Logo

3. Hukuk Dairesi2024/11 E. 2024/3927 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kredi kartından kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davalının harcamayı reddetmesi üzerine ispat yükümlülüğünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kredi kartı ile yapılan harcamalarda, kart hamili ödeme talimatını harcama belgesini imzalayarak verdiği ve bu nedenle harcamanın yapılıp yapılmadığının tespiti için harcama belgesinin ibrazının davacı bankaya ait olduğu, davacı bankanın ise bu belgeyi ibraz edemediği gözetilerek mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2009/236 E., 2013/667 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2009/236 E., 2013/667 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, davalı ile müvekkili Banka arasında imzalanan bankacılık işlemleri sözleşmesine istinaden davalıya kredi kartı verildiğini, davalının bu kart ile yaptığı harcamalar dolayısıyla Bankaya borçlu olduğunu, borcun vadesinin gelmiş olmasına rağmen ödememesi üzerine .... Noterliğinin 25.09.2007 tarih ve 74108 yevmiye numaralı işlemiyle onaylanan ihtarnamenin gönderildiğini, borcun yine ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını, davalının bu sefer takibe haksız olarak itiraz ettiğini, davalının kartın hamili olduğunu, kartın kötüye kullanılmasını engelleyecek tedbirleri almasının gerektiğini, bu nedenle bir alışverişi kendisinin yapmadığını ileri sürerek borçtan kurtulamayacağını, ileri sürerek davalının icra takibine yaptığı itirazının iptaline, alacağın %40'ından az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, Temmuz 2007 hesap ekstresinde FTS İletişim adına çekilen 5.800,00 TL'nin tarafından yapılmadığını, davacı bankaya 21.08.2007 tarihinde Noter aracılığı ile ihtar çekerek harcamaya itiraz ettiğini, ancak cevap alamadığını, bunun üzerine üye iş yerinin pos makinasının bağlı olduğu Yapıkredi Bankasının Oto Sanayi Levent Şubesine giderek iade talebinde bulunduğunu, iade talebinin kabul edildiğinin söylendiğini, işyerinin de Yapı Kredi Bankasına fax çektiğini ve ihbarda bulunduğunu, bu bankanın da talebi gibi işlem yapmış olmasına rağmen davacı tarafından kendisine hukuka aykırı olarak borç çıkartıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasındaki ihtilafın 07/06/2007 hesap kesim tarihli ekstrede FTS iletişim açıklamalı 5.800,00 TL harcamadan kaynaklandığı, davalının bu harcamanın kendisine ait olmadığını iddia ettiğine göre ihtilafın ancak harcama belgelerinin (sliplerin) ibraz edilmesi ve sliplerdeki harcamanın kim tarafından yapıldığının tespit edilmesiyle ortaya çıkacağı, davacının bu harcamalara ilişkin harcama belgelerini dosyaya sunup bu harcamaların davalı borçlu tarafından yapıldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, dava dilekçesini tekrarlayarak, harcama belgelerinin müvekkil bankada olmasının mümkün olmadığını, harcama belgelerinin dosyaya celbi için her türlü bilgi ve belgenin taraflarınca mahkemeye sunulduğunu, dosyada ihtilaf konusu harcamaya yönelik olarak sliplerin teminine ilişkin öncelikle Finansbank'a yazı yazıldığını gelen cevapta FTS iletişime ait sliplerin karşı banka Yapı Kredi den temin edilebileceğinin bildirildiğini Yapı Kredi Bankasına yazılan yazıya verilen cevapta ise sliplerin sistemlerinde olmadığı üye iş yerinden temin edilebileceği bildirildiğini üye iş yerine yazılan yazı bila tebliğ iade olması üzerine Vergi Dairesi ve İstanbul Ticaret Odasına müzekkere yazıldığını ancak oradan da sonuç alınamadığını, oysa tüm bu hususların incelenmesine bile gerek olmadığını, kredi kartının davalının kullanımına sunulduğunu,kart fiziken kendisinde olan borçlunun kartın güvenliğinden ve kredi kartından yapılan tüm işlemlerden sorumlu olduğunu, kredi kartının son ekstresine kadar borçlunun bu harcama dışında da benzer pek çok harcamasının olduğunu, davalının fiziken kendisinde olan karttan kendisinin bilgisi dışında her hangi bir harcama yapılmasının mümkün olmadığını, davalının kartın kendisinde olmadığını ileri sürmediği ve bu güne kadar kayıp/çalıntı bildiriminde ya da suç duyurusunda bulunmadığını, davalının sırf borçtan kurtulmaya yönelik olarak harcamanın kendisi tarafından yapılmadığını ileri süredüğünü kredi kartlarına ilişkin slipleri temin etme sorumluğunun davacı müvekkile yükletilmesinin hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, kredi kartı sisteminin içinde pek çok farklı bileşenin yer almakta olduğu bir sistem olduğunu müvekkilin sliplerin teminine yönelik olarak üzerine düşen sorumluğu yerine getirdiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kredi kartından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.2004 sayılı İcra İflas Kanununun 67 nci maddesi

2.5464 sayılı Banka ve Kredi Kartları Kanunu

3. Değerlendirme

1.Kredi Kartı Sözleşmesi kartı çıkartan kuruluş ile kredi kartı sahibi arasında akdedilen çerçeve niteliğinde kendisine özgü yapısı olan sürekli öyle bir sözleşmedir ki, bununla kartı çıkartan kuruluş kredi kartının üye iş yerinde nakitsiz ödeme aracı olarak kabul edileceğini ve kart sahibinin yaptığı harcamaları üye iş yerine ödeyeceğini buna karşılık kredi kartı sahibi de kredi kartı ile yapılan harcamaları kartı çıkartan kuruluşa ödemeyi taahhüt eder (Prof. Dr. Hasan İşgüzar, Banka Kredi Kartı Sözleşmeleri, Ankara 2003, sy.63). Kredi kartı sistemi kredi kartı çıkaran kuruluş, üye iş yeri ve kredi kartı sahibi arasındaki birinin varlığı ve geçerliliği diğerine bağlı üç ayrı hukuki ilişkiden oluşmaktadır.

2. Kartı çıkartan kuruluşun üye iş yerine ödeme yapabilmesi için kredi kartı ile gerçekleşen işlemlere ait harcama belgesinin kendisine ibraz edilmesi gerekir. Harcama belgesi 5464 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinde "banka kartı veya kredi kartı ile yapılan işlemler ile ilgili olarak üye işyeri tarafından düzenlenen, kart hamilinin işlemden doğan borcu ile diğer bilgileri gösteren ve kart hamilinin kimliğinin bir kod numarası, şifre veya kimliği belirleyici başka bir yöntemle belirlendiği haller dışında kart hamili tarafından imzalanan belge'' olarak tanımlanmıştır. Kartı çıkartan kuruluşun ödeme yükümlülüğünün doğabilmesi için harcama belgesinde kredi kartı sahibinin imzasının bulunması gerekir. Zira, harcama belgesinin imzalanması, kart sahibinin kartı çıkaran kuruluşa bu tutarın ödenmesi konusunda talimat niteliği taşır. Bu kural kredi kartı ile gerçekleştirilen işleme ait harcama belgesinin imprinter veya POS cihazı ile doldurulması halinde geçerlidir. Üye İşyerinin kredi kartı ile yapılan harcama bedellerinin kendisine ödenmesini isteyebilmesi için harcama belgelerini kartı çıkartan kuruluşa ibraz etmesi gerekir. Kartı çıkartan kuruluş kendisine ibraz edilen harcama belgesindeki tutarı üye işyeri ile aralarındaki sözleşmede kararlaştırılan komisyonu düştükten sonra üye işyerine ödemek zorundadır.

3. Kartı çıkartan kuruluş, kredi kartının kötüye kullanımını engellemek amacıyla kendisine ibraz edilen harcama belgelerinin kontrolünü yapmakla yükümlüdür bu denetim yükümlülüğü üye işyeri tarafından uyulması gereken formaliteleri örneğin harcama belgesindeki imza ile kart sahibinin kredi kartı başvurusu üzerindeki imzanın karşılaştırılmasını da kapsamaktadır.

4.Kredi kartının kötüye kullanımı, kartın sahibinin elinden rızası dışında çıkmadığı hallerde de örneğin sahte kredi kartı üretilmesi ya da üye iş yerinin sahte harcama belgesi düzenlemesi şeklinde gerçekleşebilir. Böyle bir durumda kart elinden çıkmadığından kredi kartı sahibinin kayıp bildiriminde bulunması da beklenemez ve kartın kötüye kullanıldığı en erken hesap özetinin bildirimiyle anlaşılabilir.

5.Somut olayda davalının kendisine hesap bildirimi geldikten sonra davacı bankaya davaya konu münferit bir harcamayla ilgili olarak ihtar göndererek harcamanın kendisi tarafından yapılmadığını bildirdiği, kart ile kendisine ödeme yapılan iş yerinin ise davalının talebi üzerine kendi bankasına noter kanalıyla ihbarname göndererek daha önce fax ile iadesi istenilen miktarın müşteriye iade edilmesini istediği, davalının kartın çalındığı veya kaybolduğu iddiasının bulunmadığı, harcamanın POS kullanılarak yapıldığı, kartın kötüye kullanılıp kullanılmayacağının ancak harcama belgesine atılan imzanın kontrol edilmesiyle anlaşılabileceği, harcama belgesinin üye iş yerince davacı bankaya ibraz edildiği, bu nedenle yukarıda yapılan açıklamalara göre davalının ödeme yönünde geçerli bir talimatının olduğunu davacının ispatlaması gerektiği ancak harcama belgesini Mahkemeye ibraz edemediğinden bunu ispatlayamadığının anlaşılmasına göre davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan kararın onanmasına karar verilmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 439 uncu maddesi gereğince ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

28.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.