 2012/34 E., 2013/352 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalının Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2008/279 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 84.022,26 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talep yönünden itirazın iptali talebinin reddine, itirazın iptaline karar verilen asıl alacak yönünden davacı yararına %40 inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 27.11.2014 tarihli, 2014/10892 E., 2014/37747 K. sayılı kararıyla; Mahkemenin ödeme belgesi bulunmadığı gerekçesi ile kabul etmediği, 15.8.2006 - 16.8.2006 - 15.2.2008 tarihil ödeme emirlerinin davacı tarafından tahsil edildiğine ilişkin karardan sonra yapılan araştırma sonucu bulunan belgelerin davalı tarafından temyiz dilekçesine eklendiği, borcu sona erdiren belgelerin her aşamada ileri sürülebileceği, Mahkemece, ödemeye ilişkin belgeler değerlendirilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmediğine karar verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan ve dosyanın devredildiği Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesince 16.12.2018 tarihli, 2015/288 E., 2018/89 K. sayılı kararla; 16.08.2016 tarihinde bankacı bilirkişiden alınan bilirkişi raporunda belirtildiği üzere faturası kesilen tüm alacakların davalı tarafından ödendiği, bu hali ile davacının talep edeceği bir alacak kalmadığı gerekçesiyle verilen davanın reddine dair karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 28.04.2021 tarihli, 2021/736 E., 2021/4865 K. sayılı kararıyla; Mahkemece 16.08.2016 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de bu rapor ile sonraki tarihli 06.09.2017 tarihli raporun çelişkili olduğu bu nedenle hükme esas alınamayacağı, mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda içlerinde Sayıştay denetçisinin de bulunduğu konusunda uzman bilirkişi heyetinden taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli, tarafların itirazlarını karşılar nitelikte bilirkişi raporu alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuş, davalı vekilinin karar düzeltme istemi Dairenin 23.12.2021 tarihli, 2021/6554 E., 2021/13750 K. sayılı kararı ile reddedilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, Yargıtay bozma ilamına uygun olarak bilirkişi heyetinden rapor alındığı, alınan rapora göre; davacı kurumun davalı idareden talep edebileceği alacak tutarının (1.252.800,11-1.181.104,61 -26.059,83) 45.635,67 TL olduğu, raporun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, alacağın likit olduğu anlaşıldığından davacı lehine %20 inkar tazminatına hükmedildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davalının Konya 12. İcra Müdürlüğünün 2008/279 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile; takibin 45.635,67 TL üzerinden devamına, takip tarihine kadar işletilen faiz talebinin ve fazlaya ilişkin istemin reddine, alacağın likit olduğu anlaşılmakla, asıl alacağa uygulanacak %20 icra inkar tazminatı olan 9.127,134 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı vekili; davanın İdari Yargıda görülmesi gerektiğini, ruhsatta yer almayan eğitim programları için kesilen faturaların ödenmeyeceğini, faturalarla ilgili aynı taraflar arasında, Konya 2. İdare Mahkemesinde 2009/686 Esas sayılı davanın görüldüğünü, davacı tarafın davaya konu faturaların düzenlendiği yıllarla alakalı olarak, Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan 2014/216 Esas sayılı davanın içeriği ve konusunun da görülmekte olan iş bu dava ile aynı olduğunu, bu dosyaların celbinden sonra bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekirken kesin hüküm ve derdest olması muhtemel bir konu üzerinde yanılgılı olarak karar verildiğini, müvekkili idare harçtan muaf olduğu halde, aleyhe harca ve koşulları oluşmadığı halde icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu ve kötüniyet tazminatı taleplerinin de kabulüne karar verilmesi gerektiğini, kararda davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmişse de gerekçeli kararda davacının vekil kaydı bulunmadığını, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davacı vekili; hükme esas alınan 25.04.2023 tarihli rapora vaki itirazlarının değerlendirilmediğini, teftiş kurulunun açıkça, müvekkilin faaliyet izni kapsamında bulunmayan faturaların da ödenmesi yönünde görüş bildirdiğini, bu nedenle en başta bilirkişi tarafından mahsup edilmesi yönünde değerlendirme yapılan 26.059,83 TL'nin mahsup edilmeden toplam alacak tutarına dahil edilmesi gerektiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kurum tarafından özel eğitime muhtaç kayıtlı öğrencilere verilen özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetleri karşılığında 2006, 2007 ve 2008 yıllarında düzenlenen 114.607,92 TL fatura bedelinin davalı idareden tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı ve 04.12.1959 tarihli 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları.

2. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13 üncü maddesi.

3. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 67 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapıldığı, hükme esas alınan raporun taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu, ruhsat kapsamında bulunmayan ve davalı Kurum müfettişlerince ödenmesi yönünde karar alınmayan fatura bedellerinin ödenmesinin talep edilemeyeceği, davalı tarafça incelenmesi talep edilen dosyalardaki faturaların dava konusu faturalardan farklı olduğu ve İİK'nın 67/2 nci maddesinde yer alan; '' Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.'' düzenleme gereği davacı lehine icra inkar tazminata hükmedilmesinde ve kötüniyetli olarak takip başlattığı iddia ve ispat edilemeyen davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmemesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.

2. Davalı kurumun 492 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesi gereği harçtan muaf olduğu anlaşılmakla, Mahkemece bu yön göz ardı edilerek davalının karar ilam harcından sorumlu tutulmuş olması usul ve kanuna aykırı olup kararın bozulmasını gerektirir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na (6100 sayılı Kanun) eklenen Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.

3. Davalı vekili her ne kadar gerekçeli karar başlığında davacının vekili yer almamasına rağmen davacı lehine vekalet ücretine hükmedildiğini beyan etmişse de, 02.06.2023 tarihli karar duruşmasında davacı vekili Avukat Murat Enes Bozcu'nun duruşmada bulunduğu ve davacının vekille temsil edildiği anlaşılmakla, gerekçeli karar başlığında vekil bilgisine yer verilmemiş olmasının mahallinde her zaman düzeltilebilir nitelikte maddi hata olduğu kabul edilerek bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkemenin hüküm fıkrasının 4 nolu bendinin hükümden çıkartılarak, yerine; ''Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, peşin alınan 2.109,20 TL harcın talep halinde davacıya iadesine'' ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Fazla alınan peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,

6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

19.11.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.