Logo

3. Hukuk Dairesi2024/14 E. 2024/4292 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından babası adına krediyle alınan traktörün inançlı işlem yoluyla kendisine devredilmesi gerektiği iddiasıyla açılan araç mülkiyetinin tescili ve terditli olarak sebepsiz zenginleşmeye dayalı bedelin iadesi istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının inançlı işlem iddiasını ispatlayacak yazılı belge veya yazılı delil başlangıcı sunamaması ve terditli talebi olan sebepsiz zenginleşme kapsamındaki bedel iadesi hususunda ise bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/994 E., 2023/1662 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ: Zile 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/391 E., 2023/223 K.

Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tescili-alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin çiftçilikle uğraştığını, tarla işlerinde kullanmak üzere traktör satın almak istediğini, kendi adına kredi çıkmaması üzerine babası ... adına kullandırılan kredi ile 10.08.2021 tarihinde dava konusu traktörün alındığını, yapılan anlaşmaya göre traktörün tüm borçlarının müvekkili tarafından ödeneceği ve mülkiyetinin müvekkiline verileceğinin kararlaştırıldığını, tüm kredi taksitlerini müvekkilinin ödediğini, babasının ölümü üzerine mirasçıları olan davalıların traktörün mülkiyetini müvekkiline vermediklerini, Sulh Hukuk Mahkemesinde traktör üzerinden ortaklığın satış yoluyla giderilmesi istemiyle dava açıldığını ileri sürerek; davaya konu traktörün müvekkili adına kayıt ve tesciline, tescil taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 107 nci maddesi uyarınca denkleştirici adalet ilkesi uyarınca şimdilik 20.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan miras payları oranında tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili; müvekkillerinin babası ...'ın çiftçilikle uğraştığını, kendi kullanımı için traktör almak amacıyla kredi başvurusu yaparak adına çıkan krediyle dava konusu traktörü aldığını, kullanılan kredi borcunun bir kısmının babaları, bir kısmının ise müvekkilleri tarafından ödendiğini, davacının traktör üzerinde miras payı dışında bir miras hakkının bulunmadığını, Sulh Hukuk Mahkemesinde dava konusu traktörün ortaklığın satış suretiyle giderilmesi amacıyla dava açıldığını, davacı tarafın müteveffa ile aralarındaki inançlı işlem iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının bu iddiasına ilişkin yazılı delil sunamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının araç mülkiyetinin tespiti talebi bakımından dava dilekçesi içeriğinden kredi borcu ödendiğinde traktörün babası tarafından kendisine devredileceği yönünde inançlı işleme dayalı bir hukuki işlem yapıldığı iddia edildiğinden, babası ile arasında yapılmış bir sözleşme ve yazılı delil bulunmadığından asıl talebinin reddine karar verildiği, davacının terditli talebi yönünden ise, davacının, babası adına aldığı araç bedelini ödediğini ispat ettiği, bilirkişi kurulunun 08.09.2022 tarihli raporunda da belirttiği üzere davacının ödediği 30.019,00 TL'nin dolar, altın, euro, tüfe ve asgari ücret ortalaması ve denkleştirici adalet ilkesi gereği dava tarihi itibari ile 71.414,95 TL olduğu ve miras payları oranında davalılardan tahsili gerektiği gerekçesiyle, davacının araç mülkiyetinin adına tescili talebinin reddine, davacının terditli talebinin kabulü ile toplam 71.414,95 TL'nin davalılardan 23.804,98 TL'şer olarak dava tarihi olan 06.09.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; traktörün babası adına alınmasının tek nedeninin kredi çekmek amaçlı olduğunu, dinlenen tanıkların da bu hususu doğruladıklarını, dosya kapsamı ile inançlı işlemin ispat edildiğini, traktörün müvekkili adına tescili talebinin reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, tarafların akraba olması sebebiyle tanıkla ispatın mümkün olduğunu, Mahkemece eksik ve hatalı bilirkişi raporuna dayalı olarak karar verildiğini, faizle karşılanmayacak munzam zararın oluştuğunu, traktörün değerinin tespit edilerek buna göre hesaplama yapılması gerektiğini, kabul edilen miktarın denkleştirici adalet ve hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut olayda, davacının dava konusu traktörün kendisine ait olduğunu ileri sürerek inançlı işlem iddiası ile dava açtığı, ancak bu hususta yazılı delili bulunmadığı gibi, tanık dinlenmesine imkan verecek mahiyette yazılı delil başlangıcı da bulunmadığından inançlı işlem iddiasının ispat edilemediği, İlk Derece Mahkemesi kararında tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda denkleştirici adalet ilkesine uygun olarak hesaplama yapıldığı, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaftaki sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, araç mülkiyetinin tescili, terditli olarak sebepsiz zenginleşmeye dayalı bedelin iadesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "İspat yükü

" başlıklı 6 ncı maddesi,

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "İspat yükü" başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası ve "delil başlangıcı" başlıklı 202 nci maddesi.

3. 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Hukuk Genel Kurulunun 04.07.2010 tarihli ve 2010/14-394 E, 2010/395 K. sayılı kararı.

3.Değerlendirme

Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve özellikle davacının asıl talebinin inançlı işleme dayalı olduğu, bu iddianın 05.02.1947 tarih, 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yazılı belge ya da yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge ile kanıtlanması gerektiği, banka dekontları, makbuzların tek başına ispata yeterli olmadığı, taraflar arasındaki inançlı işlem sözleşmesine ilişkin yazılı delil niteliğinde dosya kapsamında herhangi bir bilgi ya da belgenin bulunmadığı, davacının terditli talebi yönünden ise, davacının babası adına aldığı araç bedelini ödediğini ispat ettiği, temyiz edenin sıfatı nazara alındığında bilirkişi kurulunun 08.09.2022 tarihli raporunun hükme esas alınmasında ve yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.