"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/964 E., 2023/1801 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Biga 1. Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi
SAYISI : 2020/77 E., 2021/113 K.
Taraflar arasındaki müteşebbis heyeti kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılardan ... Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş ve ... Gıda Maddeleri İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret A.Ş vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekilleri; davacıların Biga Organize Sanayi Bölgesinde işletmeleri olan katılımcılar olduklarını, Biga Organize Sanayi Bölgesinin ilgili kanun ve yönetmelikler gereğince almış olduğu EPDK lisansı ile elektrik firması ile yapmış olduğu ikili anlaşma gereği OSB de bulunan katılımcılara elektrik dağıtımı yaptığını, OSB'deki firmaların da Biga OSB ile elektrik enerjisi tedarik sözleşmesi imzaladıklarını, bu sözleşmede belirtilen güvence bedelini firma senedi vermek suretiyle yerine getirdiklerini, 26.03.2019 tarihli 2019/3 ve 09.05.2019 tarihli 2019/4 sayılı Müteşebbis Heyet Kararlarında da güvence bedelinin nakit para, senet veya çekten herhangi bir tanesi seçilerek yerine getirilebileceğinin belirtildiğini, Biga OSB Müteşebbis Heyetinin 06.08.2019 tarihli ve 2019/5 sayılı toplantı tutanağının 4/a numaralı kararıyla elektrik güvence bedelinin senet teminatının değiştirilerek nakit veya kesin banka teminat mektubu şeklinde alınmasına karar verildiğini, önceden güvence bedeli olarak firma senedi verdikleri gerekçesiyle kendilerinden artık güvence bedeli olarak nakit veya kesin banka teminat mektubu talep edilmesinin hukuki olmadığını ve kendilerine prensip kararlarında geçen yaptırımların uygulanamayacağını beyanla; Biga OSB Müteşebbis Heyetinin 06.08.2019 tarihli ve 2019/5 sayılı toplantı tutanağının (4.) maddesinin ve prensip kararlarının (10.) maddesinin iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davanın hak düşürücü süreye uyulmadan açılmış olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, OSB yönetiminin ve Müteşebbis Heyetinin daha önceden katılımcıların yararına olacak şekilde karar almasının yasaya uygun şekilde düzenleme yapılamayacağı anlamını taşımadığını, elektrik güvence bedeli tür değişikliğinin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'ne uygun olarak düzenlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın ... Müteşebbis Heyetinin 06.08.2019 tarihli ve 2019/5 sayılı kararının iptaline ilişkin olduğu, Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 22 nci maddesinin birinci fıkrasında; fıkrada belirtilen kişilerin, kanun, yönetmelik, kuruluş protokolü ve ana sözleşmede belirtilen hususlar ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiasıyla genel kurul kararları aleyhine toplantı tarihinden itibaren 3 ay içinde, OSB’nin bulunduğu yerdeki ilgili mahkemeye başvurabileceğinin düzenlendiği, davacıların da Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nin 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde düzenlenen kişilerden oldukları, davacılar vekilleri 08.02.2021 tarihli beyan dileklerinde her ne kadar ilgili fıkrada sürenin toplantıda hazır bulunanlar açısından uygulanabileceğini ifade etmiş olsalar da, fıkranın esasında katılımcılardan toplantıda hazır bulunanlar için kararlara muhalif kalarak durumu tutanağa geçirtme şartını ortaya koyduğu, fıkranın ikinci kısmında toplantı katılan veya katılmayan tüm katılımcılar için ayrı bir düzenleme yapıldığı, davanın toplantı tarihi olan 06.08.2019 tarihinden 3 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra 04.03.2020 tarihinde açıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekilleri; davacıların Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliği'nin "Genel Kurul Kararlarının İptali" başlıklı 22 nci maddesinde belirtilen hak düşürücü süreye tabi kişilerden olmadıklarını, davaya konu işlemde TTK hükümlerinin değil, özel mevzuatta yer alan hükümlerin uygulanması gerektiğini, hak düşürücü süreye tabi kişilerin gayet açık ve net şekilde sınırlı sayıda belirtildiğini, davacıların hakları doğrudan ihlal edilen katılımcılar olduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "Dava, müteşebbis heyet kararının iptali talebine ilişkindir.
Mahkemece hak düşürücü süreden sonra açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Müteşebbis heyetin 4562 sayılı Kanunda bir organ olarak yer aldığı, bir genel kurulun tasarrufta bulunabileceği görevleri yapmaya yetkili olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, müteşebbüs heyetin aldığı kararların genel kurul kararı niteliğinde olduğu ve bu kararlar aleyhine genel kurul kararlarında olduğu gibi iptal davası açılabileceği kabul edilmiştir (YHGK’nun 2013/4-329 E, 2014/147 K).
Bu aşamada, öncelikle iptal davasının tabi olduğu sürenin belirlenmesi gereklidir.
4562 sayılı OSBK’nun 25 inci maddesinin beşinci fıkrası; “Genel kurulun teşkilini müteakip bu Kanunda aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde, OSB'lerin organları ile ilgili olarak Türk Ticaret Kanununun anonim şirketlerin organları ile ilgili hükümleri kıyasen uygulanır” şeklinde düzenlenmiştir.
Anonim şirketlerin genel kurul kararlarının iptaline ilişkin 6102 Sayılı TTK’nun 445 inci maddesi; “446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.” düzenlemesini içermektedir. Yasa metninden açıkça anlaşılacağı üzere genel kurul kararlarının iptali için öngördüğü süre üç aydır.
Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinin Genel kurul kararlarının iptali başlıklı 22. maddesi " Aşağıda yazılı kişiler, kanun, yönetmelik, kuruluş protokolü ve ana sözleşmede belirtilen hususlar ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiasıyla genel kurul kararları aleyhine, toplantı tarihinden itibaren üç ay içinde, OSB’nin bulunduğu yerdeki ilgili mahkemeye başvurabilir:
a) Toplantıda hazır bulunup da kararlara muhalif kalarak durumu tutanağa geçirten, oyunu kullanmasına haksız olarak izin verilmeyen, toplantıya çağrının usulü dairesinde yapılmadığını veya gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmediğini, genel kurul toplantısına katılmaya yetkili olmayan kimselerin karara katılmış bulunduklarını iddia eden katılımcılar,...." hükmünü içerdiği ve anılan yasa ile paralel olarak üç aylık dava açma süresinin ön görüldüğü sabittir.
Yönetmeliğin 22. maddesinde yer alan özel düzenleme, genel kurulun oluşumundan sonra uygulanabilir bir düzenlemedir. Yasada, özel durum olmayan haller bakımından Türk Ticaret Yasasına yapılan yollama nedeniyle somut olayın çözümünde anonim şirketlere ilişkin düzenlemelerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir.
4562 sayılı OSBK’nunda iptal davasının açılabilmesi için bir süre düzenlenmemesi ve aynı kanunun 25. maddesinin gönderme yaptığı 6762 Sayılı TTK’nın 381. maddesinde iptal davası açmak için üç aylık bir hak düşürücü süre öngörülmüş olması nedeniyle artık bu kanuni sürenin 3 ay olduğunun kabulü gerekmektedir (YHGK’nun 26.02.2014 tarihli ve 2013/4-329 E 2014/147 K).
Somut olayda davacılar vekili tarafından iptali istenen davalı müteşebbis heyeti kararının 06/08/2019 tarihli olduğu ve davanın 04.03.2020 tarihinde 3 aylık yasal süreden sonra açıldığı anlaşılmakla hak düşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olup, davacılar vekillerinin istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir.
HMK'nın 355 inci maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesin kararı usul ve yasaya uygun olması nedeniyle davacılar vekillerinin istinaf taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle, davacılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılardan ... Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş ve ... Gıda Maddeleri İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret A.Ş vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekilleri; istinaf sebeplerini tekrarlamışlar, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesince taraflarına tebliğ edilen kararda, istinaf dilekçelerinde açıklanan hususların hangi gerekçeler ile kabul görmediğinin açıklanmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... müteşebbis heyeti kararının iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4562 sayılı OSBK’nun 25 inci maddesinin beşinci fıkrası; “Genel kurulun teşkilini müteakip bu Kanunda aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde, OSB'lerin organları ile ilgili olarak Türk Ticaret Kanununun anonim şirketlerin organları ile ilgili hükümleri kıyasen uygulanır”
2. Anonim şirketlerin genel kurul kararlarının iptaline ilişkin 6102 sayılı TTK’nun 445 inci maddesi; “446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler.”
3. Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinin Genel Kurul Kararlarının İptali başlıklı 22 nci maddesi; " Aşağıda yazılı kişiler, kanun, yönetmelik, kuruluş protokolü ve ana sözleşmede belirtilen hususlar ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiasıyla genel kurul kararları aleyhine, toplantı tarihinden itibaren üç ay içinde, OSB’nin bulunduğu yerdeki ilgili mahkemeye başvurabilir:
a) Toplantıda hazır bulunup da kararlara muhalif kalarak durumu tutanağa geçirten, oyunu kullanmasına haksız olarak izin verilmeyen, toplantıya çağrının usulü dairesinde yapılmadığını veya gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmediğini, genel kurul toplantısına katılmaya yetkili olmayan kimselerin karara katılmış bulunduklarını iddia eden katılımcılar,...."
3. Değerlendirme
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, davanın 3 aylık yasal süreden sonra açıldığı anlaşılmakla, davacılar vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.