"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/261 E., 2023/2507 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/297 E., 2021/1716 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; taraflar arasında 01.06.2019 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmenin özel şartlar (19) maddesinde, bir kira ödenmediği takdirde gelecek kiraların muacceliyet kesbedeceğini, gelecek kiraların tahsiline gidileceğinin kararlaştırıldığını, davalı kiracının 2020 yılı Şubat, Mart, Mayıs, Haziran kiralarını zamanında ödenmediğini ve dönem sonuna kadar olan kira bedellerinin muaccel hale geldiğini, davalı kiracı tacir olduğundan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 346 ncı maddesinin 01.07.2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanmayacağın ileri sürerek; fazlaya dair hakları kalmak suretiyle, şimdilik 500,00 TL olmak üzere bilirkişi marifetiyle hesap edilecek 2021 yılı Ocak-Aralık dönemi 12 aylık muaccel kira bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik kısmi olarak 45.000,00 TL olmak üzere 2021 yılı Ocak ayı kirasının tahsilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davanın haksız olduğunu, müvekkilinin 19.09.2020 tarihinde kiralananı tahliye ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasındaki kira ilişkisinin tahliye tarihi itibariyle sona erdiği, davacının davalıdan tahliye tarihine kadar olan süreye ilişkin kira bedelini talep edebileceği, dava konusu edilen 2021 yılı Ocak ayı itibariyle taraflar arasındaki kira ilişkisi sona ermiş olduğundan muacceliyet koşuluna dayalı talebinin yerinde olmadığı; ayrıca tahliyenin davacı kiraya verenin talebiyle ve tahliye taahhüdüne dayalı olarak gerçekleştirilmiş olması nedeniyle, kiracı tarafından sözleşme süresine ve fesih süresine uyulmaksızın kiralananın geri verilmesi de söz konusu olmadığından, davacının 6098 sayılı Kanun’un 325 inci maddesi gereğince taşınmazın yeniden kiraya verilebileceği makul süreye ilişkin kira bedeli talebinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; muacceliyet kaydının geçerli olduğunu ve her halde makul süre tazminatı ödenmesi gerektiğini, karşı taraf lehine fazla vekalet ücretine hükmedildiğini ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafından davalı aleyhine tahliye taahhüdüne dayalı takipte bulunulduğu, davalı tarafça yapılan itiraz üzerine açılan itirazın kaldırılması ve tahliye davasında, davalının itirazının kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verildiği, bu karara dayanılarak kiralananın 19.11.2020 tarihinde icra kanalı ile tahliye edildiği, davalı kiracının tahliye tarihine kadar olan kira bedellerinden sorumlu olup, tahliye tarihinden sonraki kira bedellerinden ve ayrıca kiralananın icra kanalı ile tahliye edildiği göz önüne alındığında makul süre kira bedelinden sorumlu olmadığı, davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muacceliyet koşuluna dayalı kira alacağının tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Kanun'un 299 ıncı maddesi
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa yukarıda yer verilen kanun maddesinin doğru şekilde uygulandığı, davalı kiracının, tahliye taahhütnamesine dayalı olarak başlatılan takip neticesinde tahliye edildiği, buna bağlı olarak davalı kiracının tahliye tarihine kadar olan kira bedellerinden sorumlu tutulabileceği, tahliye sebebi gözetildiğinde davalı kiracının makul süre kira bedelinden sorumlu olmayacağının anlaşılmasına göre, davacının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.