Logo

3. Hukuk Dairesi2024/315 E. 2024/911 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı site yönetiminin, banka hesaplarına konulduğu iddia edilen blokenin kaldırılması talebiyle açtığı davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı site yönetiminin banka hesaplarına bloke konulmadığının ve davacının işlem yapmasına engel bir durum olmadığının tespit edilmesi, davacının bloke nedeniyle zarar gördüğünü ispatlayamaması ve bu durumda hukuki yararının bulunmaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/174 E., 2023/802 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2021/1206 E., 2022/1182 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit-muarazanın giderilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Davacı vekili; Müvekkilinin, dava konusu site yönetimini temsil ettiğini, 07.11.2020 tarihli Kat Malikleri Genel Kurul Kararıyla, site Yönetim Kurulu olarak atandıklarını, müvekkilinin görev süresinin 07.11.2021 tarihinde bittiğini, ancak pandeminin de etkisini arttırması sebebiyle Genel Kurul toplantısını yapamamaları nedeniyle site yöneticisi görevi devam etmekle birlikte müvekkilin pandemi kısıtlamasının sona erene kadar veya kısıtlamaların kaldırılmasına kadar Genel Kurulun yapılmayacağına ilişkin karar vermesinin yönetimin görevi olduğunu, bu hususlar karşısında bir kısım kat maliklerinin bu durumu kabullenememeleri sebebiyle bankalara dilekçe vermeleri üzerine, imza sirkülerinin süresinin dolduğundan bahisle davalı bankaların siteye ait banka hesaplarına bloke koyduklarını, müvekkili tarafından, davalı bankalara imza sirkülerinin süresinin uzatıldığı ve yeni yönetim kurulu atanana kadar kendilerinin bu görevi yerine getireceğine ilişkin kararların açıklanmasına rağmen davalı bankalarca hiçbir hukuki dayanak gösterilmeden hesaplardaki paraların müvekkili tarafından kullanılamayacağını, yeni Yönetim Kurulu, Kat Malikleri Genel Kurul Kararıyla belirlenene kadar hesaplara bloke konulduğunu şifaen beyan ettiklerini, bu durum karşısında müvekkilinin çalışanlarına ilişkin ödemelerini gerçekleştiremediğini ve zarara uğradığını ileri sürerek; muarazanın giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili; davacı site yönetiminin müvekkili banka şubesindeki apartman hesaplarına bloke konulmadığını, maaş, fatura vs. ödemelerine ilişkin talimatları, ödeme yapmak üzere nakit para çekimi vs. şeklindeki işlemlerin belgelendirilmek suretiyle müvekkili banka şubesi tarafından yerine getirildiğini, davacının çalışanlarına ilişkin ödemelerini gerçekleştiremediği ve bu bakımdan zarara uğradığı yönündeki iddiasının gerçek dışı olduğunu, davacı tarafından dava konusuna ilişkin olarak dava açılmadan önce müvekkili bankaya başvuruda bulunulduğunu ve müvekkili tarafından tüm açıklığıyla ve iyi niyetle konu hakkında kendilerine gerekli bilgilendirmelerin yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... vekili; zamanaşımı, yetki ve görev itirazlarının olduğunu, davacı tarafça iddia edildiği şekilde site adına müvekkili banka nezdinde bulunan hesaplar üzerine, genel kurul yapılamamış olması nedeniyle uygulanan bloke bulunmadığını, davacı site yöneticiliği tarafından müvekkili bankaya yasaya uygun bir şekilde yönetici atamasına ilişkin kararın da sunulmadığını, müvekkilinin bankaya da bir kısım kat malikleri tarafından site yönetiminin görev süresinin bittiği ve site adına işlem yapılmaması için yazılı olarak başvuruda bulunulduğunu, davacı site yöneticiliği tarafından usulüne uygun atamayı gösterir kat malikleri kurulu kararı ya da sulh hukuk mahkemesi kararı sunulmaksızın, muaraza iddiası ile açılan davada davacının hukuki menfaatin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı yöneticinin görev süresi dolmuş olmasına karşın genel kurul toplantılarının pandemi nedeniyle bir müddet daha yapılamadığı, bu nedenle mevcut yöneticinin görev süresinin devam ettiği, bilirkişi raporunda pandemi önlemlerinin sona erdiği tarih olarak 07.11.2021 tarihi gösterilerek davacının bu tarih itibariyle yetkisiz hale geldiği ama yönetimin sürekliliği ilkesi gereğince işlem yaptığı belirtilmiş ise de dışarıya karşı temsil kuralı gereğince işlemlerini yapmaya devam etmesi gerektiği, bu anlamda kat malikleri tarafından genel kurul toplanarak yöneticinin değiştirilmesinin sağlanması ya da bu hususta sulh hukuk mahkemesinden bir talepte bulunulmasına kadar mevcut yöneticinin görev ve yetkisi devam edeceğinden bankalar tarafından bloke konulmayarak işlemlere devam edilmesi gerektiği, nitekim davalı bankalar tarafından da herhangi bir bloke konulmadığı, davanın açıldığı tarihe kadar da davacı yöneticinin yetkilerinin devam etmekte olduğu, her ne kadar internet bankacılığı açısından kısmi bir sınırlandırma getirilmiş ise de bunun davacının işlem yapmasına engel olmadığı, şubeden tüm işlemlerin imza ve belge mukabilinde yapılabildiği, bu durumun davacının da kabulünde olduğu, bu durumda herhangi bir bloke işlemi uygulanmamış olması ve davacının bir takım işlemlerini yapamayarak zarara uğradığını iddia etmesine karşın bunun ispatına yarar herhangi bir delilin dosyaya sunulmamış olması da dikkate alındığında davacının mevcut olmayan bir blokeden dolayı mevcut olmayan bir zarar iddiasına karşı dava açmasında hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle, davacının her iki davalıya karşı da ikame ettiği davaların hukuki yarar dava şartı eksikliği nedeniyle ayrı ayrı usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davalılarca uygulanan haksız blokeler nedeniyle mağduriyetleri ortada olduğu halde mahkemece davanın açılmasında hukuki yararlarının olmadığına karar verilmesinin hatalı olduğunu, bloke uygulandığının bilirkişi raporuyla da ortaya konulduğunu, her ne kadar blokelerin anlık konulup anlık olarak kaldırıldığı ifade edilmişse de işlem yapılacağı vakit konulan blokelerin işlem yapılmasını engellediğinden sonrasında çözülmesinin bir anlamının kalmadığını, mobil internet bankacılığına girişlerinin engellendiğinin tespit edildiğini, davalıların, davanın en başından beri mobil ve internet şubesine girişlerinin engellendiğini ifade ettiklerini, dosyadan alınan bilirkişi raporunda mevcut yönetimin KMK 34. maddesi gereği yeni yöneticinin atanmasını istemesi gerektiği ifade edilmişse de kanun metninde açıkça kat maliklerinden birisinin bunu istemesi gerektiğinin ifade edildiğini, maddenin yanlış yorumlandığını ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ve gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında davanın esasıyla ilgili tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerinin toplandığı, davacı tarafça ileri sürülen tüm istinaf sebeplerinin yargılama aşamasında sunulan dava, itiraz ve beyan dilekçeleri ile de ileri sürüdüğü, ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporunda bu iddia ve itirazların değerlendirildiği, davacı site yönetiminin banka hesaplarına bloke konulmadığı, davacı tarafça tüm bankacılık işlemlerinin yapılabildiği, bu nedenle davacının bu davayı açmakta hukuki bir yararının bulunmadığı gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaftaki nedenleri tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı site yönetiminin banka hesaplarına konulduğu iddia olunan blokenin kaldırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi ve 6100 sayılı Kanun’un 114/1-h maddesi.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, davacı yöneticinin görev süresi dolmuş olmasına karşın genel kurul toplantılarının pandemi nedeniyle bir müddet daha yapılamadığı, bu nedenle mevcut yöneticinin görev süresinin devam ettiğinin yerleşik içtihatlar da nazara alındığında kuşkusuz olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun taraf ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu, herhangi bir bloke işlemi uygulanmamış olması ve davacının bir takım işlemlerini yapamayarak zarara uğradığını iddia etmesine karşın bunun ispatına yarar herhangi bir delilin dosyaya sunulmamış olması da dikkate alındığında davacının mevcut olmayan bir blokeden dolayı mevcut olmayan bir zarar iddiasına karşı dava açmasında hukuki yararı bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.