"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/101 E., 2023/536 K.
Taraflar arasındaki tazminat davasına ilişkin yargılama sonunda, Mahkemece bozma kararına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalıya ait bahçeli konutta 01.03.1997 tarihinden 09.08.2009 tarihine kadar bahçıvanlık, bekçilik, temizlik ve bir yıl öncesine kadar çamaşır ve ütü işlerinde kesintisiz olarak çalıştığını, davalının iş sözleşmesini haksız olarak feshettiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmakla 100,00 TL kıdem tazminatı, 100,00 TL ihbar tazminatı, 100,00 TL ücret, 100,00 TL fazla mesai ücreti, 200,00 TL izin ücreti, 100,00 TL dini ve milli bayramlarda çalışma ücreti, 100,00 TL hafta sonu çalışma ücreti, 100,00 TL yıllık izin ücreti, 100,00 TL çocuk parası olmak üzere toplam 1.000,00 TL'nin kıdem tazminatı için en yüksek banka mevduat faizi, diğer tazminatlar için yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; müvekkilinin yoksul olan davacıyı evine alarak ona yardım ettiğini, davacının kocasını çeşitli işlere soktuğunu, davacının kanser hastası olduğunu, müvekkilinin evinde ücretli veya ücretsiz çalışmadığını, müvekkilinin evinde davacıyı veya eşini çalıştırmak isteseydi davacının eşini tercih edeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince verilen 04.06.2015 tarihli ve 2014/212 E., 2015/199 K. sayılı karar ile; davanın kısmen kabulüne, 323,40 TL ihbar tazminatının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve davacının sair taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesince verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 03.10.2018 tarihli ve 2016/3776 E. 2018/8944 K. sayılı ilamıyla; davacının dava dilekçesinde 100,00 TL ihbar tazminatının tahsilini istediği halde, Mahkemece taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak 323,40 TL'ye hükmedildiği için karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 30.01.2020 tarihli ve 2019/247 E., 2020/40 K. sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile 100,00 TL ihbar tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davacıya verilmesine, sair taleplerin ise reddine karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesince verilen karar davacı asıl tarafından temyiz edilmiştir.
2. Dairemizin 18.10.2021 tarihli ve 2020/11301 E., 2021/10185 K. sayılı ilamıyla; somut uyuşmazlıkta Mahkemece, işveren tarafından hizmet akdinin haksız feshedildiğinin belirtildiği, hizmet tespiti kararı ile kesinleşen çalışma süresi ve ücretleri ile işçinin hizmet akdinin işveren tarafından haksız feshine dayalı olarak BK 345 uyarıca tazminat talebinde bulunabileceği dikkate alınarak davacının talep ettiği alacak ve tazminat kalemlerinin, 818 sayılı Borçlar Kanunu hükümlerine göre ayrı ayrı değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının milli ve dini bayramlarda çalıştığını ispat edemediği, yıllık izin, izin ücreti, çocuk parası taleplerine ilişkin anlaşma olduğu da ispat edilemediğinden bu taleplerin de yerinde olmadığı, davacının fesih tazminatı, iki haftalık ihbar süresinin karşılığı olan tazminatı ile cumartesi-pazar adı altında talebinin dava dilekçesinde talep edilen miktarla bağlı kalınarak kabulü, diğer taleplerinin ise reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 100,00 TL fesih tazminatı, 100,00 TL ihbar tazminatı ile 100,00 TL cumartesi pazar ücretinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, ücret alacağı, izin ücreti, fazla mesai ücreti, dini ve milli bayram ücreti, yıllık izin ücreti, çocuk parası istemlerinin ise reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; alacak ve tazminatlarının verilmesi için kararın bozulduğunu, ancak bu konuda karar verilmediğini, ıslah talebinde bulunma konusunda ihmali olsa da fazlaya dair haklarını saklı tuttuğunu, bu konuda bir uyarı yapılmadığını savunarak kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalının yanında çalıştığı döneme ilişkin ödenmeyen ücretleri ile haksız fesih nedeniyle feshe bağlı alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı ile 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları.
2. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (818 sayılı Kanun) 313 üncü ve devamı maddeleri.
3. Dairemizin 18.09.2024 tarihli ve 2023/3984 E., 2024/2375 K. sayılı kararı.
4. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 16.12.2013 tarihli ve 2013/21208 E., 2013/31575 K. sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Somut uyuşmazlıkta Dairemizin 18.10.2021 tarihli bozma kararıyla Mahkemece, işveren tarafından hizmet akdinin haksız feshedildiğinin belirtildiği, bu aşamada davacının talep ettiği alacak ve tazminat kalemlerinin, 818 sayılı Kanun hükümlerine göre ayrı ayrı değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
2. 818 sayılı Kanun'unda kıdem tazminatına ilişkin düzenleme yer almamaktadır. Ancak, maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime ait olduğundan (6100 sayılı HMK m.33) iddianın ileri sürülüş şekline göre kıdem tazminatı talebinin hizmet akdinin haksız olarak feshedilmesi nedeniyle hak kazanılacak olan muhik tazminat alacağı isteğine ilişkin olduğu kabul edilerek, 818 sayılı Kanun’un 345 inci maddesine göre davacının muhik tazminata hak kazanıp kazanmadığı belirlenerek davacının kıdem tazminatı alacağına ilişkin muhik tazminat adı altında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kıdem tazminatına hükmedilmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3. 818 sayılı Kanunun 329 uncu maddesinde düzenlenen fazla çalışma ispatlandığı taktirde ücretle mütenasip bir miktar kabul edilmeli ve takdiri indirim yapılıp yapılmayacağı da değerlendirilmelidir. Keza hafta tatili, genel tatil ile yıllık izin konusunda da davacının talepleri değerlendirilmeli ve 818 sayılı Kanunun 334 üncü maddesi gözetilmeli ve bu konuda davacının tüm delilleri ve davalının da karşı delilleri toplandıktan, gerekirse tanıkların yeniden anlatımlarına başvurulmalı, akabinde uzman bilirkişiden rapor alınarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi uyarınca davacı yararına BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
16.12.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.