"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/192 E., 2023/1117 K.
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili şirketin, davalıların murisi ... ile hisseli malik bulunduğu taşınmaz üzerine inşaat yapılması için hissesini devretmesi hususunda anlaştıklarını, bu anlaşma gereğince davalılar murisine toplamda 300.000,00 TL ödeme yaptıklarını, ancak tapu devrinin yapılmadığını ve dava dışı diğer hissedarlar ile ilgili yaşanan gelişmeler neticesinde şirketin anılan taşınmaz üzerinde inşaat yapmasının olanaksız hale geldiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, ödenmiş olan 300.000,00 TL nin faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; davacının talebinin zamanaşımına uğradığı, varlığı iddia edilen sözleşmenin ve ödemenin belge ile ispat edilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 11.11.2021 tarihli ve 2021/166 E., 2021/657 K. sayılı kararıyla; davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 11.05.2022 tarihli ve 2022/120 E., 2022/584 K. sayılı kararıyla; "dava değeri ve davalı tarafın açık muvafakatinin olmaması sebebiyle tanık dinlenmesine hukuki imkan bulunmamasına, yine sözleşmenin asıl tarafı konumunda olan davalıların murisinin dava tarihinde önce vefat etmesi nedeniyle davanın, mirasçıları olan davalılara karşı açılması ve artık mirasçılara karşı yöneltilen yemin teklifinin eda ettirilemeyecek olmasına ve tüm dosya kapsamına göre, davacının istinaf başvurusunun reddine, davanın 300.000 TL dava değeri üzerinden harç yatırılarak açılmış olması ve davanın sübut bulmadığı gerekçesiyle esastan reddine karar verilmesi karşısında davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücreti tayini hatalı ise de bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği” gerekçesiyle; davacı tarafın başvurusunun reddine, davalı tarafın başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına yeniden davanın reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 08.12.2022 tarihli ve 2022/5995 E. 2022/9312 K. sayılı ilamıyla; somut olayda, davacının yemin teklif etmesinin mümkün olduğu, ayrıca davacının dava dışı şirket yetkilisi tarafından davalılar murisine davacı şirket adına yapıldığı iddia edilen ödemeler için de gerekli araştırma yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiği, davacıya usulüne uygun şekilde yemin teklif etme hakkı tanınarak ve eksiklikler tamamlanarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamı gereğince davacı tarafa usulünce yemin teklif etme hakkı sağlandığı, davalıların yemini eda ettikleri, tüm dosya kapsamına göre davacı tarafın davalılar murisine 300.000,00 TL ödediğine ilişkin iddiasını ispat edemediği, davanın niteliği ve değeri itibariyle tanık dinlenmesine hukuki imkan bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; yargılama sırasında şirket eski temsilcisinin davalılara ödeme yapıp yapmadığının tespiti için banka hesap dökümlerinin istenilmesini talep etmesine rağmen sadece murise ait banka hareketlerinin dosya arasına alındığı, davalılarla ilgili araştırma yapılmadığı, tanıklarının dinlenilmediği, yargılamanın delilleri tam toplanmaksızın karşı yanın yemini ile sonlandırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taşınmaz hisse devri karşılığında ödendiği iddia edilen satış bedelinin, ifanın imkansız hale gelmiş olması sebebiyle iadesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.09.05.1960 tarihli ve 21/9 ile 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları.
2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "İspat yükü
" başlıklı 6 ncı maddesi.
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun)141, 190, 202 ve 225 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Bölge Adliye Mahkemesince; bozma ilamında belirtilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak karar verilmesine, özellikle ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra iddianın genişletilmesinin mümkün olmamasına ve davalıların yemini eda etmiş olmalarına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.