"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/231 E., 2023/629 K.
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davacıların murisi olan ...'in harici yapılan satış sözleşmesiyle üzerinde ev, dükkan olan tapuda arsa vasıflı olarak görünen taşınmazını davalılardan ...'ya sattığını, diğer davalı ...'in de bu satış nedeniyle verilen senetlerde kefil olarak yer aldığını, murisin tapuyu devrettiği halde satış bedelinin ödenmediğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerinden şimdilik 30.000,00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ...; satış bedelinin 83.000,00 TL olduğunu, taşınmaz üzerinde yer alan dairenin tapusunun geri alındığını, elde kalanlar için belirlenen satış bedelinin ödendiğini savunarak, davanın davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 10.03.2016 tarihli ve 2014/229 E., 2016/165 K. sayılı kararıyla; Konya 3. Aile Mahkemesinin 2011/155-2012/571 sayılı dosyasında, davacının ..., davalıların ise ... ve ... olduğu, Selçuklu ilçesi ... Mahallesi 18553 ada 9 parsel sayılı taşınmaz için açılan tapu iptal ve tescil davasında birinci kattaki meskenin 5/10 arsa paylı kısımla sınırlı kısmının satışının ve kaydının iptali ile bu kısmın aile konutu olarak özgülenmesine karar verildiği, eldeki davanın davacıları ile dava dışı muris ... arasında 31.01.2007 tarihli protokol düzenlendiği, bu protokolün kesinleşen Mahkeme kararı ile doğruluğunun ve sıhhatinin tartışma konusu olmadığı, iptal edilen tapu iptal tescil davası nedeniyle eldeki alacak davasının açıldığı, söz konusu dava konusu taşınmaz için ödenen bedelin denkleştirici adalet kuralları gereğince davacı tarafa ödenmesi gerektiğinden bahisle davanın kabulü 50.270,68 TL.'nın davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalılardan ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 23.01.2019 tarihli ve 2018/6755 E., 2019/491 K. sayılı ilamıyla; davacının satıcı konumunda olması nedeni ile isteyebileceği tutarın satış bedeli ile sınırlı olmasına rağmen denkleştirici adalet ilkelerine göre ulaştığı güncel değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, bozma nedenine göre temyiz eden davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmediği gerekçesiyle, karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozma ilamına uyan Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacıların murisi ... tarafından dava konusu 18553 ada 9 parsel sayılı taşınmazın davalı ...'ya satışının yapıldığı, davacı ... tarafından açılan dava ile dava konusu taşınmazın tapu kaydının 1/2 kısmının aile konutu olması sebebiyle iptal edildiği davacılar tarafından taşınmazın satış bedeli olan 83.000,00 TL tutarın kendilerine ödenmediği iddiasında bulunulmuş, davalı tarafça bedelin ödendiği iddia edilmiş ise de ödemeye ilişkin herhangi bir belge dosyaya sunulamadığı, dava konusu taşınmazın satış bedeli olan 83.000,00 TL tutardan tapu kaydı iptal edilen 1/2 oranına denk gelen kısımın mahsubu halinde 41.500,00 TL tutar kaldığı, davalı tarafça 28.000,00 TL'lik kısmın ödendiği, bakiye 13.500,00 TL tutar kaldığı gerekçesiyle; davacının kısmen kabulü ile 13.500,00 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; ilk kararı temyiz etmeyen davalı ... yönünden davanın kesinleşmiş olmasına rağmen bozma sonrası yapılan yargılamada davalı ... hakkında da hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğunu, denkleştirici adalet ilkesinin uygulanmamasının hukuka aykırı olduğunu, davalının 27.500,00 TL borcu olduğunu ikrar ettiğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklı satış bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.09.05.1960 tarihli ve 21/9 ile 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları.
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 57 nci maddesi
3. Değerlendirme
1.Mahkemece; uyulan bozma ilamlarında belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verildiği, davalı vekilinin cevap dilekçesindeki beyanı ikrar niteliğinde olmayıp davacının talep edebileceği azami miktarın ne kadara ilişkin olduğu, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenemeyeceği anlaşılmakla, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Somut olayda; Mahkemece davanın kabulüne dair verilen ilk hüküm davalılardan ... vekilinin temyiz itirazı üzerine, davacının satıcı konumunda olması nedeni ile isteyebileceği tutarın satış bedeli ile sınırlı olmasına rağmen denkleştirici adalet ilkelerine göre ulaştığı güncel değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile bozulmuştur. Davalılara müteselsil borçlu sıfatıyla dava yöneltilmiş olup, ilk hüküm temyiz etmeyen davalı ... yönünden kesinleşmiştir. Buna göre, Mahkemece; davalı ... yönünden kurulan ilk hüküm kesinleştiğinden bu davalı yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428 inci maddesi gereğince davacılar yararına BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,
1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
04.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.