Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5400 E. 2024/3611 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı elektrik şirketi tarafından düzenlenen faturalarda yer alan dağıtım bedelinin haksız tahsil edildiği iddiasıyla, davacı OSB tarafından bedelin iadesi istenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Dağıtım bedelinin davacıdan haksız olarak tahsil edildiği, davacının iletim bedeli ödemesi gerekirken dağıtım bedeli ödetildiği, bilirkişi raporu ile hesaplanan miktarın denetime elverişli olduğu ve davacının talep edebileceği miktarın doğru olarak tespit edildiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/992 E., 2023/1406 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzincan 2. Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi

SAYISI : 2021/497 E., 2023/122 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin 06.12.2007 tarihinde EDPK'dan OSB Dağıtım Lisansı aldığını, dağıtım tesisini bizzat inşa ederek bakım ve işletmesine devam ettiğini, dağıtım şirketi tarafından 2016 yılı Ocak ila Aralık ayına kadar düzenlenen faturalarda dağıtım bedelinin tahakkuk ettirildiğini, müvekkilinin katılımcılarına OSB Dağıtım bedeli uyguladığını, dağıtım lisansına sahip olması nedeniyle ... EDAŞ gibi değerlendirilmesi gerektiğini, EPDK'nın 18.12.2012 tarihli ve 4193 sayılı Kurul kararı döneminde dağıtım bedeli talep edilmediğini, 4193 sayılı Kurul kararını yürürlükten kaldıran 31.12.2015 tarihli ve 5999-3 sayılı Kurul kararı ile abone grubunda değişiklik yapıldığını, kararın 19 uncu maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre iletim sistemi kullanıcı tüketicilere dağıtım bedeli tahakkuk ettirilemeyeceğini, yine kararın 23 üncü maddesi kapsamında tarife uygulamalarında yapılan değişikliğin 30 gün içinde bildirileceğini, ancak davalının müvekkiline bildirim yapmadığını, itiraz üzerine tarife değişikliği yapıldığını ve sonraki kullanımların bu tarife üzerinden yapılacağının iletildiğini, 2016 yılı Ocak ayına kadar 2 numaralı tarife grubu uygulandığını ve dağıtım bedeli alınmadığını, müvekkilinin dağıtım tesisi olduğunun görmezden gelindiğini, 1 numaralı tarife grubu kapsamında olduğunu ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 107 nci maddesi uyarınca alacağın tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda artırılmak üzere, 2016 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık ayı faturalarına ilişkin şimdilik 250,00 TL alacağın fatura tahsil tarihlerinden itibaren işleyecek ticari avans faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 28.02.2018 havale tarihli dilekçesi ile davasını belirli hale getirerek dava miktarını 1.967.092,57 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; mevzuata uygun tahakkuk yapıldığını, EPDK'nın 18.12.2012 tarihli ve 4193 sayılı Kurul kararı doğrultusunda 1, 2, 3 ve 4 numaralı bağlantı gruplarını içeren tarifeler tablosuna göre davacının 2 numaralı bağlantı grubunda olduğunu ve tarifeye uygun olarak dağıtım bedeli tahakkuk edilmediğini, iletim bedelinin tahakkuk edildiğini, 4193 sayılı Kurul kararını yürürlükten kaldıran 31.12.2015 tarihli ve 5999-3 sayılı Kurul kararı ile değişiklik yapılarak iletim sistemi kullanıcıları ve dağıtım sistemi kullanıcıları şeklinde iki ayrı kullanıcı grubu oluşturulduğunu, davacı ile ... EDAŞ arasındaki bağlantı sistemi anlaşmasına göre dağıtım sistemi kullanıcısı olarak dağıtım bedeli faturalandırılması yapıldığını, tarife değişikliğinin müvekkili tarafından değil EPDK tarafından gerçekleştirildiğini, davacının TEİAŞ ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşması yapması halinde iletim sistemi tarifesi uygulanacağını, davacının 23.12.2016 tarihinde TEİAŞ ile sözleşme yaptığını, bu tarihe kadar dağıtım bedeli alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığını, mevzuatın Resmi Gazetede yayımlandığını, talep edilen faizi kabul etmediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1. İlk Derece Mahkemesinin 15.05.208 tarihli ve 2017/23 E., 2018/823 K. sayılı kararıyla; davalının yeni kurul kararı doğrultusunda davacıyı yazılı bildirim ile yapılan değişikliklerden ve tahsil edilecek bedeller konusunda bilgilendirmediği ve yazılı bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediği, davacıya tahakkuk ettirilen 2016 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık ayı faturalarında bir yıl boyunca dağıtım bedeli yansıtılarak haksız olarak ve geçerli bir neden olmadan toplamda 1.667.149,44 TL. dağıtım bedelinin davacıdan tahsil edildiği, bu durumda davalının tahsil ettiği bedel ile sebepsiz zenginleştiği, bu miktarı davacıya iade etmesinin gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 1.667.149,44 TL dağıtım bedeline ilişkin alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde taraflarca istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 20.10.2021 tarihli ve 2018/1924 E., 2021/1064 K. sayılı kararıyla; 5999-3 sayılı kurul kararının 23. maddesinin tarife uygulamaları bakımından mevcut durumunda değişiklik oluşan abonelere dağıtım/görevli tedarik şirketlerince bildirim yükümlülüğü yüklediği, davalı tedarik şirketinin bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediği, davalı şirket bildirim yükümlülüğünü yerine getirmiş olsa dahi davacının TEİAŞ ile yapacağı bağlantı ve sistem kullanım anlaşmaları ve mevzuat uyarınca bağlantı, sistem kullanım ve sistem işletimi ücretlerinden kaynaklanan bir iletim bedeli ödeyeceği, bu itibarla davalı ... tedarik şirketinin bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmeyerek, davacı OSB'nin iletim bedeli ödeyebileceği 2016 yılı Ocak-Aralık ayları arasındaki dönem içerisinde ödediği dağıtım bedeli ile iletim bedeli arasındaki fark kadar zararının oluşmasına sebebiyet vermesi nedeniyle, Mahkemece bu zararın hesaplanması için dava konusu döneme ait davacının ödeyeceği iletim bedelinin enerji piyasası hukuku uzmanı, hesap uzmanı ve elektrik mühendisi bilirkişiden oluşan bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak, KDV bedelleri ile birlikte hesaplattırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle, tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile karar kaldırılarak yargılamanın yapılması için dosyanın gönderilmesine karar verilmiştir.

3. İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı OSB'nin dağıtım bedeli ödemeyeceği, iletim bedeli ödeyebileceği, hükme esas alınan usul ve yasaya uygun 30.01.2023 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda toplam iletim bedelinin 460.013,14 TL, dağıtım bedelinin ise 1.967.342,54 TL tespit edildiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 1.507.329,40 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; davalı tarafın iletim bedeli, sistem işletim bedeli ve sistem kullanım bedeline ilişkin müvekkile karşı ikame edilmiş davası bulunmadığı, cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde iletim bedelinin, sistem işletim bedelinin ve sistem kullanım bedelinin, hüküm altına alınacak dağıtım bedelinden mahsup edilmesine yönelik talebi ya da savunması bulunmadığı halde işbu kalemleri bilirkişiye hesaplatmak suretiyle dağıtım bedelinden mahsup ederek davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taleple bağlılık ilkesine aykırı karar verildiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili; müvekkili elektrik şirketinin bildirim yapma yükümlülüğü bulunmadığını, mevzuat uyarınca getirilen bildirimde bulunma yükümlülüklerinden; bu şirketlerin gerekli görmesi veya tüketicinin yeniden belge ibraz etmesinin gerekli olması şeklindeki durumların mevcut olmadığını, davacının 2012 yılı itibariyle yürürlükte olan Usul ve Esaslar 2.3. maddesi uyarınca sanayi abone grubunda yer aldığını, 2016 yılı Usul ve Esaslar (3.4.) maddesine göre de OSB’lerin sanayi abone grubunda olduğu düzenlendiğini, bu bağlamda mevcut abone grubunda bir değişiklik yaşanmadığını, yeni düzenleme ile teknik açıdan dağıtım sistemine bağlı davacının seçimlik hakkı olduğunun belirlendiğini, buna göre iletim şirketi müşterisi olma hakkının tanındığını, EPDK düzenlemelerin uygun davranılması gerektiğini, müvekkilden aracı olarak tahsil edilen ve, uhdesinde kalmayarak dağıtım şirketine ödenen bedellerin talep edilemeyeceğini, TEİAŞ ile bağlantı anlaşması yapana kadar 1 yıllık sürede iletim sistemine bağlıymış gibi faturalandırma yapılmasının doğru olmadığını, dağıtım bedelinin katılımcılarından tahsil edildiğini, mevzuat değişikliğinden haberdar olmamasının mümkün bulunmadığını ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ilişkin kararında belirtilen usul ve ilkelere uygun şekilde düzenlendiği anlaşılan 30.01.2023 tarihli bilirkişi kurulu raporunun denetime açık ve hükme esas alınmaya elverişli olduğu, raporda hesaplanan miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle, tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Taraf vekilleri; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı ... şirketi tarafından düzenlenen faturalarda yer alan dağıtım bedelinin istirdadı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. Organize Sanayi Bölgelerinin Elektrik Piyasası Faaliyetlerine İlişkin Yönetmeliğin 12 ve 18 inci maddeleri

2. Mülga Dağıtım Lisansı Sahibi Tüzel Kişiler ve Görevli Perakende Satış Şirketlerinin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esasların belirlendiği 18.12.2012 tarihli ve 4193 sayılı kurul kararı.

3. 4193 sayılı Kurul Kararını yürürlükten kaldıran 30.12.2015 tarihli ve 5999-3 sayılı Dağıtım Lisansı Sahibi Tüzel Kişiler ve Görevli Tedarik Şirketlerinin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esasları Belirleyen Kurul Kararı

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğunun anlaşılmasına ve davacının talep edebileceği miktarın belirlenmesine göre; tarafların temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.11.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.