Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4927 E. 2024/2979 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalının ormanlık alanda işgal ve faydalanmada bulunduğu alan için davacı idarenin ağaçlandırma gideri talep edip edemeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun önceki bozma ilamında, davalının işgal ve faydalanmada bulunduğu alanın orman içi açıklık olarak tabir edilen bir alan olduğu ve bu alandan ağaç kesilmediğinin tespit edilmesi ve ilk bilirkişi raporunda da zararın meydana gelmediği yönündeki görüşün benimsenmesi nedeniyle, davacı idarenin ağaçlandırma gideri talebinin yerinde olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulması ve bu doğrultuda verilen nihai kararın onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/242 E., 2023/195 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasına ilişkin yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı hakkında 11.04.2010 tarihinde 6831 sayılı Orman Kanunu'na (6831 sayılı Kanun) muhalefet etme suçundan dolayı suç tutanağı düzenlenerek kamu davası açıldığını, söz konusu suçtan dolayı davacı idarenin 26.826,09 TL maddi zararı olduğunu, davalının bu zararı ödemediğini belirterek; fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 26.826,09 TL tazminatın suç tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı asıl; hakkında görülen ceza dosyasının henüz kesinleşmediğini, kışlasının yakınında bulunan orman emvalinin kesildiğinden bahisle bu suçun kendisinin üzerine kaldığını, kışlasında görünen 2-3 adet kazığın söğüt ağacından olduğunu, meşe veya palamut ağacı olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 04.03.2014 tarihli ve 2012/294 E., 2014/246 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile 25.351,50 TL tazminatın suç tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 29.04.2015 tarihli ve 2014/8473 E., 2015/5319 K. sayılı ilamıyla; kesinleşen ceza mahkemesi kararıyla davalının işgal ve faydalanmada bulunduğu 36.822,78 metrekare miktarındaki alanın çevresinde devlet ormanından kestiği 28 adet ağacı kazık olarak kullandığı, işgal ve faydalanılan alandan ise ağaç kesmediğinin sabit olduğu, şu halde işgal ve faydalanılan alandan davalının 6831 sayılı Kanun uyarınca ağaçlandırma giderlerinden sorumluluğuna karar verilemeyeceği, Mahkemece davalının sadece devlet ormanından ağaç kesmesi nedeniyle tazminata hükmedilmesi yerine, işgal ve faydalanılan alan için de bilirkişiye hesaplattırılan 24.652,79 TL ağaçlandırma bedelinin hüküm altına alınmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

B. Direnme ve Direnmeden Sonra Hukuk Genel Kurulu Kararı

1. Mahkemenin 17.03.2016 tarihli ve 2016/73 E., 2016/143 K. sayılı kararı ile; önceki karar gerekçesi tekrar edilmek suretiyle direnme kararı verilmiş, direnme kararı, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 07.12.2021 tarihli ve 2017/4-2399 E., 2021/1607 K. sayılı ilamıyla; davada kesinleşen ceza mahkemesi dosyasından işgal ve faydalanmaya konu alandan ağaç kesilmediği, işgal ve faydalanmanın orman içi açıklık olarak tabir edilen alanda gerçekleştiğinin anlaşıldığı, bu durumda alınan ilk bilirkişi raporunda zararın meydana gelmediği yönündeki görüşün doğru olduğu, arazinin orman olarak doğal yapısının bozulduğu ve bu nedenle ağaçlandırma gideri hesaplanması gerektiği yönündeki Mahkeme görüşü ile bu yönde hazırlanıp hükme esas alınan ek bilirkişi raporunun Yargıtay ilgili ceza ve hukuk dairelerinin istikrarlı uygulamalarına aykırı olduğu gerekçesiyle, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

C. Hukuk Genel Kurulu Kararı Sonrası Mahkeme Kararı

Mahkemenin 14.04.2022 tarihli ve 2022/81 E., 2022/74 K. sayılı kararıyla; kesinleşen ceza ilamında 5 ağaç bedeline hüküm edildiği, daha sonrasında 2/B yasası kapsamında dava konusu yerin davalının oğlu adına tescil gördüğü, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı içeriğinde belirtilen ve dava dosyasında mübrez olan hükme esas olarak kabul edilen ilk teknik rapor ile zararın oluşmadığı sabit olduğundan ağaçlandırma giderinden ve diğer tüm giderlerden sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

D. Üçüncü Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 12.09.2022 tarihli ve 2022/8269 E., 2022/9935 K. sayılı ilamı ile; bozma kararında açıkça davalının devlet ormanından ağaç kesmesi nedeniyle tazminata hükmedilmesi gerektiğine karar verilmesine karşın, bozma kapsamı dışına çıkılarak davanın tümden reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

E. Bozma Sonrası Mahkeme Kararı

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 15 adet 10 yaşındaki meşe fidanlarının toplam bedelinin 290,40 TL olduğu, 13 Adet yapacak nitelikte orman emvali veren meşe ağaçlarının rayiç bedelinin 244,87 TL olduğu, 28 adet meşe fidan ve ağacın kesilmesi sonucu tahrip olan 274 m² alanın ağaçlandırma bedelinin 183,44 TL olduğu hesabının yapıldığı ve sonuç olarak davacı İdarenin 718,71 TL zararın oluştuğunun belirlendiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüyle 718,71 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; davalının işgal eyleminin bitki örtüsünün yeniden oluşmasını engellemesi nedeniyle, ağaçlandırma giderine de hükmedilmesi gerektiğini, davalı işgal eylemini sürdürdüğünden vekil eden kurum zararının devam ettiğini, Mahkemece bu husus dikkate alınmadan açık alanda işgal olduğundan bahisle tazminata hükmedildiğini, oysa ki her ne kadar işgal edilen alanda ağaç olmadığı varsayılsa bile işgal sonlandırıldığında anılan alanda vekil eden kurum tarafından ağaçlandırma yapılacağını ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalının işgal ve faydalanmada bulunduğu alan için davacı idarenin ağaçlandırma gideri istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 09.05.1960 tarihli ve 21/9 ile 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararları.

2. 6831 sayılı Kanun'un 114 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

Mahkemece, uyulan bozma ilamında belirtilen hukukî esaslar gereğince karar verilmiş bulunmasına, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen kısımlar hakkında yeniden inceleme yapılmayacak olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple,

Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

14.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.