"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/270 E., 2022/219 K.
Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin .......... Optik'in mesul müdürü olduğunu, 2013 yılı içinde... isimli kişi tarafından bizzat reçete bırakılarak gözlüğün hazırlanmasının istenildiğini, ..........,'in uzun süre gözlüğü almaya gelmemesi üzerine reçetenin...'e gönderilip, ona imzalatıldığını, buna rağmen davalı Kuruma fatura ettiği... isimli hastanın reçetesinin sahte olarak düzenlendiği iddiasıyla Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzeme Sözleşmesinin 8.1.18 inci maddesinde yer alan hükme dayanarak müvekkili hakkında cezai işlem uygulandığını, ancak söz konusu reçetenin sahte olarak düzenlenmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalı tarafından verilen 30.000,00 TL cezai şart ve altı ay süreyle sözleşmenin feshine ilişkin cezanın iptaline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacının müvekkili kurum ile arasında yapılan sözleşmeye aykırı davrandığını, davacının haksız kazanç sağlamak için sahte ve üzerinde tahrifat yapılmış reçeteyi müvekkili kuruma sunduğunu, alınan raporda bu hususun tespit edildiğini, davacı tarafın bu davranışı nedeniyle, sözleşme gereği kendisine cezai şart ve altı aylık fesih cezası verildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Gölbaşı (Adıyaman) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli, 2014/369 E., 2015/192 K.
sayılı ilamı ile verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosyanın geldiği Adıyaman 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17.05.2016 tarihli, 2015/468 E., 2016/503 K. sayılı ilamı ile; davanın kabulüne, talep gibi davacı tarafın davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti ile davalı tarafından verilen 30.000,00 TL cezai şart ve altı ay süreyle sözleşmenin feshine ilişkin cezanın iptaline karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 27.11.2019 tarihli, 2016/27566 E., 2019/11616 K. sayılı ilamı ile; davalının sair temyiz itirazlarının reddine, davalı Kurum harçtan muaf olduğundan kararın hüküm fıkrasının ilgili bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmiş, karara karşı süresi içinde davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 15.04.2021 tarihli, 2020/9007 E., 2021/4164 K. sayılı ilamı ile; davalı Kurumca, sahte olduğu iddia edilen...’e ait reçeteye ilişkin yapılan soruşturma sırasında dinlenen davacı optik çalışan........................,in işyerlerine gelerek reçetesini ibraz ettiğini ve fiyat sorduğunu, gözlüğünü almadan reçetesini de alarak Vizyon Optik’ten ayrıldığını, daha sonra reçeteyi silmediklerini farketmeleri üzerine ilgili reçeteyi doktora tekrar yazdırmak suretiyle Kuruma fatura ettiklerini söylediği ve reçeteyi yazan doktorun da hastanın reçeteyi kaybettiğini söylemesi üzerine tekrar yazdığını kabul ettiği, reçete aslının halen hastanın elinde bulunduğu ve doktorun aynı reçeteyi tekrar yazdığını kabul etmesi karşısında davacı çalışanının beyanına itibar edilerek, davacının Kuruma sahte reçete fatura ettiğinin kabul edilmesi gerektiği, ancak cezai işlemin dayanağı 2013 yılı ... Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme’den sonra yürürlüğe giren 2018 sözleşmesinin 5.4.16 ncı maddesindeki hüküm uyarınca davacı açısından daha lehe olan 2018 sözleşmesinin 5.3.6 ncı maddesindeki düzenleme değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olup, kararın bu nedenle bozulması gerektiği,
Davalı SGK Başkanlığı harçtan muaf olduğundan 1.536,95 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulması gerekirken zuhulen düzeltilerek onandığı bu defa yapılan inceleme ile belirlendiğinden, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulüne ve Yargıtay (kapatılan)13. Hukuk Dairesinin 27.11.2019 tarihli ve 2016/27566 E. - 2019/11616 K. sayılı düzelterek onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Yargıtay bozma ilamı ve hükme esas alınan 15.03.2022 havale tarihli rapor birlikte değerlendirildiğinde; sonraki tarihli 2018 sözleşmesi doğrultusunda davacıya cezai yaptırım uygulanan mevzuat hükmünün uygulama alanının kalmadığı, dolayısıyla 30.000,00 TL cezai şart uygulanmasının ve sözleşmenin feshedilmesinin hukuka uygun olmadığı, öte yandan güncel mevzuat hükmüne göre reçete bedelinin 10 katı tutarındaki cezai şart bedelinin davacı tarafından ödendiği anlaşıldığından eldeki davada davacının haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile; davacı tarafın davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine ve davalı tarafından davacıya yönelik olarak verilen 30.000,00 TL cezai şart ile 6 ay süre ile sözleşmenin feshine ilişkin cezanın iptaline karar verilmiş, karara karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 12.12.2022 tarihli ve 2022/7563 E., 2022/9355 K. sayılı kararıyla, davanın kurum tarafından tesis edilen cezai işlemin iptaline ilişkin olduğu, dava dosyası incelendiğinde; mahkemece bozmaya uyularak yargılama yapıldığı, 15.03.2022 tarihli bilirkişi raporunun alındığı, cezai işleme konu olan reçete bedelinin 96,13 TL olduğu, lehe düzenleme içeren 2018 tarihli sözleşmenin 5.3.6 ncı maddesi gereğince reçete bedelinin 10 katı tutarının gecikme faiziyle birlikte 1.041,89 TL olduğu ve davacı tarafından dava açılmadan önce 13.06.2014 tarihinde 1.062,00 TL ödeme yapıldığının anlaşıldığı, o halde mahkemece, iptali istenen cezai işlem bedelinin lehe sözleşme hükmünün uygulanması sonucunda dava tarihinden önce davalı tarafa ödendiği değerlendirilerek, kurum işleminin iptaline ilişkin davanın konusu kalmadığından davanın konusuz kalması nedeniyle karar karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, davanın kabulü yönünde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına, bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı vekili; davadaki taleplerinin 30.000,00 TL olarak kesilen cezanın iptali davası olup kesilen cezanın müvekkilin maaşından davalı kurumca tahsil edildiğini, bu durumda ödenen cezanın ne şekilde geri alınacağının muallak olduğunu, yerel mahkeme tarafından davanın kabulüne dair verilen karar daha isabetli bir karar olup bu kararın onanması gerektiğini beyan etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2018 yılı ... Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşmenin 5.4.6. ve 5.4.13 üncü maddeleri
3. Değerlendirme
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın tamamen kabulüne karar verilmişse de, bozma ilamı doğrultusunda yukarıda yer verilen 2018 yılı sözleşmesinin 5.4.13 üncü maddesinde yer alan; Müessese sahibi/mesul müdürü veya çalışanlar tarafından reçete/reçete eki belgede tahrifat yapıldığının tespit edilmesi halinde ilgili müessese yazılı olarak uyarılır ve reçete bedelinin 10 (on) katı tutarında ceza koşulu uygulanır. şeklindeki hüküm gereği kuruma sahte reçete fatura eden davacı hakkında uygulanması gereken lehe hükümlerde eylemin ilk kez tespiti durumunda sözleşmenin feshedileceğine dair bir düzenleme bulunmadığı, yine aynı hükümde ceza koşulunun reçete bedelinin 10 katı olarak uygulanacağının kabul edildiği, bu durumda davacının sözleşmenin feshine ilişkin işlemin iptalini talep etme hakkı olduğu, davacının talebinin kısmen kabulü ile sözleşmenin feshine ilişkin işlemin iptaline ve lehe hükümler gereği uygulanması gereken ceza koşulu dışında kalan kısım 28.958,11 TL'lik ceza koşulunun iptaline, uygulanması gereken 1.041,89 TL'lik ceza koşulu yönünden ise dava tarihinden önce ödeme yapıldığından yalnızca bu kısım yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.
Kararın açıklanan şekilde değişik gerekçelerle bozulması gerekirken davanın tümü hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu anlaşıldığından ; davacının bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan şekilde değişik gerekçe ile bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle ;
Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairece verilen 12.12.2022 tarihli ve 2022/7563 E., 2022/9355 K. sayılı bozma ilamının kaldırılarak Mahkeme kararının yukarıda açıklanan gerekçe ile BOZULMASINA,
Peşin alınan karar düzeltme harcının istek halinde davacıya iadesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.