Logo

3. Hukuk Dairesi2023/5643 E. 2024/3845 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalıların imalatçısı olduğu çoklu dilme makinesinin sebep olduğu iş kazası nedeniyle ölümle sonuçlanan olayda, imalatçı-satıcı firma olan davalıların kusuru olup olmadığı ve tazminat sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, makinedeki kusurun imalattan mı yoksa kullanımdan mı kaynaklandığının yeterince araştırılmadığı, bilirkişi raporunun bu konuda eksik ve çelişkili olduğu, olayın aydınlatılması için yeni bir bilirkişi raporu alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve istinaf kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1157 E., 2023/1786 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İnegöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/155 E., 2020/206 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; davacıların murisi ...'nın, ...'ya ait iş yerinde 12.07.2016 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle vefat ettiğini, çoklu dilimleme makinesinin imalatçıları olan davalıların kusurunun bulunduğunu, söz konusu makinenin üst kapağının ön tarafındaki kenar kısmındaki bariz açıklığın ve dışa doğru deformasyonun kaza anında olduğunu ve daha öncesinde böyle bir durumun olmadığını, olay esnasında makinenin beton zemine konulmuş olduğunu, zeminde herhangi bir bağlantı bulunmadığını, kayış ve kasnak sistemiyle çalıştığını, emniyet yönünden iş güvenliği literatüründe tehlikeli durum, tehlikeli ortam oluşturulabilecek kanatine varıldığını, 2011 yılında firma sahipleri tarafından alındığını ve değişiklik yapılmadığını, kazadan sonra değişiklik yapılarak ... Et Entegre Tes.San. Tic. Ltd. Şti.ne satıldığını, ileri sürerek davacılardan ... için 100,00 TL, maddi ve 50.000,00 manevi, ... için 100,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi, ... için 100,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi, ... için 30.000,00 TL manevi, Murat için 20.000,00 TL manevi ve ... için 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini t talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; müvekkili olan ... ile diğer müvekkili olan şirket arasında herhangi bir ilgi bulunmadığını, bu nedenle müvekkili olan şirket yönünden davanın husumetten reddi gerektiğini, davanın iş kazası olması sebebiyle kazada kusuru bulunan ...'ya ihbarı gerektiğini, müvekkili ...'un kazanın meydana geldiği çoklu dilimleme makinesinin imalatçısı ve satıcısı olduğunu, davaya konu makinenin 2011 yılında üretildiğini, 14.10.2011 tarihinde ... Makine Sanayi-...'a teslim edildiğini, bu teslim işleminden sonra davacı yana satıldığını, İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/5890 sayılı soruşturma dosyasında alınan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, yönetmeliğe ve talimatlara uygun olarak üretilen makinelerin insan sağlığına ve güvenliğine tehlike arz etmeyen nitelikte olduğunu, bu durumun makine emniyeti yönetmeliğinde bahsedilen korunma prensiplerine uygun olduğunu, işverenin kanun ve yönetmeliklere aykırı davranması nedeniyle kazanın meydana geldiğini, 5 yıl boyunca makinenin işveren tarafından hiçbir değişiklik yapılmaksızın kullanıldığını, kullanım kılavuzunda belirtilen hususlara aykırı kullanım sonucunda doğacak sorunlar nedeniyle sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığını beyan ederek, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 22.06.2020 tarihli raporun dosya kapsamına uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davaya konu makinenin imalatçısı olan davalıların meydana gelen kaza nedeniyle kusurlarının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacılar vekili; hükme esas alınan kusur raporunun hatalı olduğunu, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma sırasında alınan bilirkişi raporu ile iş mahkemesi tarafından yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporlarında yer alan makinenin hatalı imalatı ile ilgili değerlendirmelerin dikkate alınmadığını, yani makine kapağının 2 mm kalınlıkta ince saç malzemeden yapılması dolayısıyla işlenecek malzemenin ağırlığı ve makinenin deviri göz önünde bulundurulduğunda dışarı parça fırlatmasını engelleyecek gerekli koruyucu yapıda olmaması, bu kapağın altında asıl koruyucu kafes sisteminin ve güvenlik donanımının bulunmaması, tasarımı yapılan kapağın görevinin koruyuculuktan uzak sadece operasyon bölgesine ulaşmayı engelleyici bir araç olması dolayısıyla gerek kullanılan malzemenin seçimi gerekse tasarım itibariyle içeriden dışarı yönelecek her türlü baskıya dayanamayacak nitelikte bulunması, daire testere devir hızının yaklaşık 3000 devir/dakika olduğu yani yüksek hız ve tork ile çalışan makinada üst kapağın yan tarafında sadece 2 tane basit kapak kilit sisteminin bulunması, bu kilit sisteminin ise içeriden gelecek baskı halinde kapağın açılmasını engelleyemeyecek tarzda kalitesiz ve adi olması, parçanın fırladığı ön tarafla hiçbir kilit sisteminin bulunmaması ve makinanın kapak sisteminin dışanya parça fırlamasını tam olarak önleyecek şekilde tasarlanmaması, makinenin malzeme verildiği ön taraftan geri parça fırlatmasını önleyici tertibat bulunmaması, muadil makinaların paletli olmasına rağmen dava konusu makinenin merdaneli olması ve merdane ile bıçak sistemi arasındaki mesafesinin fazla olması, kapak açıldığında makinanın otomatik olarak durmasını sağlayan switch tertibatının bulunmaması, kazaya sebebiyet veren makinanın CE işaretine sahip olmaması ve makine emniyet yönetmeliği'ne uygun imal edilmemesi, kurulum aşamasındaki hatalar ve eksiklikler gibi imalat hataları ve makina ayıplarının kazanın meydana gelmesinde etken rol oynadığının kesin olmasına rağmen, bilirkişi raporunda bu hususların dikkate alınmadığını, hükme esas alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, dosyanın Hacettepe Üniversitesi Öğretim görevlilerinden oluşan aralarında makine mühendisi, endüstri mühendisi ve borçlar hukuku alanında uzman bilirkişi heyetinden rapor alındırılması taleplerinin haksız olarak reddine karar verildiğini ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; alınan tüm raporlarda, dava konusu kazanın, çoklu dilme makinesinin içerisinde dilimlenmekte olan keresteden fırlayan parçanın, makinenin deforme olan üst kapağı arasından, açılan boşluktan geçen parçanın murisin başına isabet etmesi sonucu meydana geldiği, hükme esas alınan bilirkişi raporları dışındaki raporlarda üreticiye kusur izafe edilmesinin sebebinin kazanın oluş şekline göre makinenin üst kapağının deforme olmayacak şekilde tasarlanmaması ile olay sırasında açılan kilit mekanizmasının makine içerisinden fırlayacak parçanın etkisiyle açılmayacak nitelikte imal edilmemiş olması olduğunun anlaşıldığı, bu durumda davalıya yüklenen kusur açısından belirlenmesi gereken hususun makinenin üst kısmındaki zamana bağlı oluşan deformasyondan dolayı imalatçının sorumluluğu bulunup bulunmadığı olduğu, gerek iş mahkemesi dosyasında dinlenen tanıklar, gerekse yargılama sırasında dinlenen tanıkların makinenin üst kısmındaki kapağın çok sağlam olmadığı, makinenin ön yüzüne koruyucu aparat takılmadığı, diğer makinelere göre güvenlik açısından zayıf olduğuna ilişkin beyanları ile tüm bilirkişilerce yapılan ortak tespit ile sabit olduğu üzere, üst kapağın zamanla deforme olması nedeniyle makinenin içinde dilimlenmekte olan kereste parçasının fırlayarak kazaya sebebiyet verdiği hususu dikkate alındığında, murisin tanık olarak beyanları alınan kişilerle birlikte aynı iş yerinde ve aynı makinede uzun süre çalışması nedeniyle makinenin üst kapağındaki deformeyi ve koruyucu özelliğini kaybettiğini görmemesinin mümkün olmadığı, bu yönüyle işverene durumu bildirip gerekli önlenmelerin alınmasının sağlanması gerektiği gibi, işverenin iş yerinde çalışmakta olan makinelerin zamanla kullanıma bağlı yıpranmalarını takip ederek emniyet ve güvenlik açısından gerekli tedbirleri alması gerektiği, zamana bağlı kullanım ile meydana gelen deformasyon ile kazanın meydana gelmesinde imalatçının kusuru bulunmadığının kabulü gerektiğinden bahisle, başvurunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalıların imalatçısı olduğu çoklu dilme makinesinin içerisinde dilimlenmekte olan keresteden fırlayan parçanın ölüme sebebiyet vermesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 55 ve 56 ıncı maddeleri

3.Değerlendirme

İlk Derece Mahkemesince; anılan 22.06.2020 tarihli rapor gerekçe gösterilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; söz konusu bilirkişi raporunda, önceki raporlar arasındaki çelişkiler giderilmemiştir. Özellikle kazaya sebep olan makinenin imalat ve tasarımına ilişkin ayrıntılı inceleme yapılmamış, kullanmadan kaynaklanan deformasyon olup olmadığı, makinenin yaşı, kullanım şekli ve süresi dikkate alındığında makinenin düzenli olarak bakımı yapılmış olsa dahi kazanın ortaya çıkıp çıkmayacağı değerlendirilmemiştir. Hal böyle olunca, İlk Derece Mahkemesince; makinenin imalat veya tasarımından kaynaklı zararın meydana gelip gelmediği de değerlendirilmek suretiyle, Üniversitelerin Makine ve Orman Mühendislikleri Fakültelerinde görev yapan iki Makine Mühendisi ve Orman Mühendisi öğretim üyelerinden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi kurulundan, dava konusu olayda davalılara atfı kabil bir kusur olup olmadığı hususuna değinilerek, iddia ve savunmaları kapsayan taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması ve dosyadaki diğer deliller ile birlikte değerlendirilerek davalıların kusurlu olup olmadığının açık olarak belirlenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu yön göz ardı edilerek, yetersiz bilirkişi raporu ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının aynı Kanun'un 371 inci maddesi uyarınca davacılar yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.11.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.