"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/614 E., 2023/600 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gevaş Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi
SAYISI : 2022/58 E., 2022/267 K.
Taraflar arasındaki alacak davasına ilişkin İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkiline davalıların murisi ... tarafından vekalet verildiğini, müvekkilinin üç dosyada tapu iptal ve tescil davası açtığını, davalılar murisinin davaya katılmak üzere bir avukat gönderdiğini, müvekkilinin yeni vekile muvafakat vermediğini ve 08.04.2011 tarihli azilname ile haksız olarak azledildiğini ileri sürerek şimdilik 50.000 TL vekalet ücreti alacağının yasal faiziyle birlikte ödenmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; uyuşmazlık konusu dosyaların davacının ihmali takip edilmediğini, davaların 14.08.2007 tarihinde açılmamış sayılmasına karar verildiğini, 13.04.2009 tarihinde aynı davaların 2009/46 Esas, 2009/47 Esas ve 2009/48 Esas ile tekrar açıldığını, davacının bu dosyaları takip etmeyerek tekrar müracata bıraktığını, bunun üzerine 08.04.2011 tarihli azilname ile davacının azledildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı her ne kadar ücretinin ödenmemesi gerekçesiyle davaları takipsiz bıraktığını beyan etse de, uyuşmazlık konusu dosyalar incelendiğinde davacının bu beyanını doğrular ve destekler mahiyette herhangi bir somut delil olmadığı, davacının bu beyanının soyut bir beyan olarak kaldığı, davalılar murisine ücret hakkında herhangi bir uyarı yapılmadığı, davaların mazeretsiz olarak takipsiz bırakıldığı, uyuşmazlık konusu davaları hiçbir mazeret sunmadan takipsiz bırakan davacının vekillikten azli hususunda davalılar murisinin bir kusuru olmadığı, dolayısıyla azlin haklı olduğu kanaati ile haklı olarak azledilen davacının herhangi bir tazminat hakkı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; hükme esas alınan bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, vekalet ücretinin ödenmesi için 03.08.2006 tarihli bir ihtar gönderdiğini, davalılar murisinin müvekkiline vekalet ücretini ödemediğini, bu sebeple müvekkilinin davaları müracaata bırakmak zorunda kaldığını, müvekkilinin muvafakati olmaksızın başka bir avukatın davaya dahil edildiğini, davalılar murisinin müvekkilini azletmesinin haksız azil niteliğinde olduğunu, müvekkilinin tüm vekalet ücretlerini almaya hak kazandığını, azlin haklı olduğu kabul edildiğinde dahi yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre avukatın harcadığı emek ve mesaiye karşılık gelmek üzere uygun bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini savunarak istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının sözkonu tapu iptal ve tescil davalarını yeniden açtığı ve davaların yeni aldıkları esas numaraları üzerinden devam ederken bu dosyaları da yeniden takipsiz bırakması nedeniyle görevini sadakat ve özenle ifa etmediğinin açık olduğu, davacı tarafından kendisinin muvafakati olmadan davalı iş sahibinin yeni bir vekil ataması nedeniyle de ücrete hak kazandığı iddia edilmişse de iş sahibinin yeni avukatının duruşmaya katılmasına davacının muvafakati bulunduğu gibi muvafakat etmediğini iş sahibine açıkça bildirmediğinden zımnen de muvafakat etmiş sayılacağı, yeni vekil tayin edildikten kısa süre içinde de davacının azledildiği ve bu nedenle de Avukatlık Kanunu 172 nci maddesi uyarınca davacının ücrete hak kazanamayacağı, azil tarihi itibariyle de sonuçlanıp kesinleşen iş bulunmadığından davacının herhangi bir ücret talep etmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf sebeplerini tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, haksız azle dayalı vekalet ücretinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 174 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere, özellikle vekalet ücretini almadığı gerekçesiyle dosyaların takipsiz bırakılması nedeniyle davacının görevini sadakat ve özenle ifa etmediğinden azlin haklı olduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.