Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4963 E. 2024/4052 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirket tarafından davacı hakkında düzenlenen normal ve kaçak elektrik tüketim borçlarına ilişkin faturaların iptali istemine ilişkin menfi tespit davası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, önceki bozma kararında belirtilen hususlara uygun olarak bilirkişi incelemesi yaptırması ve bu inceleme sonucunda hüküm kurmaya elverişli bir rapor alınması gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/176 E., 2022/183 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonucunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davacının, davalı şirketin 11801 numaralı tarımsal sulama abonesi olduğunu, davalı şirket tarafından davacı hakkında 01.10.2004 tarihli ve 52.298,87 TL bedelli normal tahakkuk ile 14.02.2006 tarihli 65.275,97 TL kaçak tahakkuku yapıldığını, ancak 2004 yılındaki olağan elektrik tüketiminin bu kadar fazla olamayacağı gibi kaçak elektrik kullanımının da söz konusu olmadığını, tutulan kaçak tespit tutanağının usulsüz olarak düzenlendiğini ileri sürerek; davacının, toplam 117.574,84 TL'lik borçtan sorumlu olmadığının tespitini, bu borca dayalı olarak Gaziantep 3. İcra Müdürlüğünün 2006/3685 E. sayılı dosyası ile yapılan icra takibinin iptalini ve davalı şirketin inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davacı abonenin kullandığı sayacın seri numarası ile sayacın içindeki kart hafızasındaki seri numarasının birbirinden farklı olduğunun belirlenmesi üzerinde hakkında kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini, yapılan işlemin Yönetmelik hükümlerine uygun olduğunu, davacının normal tahakkuk faturasının ise tüketim ekstresine göre düzenlendiğini ve yapılan hesaplamada bir usulsüzlük bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 22.10.2014 tarihli ve 2007/457 E., 2014/596 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile, davacının 01.10.2004 tarihli 52.298,87TL'lik borcunun olmadığı, 6.408,33TL normal tahakkuk borcu olduğunun tespitine, yine 14.02.2006 tarihli 65.275,97 TL'lik kaçak tahakkuk borcu olmadığı, 6.408,33 TL normal tahakkuk borcu olduğunun tespitine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 12.04.2016 tarihli ve 2015/5279 E. 2016/5673 K. sayılı ilamıyla; hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporu, davacı tarafça sunulan 26.11.2005 tarihli ve 02463 sayılı kaçak itiraz komisyonu kararı esas alınmak sureti ile düzenlenmiş ise de, bu belgenin fotokopi olarak dosyaya sunulduğu ve aslının dosya arasında bulunmadığı, davalı şirket tarafından gönderilen yazı cevabında da kendi kayıtlarında böyle bir belgenin mevcut olmadığının bildirildiği, yalnızca davacı tarafça sunulan ve aslı ya da onaylı sureti dosya içerisinde bulunmayan belgeye dayalı olarak düzenlenen bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağı gibi, bu bilirkişi raporunun gerek Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği (Yönetmelik) ve gerek 622 sayılı Kurul Kararında belirtilen süre, tüketim miktarı hesaplama, ortalama aylık çalışma süreleri ve tahakkuka ilişkin düzenlemelerdeki hususlar dikkate alınmadan denetime elverişli olmayacak şekilde düzenlendiği, Mahkemece; davacı tarafça sunulan 26.11.2005 tarihli ve 02463 sayılı kaçak itiraz komisyonu kararı şeklindeki belgenin aslının bulunup bulunmadığı taraflardan sorulup tespit edilmesi, şayet belge aslı bulunmuyor ya da taraflarca sunulamıyor ise, fotokopi niteliğinde olan belgenin delil niteliği taşımayacağı da göz önüne alınarak, dava konusu olağan tüketim ve kaçak tüketime dayalı faturalar bakımından, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, tahakkuk tarihinde yürürlükte olan Yönetmelik ve 622 sayılı Kurul Kararı hükümlerine uygun olarak, alanında uzman bilirkişi heyetinden taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin 02.03.2020 tarihli ve 2016/420 E., 2020/140 K. sayılı kararıyla; 26.11.2005 tarihli ve 02463 sayılı kaçak itiraz komisyonu kararının dava dışı bir şahıs hakkında verildiği, bu nedenle davacı tarafça sunulan tutanak fotokopisine itibar edilmediği ziraat bilirkişisi ve elektrik bilirkişileri tarafından düzenlenen 04.07.2018 tarihli raporlar ile normal ve kaçak tüketim bedellerinin belirlendiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 11801 nolu tarımsal aboneliğinden dolayı tahakkuk ettirilen 01.10.2004 tarihli ve 52.298,87 TL’lik fatura yönünden davacının bu miktarda borcu olmadığının, 18.810,68 TL borcu olduğunun tespitine, 14.02.2006 tarihli ve 65.275,97 TL’lik kaçak tahakkuku yönünden davacının davalıya bu miktarda borçlu olmadığının, 33.885,72 TL borçlu olduğunun tespitine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

2. Dairenin 22.03.2021 tarihli ve 2021/278 E., 2021/2991 K. sayılı ilamıyla; Mahkemece, her ne kadar bozmaya uyma kararı verilmiş ise de, açıklanan mevzuat hükmü yanlış değerlendirilerek hazırlanan bilirkişi raporunun hükme esas alınmak suretiyle karar verildiği, rapordaki kaçak tahakkuk hesabının 622 sayılı kurul kararına uygun olmadığı gibi hesaplamanın zirai verilere dayalı olarak yapıldığı, kabule göre de; müspet tespit davası şeklinde hüküm kurulmuş olmasının da doğru olmadığı gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamı doğrultusunda alınan raporda, davacıya ait 11801 nolu aboneye 05.10.2004 tarihinde düzenlenen 52.298,87 TL faturanın sayacın kayıt altına aldığı tüketim değerlerin 2007 yılı, 2008 yılı, 2009 yılı sezonlara göre kullanılabilir olduğu, faturaya yapılan itirazdan sonra davalı şirket personelleri tarafından yerinde yapılan kontrolde sayacın doğru çalıştığı, arızalı olmadığı belirtildiğinden faturanın doğru düzenlendiği, 09.02.2006 tarihinde düzenlenen D seri 019350 nolu kaçak/usulsüz elektrik tüketimi tespit tutanağında sulama dönemimde mısır sulaması yapıldığı yazıldığından 622 sayılı Kurul Kararına göre yapılan hesaplama sonucunda cezalı tutarın 29.976,68 TL olduğu yönünde rapor tanzim edildiği, raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, davacıya 11801 nolu tarımsal aboneliğinden dolayı tahakkuk ettirilen 01.10.2004 tarihli ve 52.298,87 TL lik fatura yönünden davanın reddine, davacıya 11801 nolu tarımsal aboneliğinden dolayı tahakkuk ettirilen 14.02.2006 tarihli kaçak tahakkuku yönünden davacının davalıya 35.299,29 TL borçlu olmadığının tespitine, şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; kaçak elektrik kullanım süresinin yönetmelikte belirtilen 400 saat olarak hesaplanması gerekirken ziraat bilirkişi raporunda tespit edilen sulama süresine göre belirlenmesinin hatalı olduğunu, tarımsal sulama abonelerinde tespit edilen kaçaklarda kullanım süresinin Yönetmeliğe göre 400 saat olduğunu, Yönetmelik uyarınca kaçak kullanımlar için 13,33 saat üzerinden hesaplama yapılması gerekirken 90 gün üzerinden ve ziraat bilirkişi raporundaki günlük çalışma saatine hesaplama yapıldığını da ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı şirket tarafından davacı hakkında düzenlenen ve olağan elektrik tüketim borcuna dayanan 01.10.2004 tarihli 52.298,87 TL'lik fatura borcu ile yine kaçak elektrik tüketimine dayanan 14.02.2006 tarihli 65.275,96 TL'lik fatura borcu nedeniyle menfi tesbit istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

09.05.1960 tarihli ve 21/9 ile 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları.

3. Değerlendirme

Mahkemece; uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılmasına, bu doğrultuda bilirkişi heyetinden alınan raporun denetime elverişli bulunmasına, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşen kısımlara yönelik itirazlarının incelenemeyecek olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi gereğince ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

03.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.