Logo

3. Hukuk Dairesi2024/390 E. 2025/1101 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hatalı tıbbi uygulama iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat isteminin reddine ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki ATK raporu ve üç kişilik akademisyen bilirkişi heyeti raporunun davalı doktor ve hastaneye kusur izafe edilemeyeceği yönünde birbirini teyit etmesi, raporların denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olması ve davacı hastadan yazılı onam alınmış olması gözetilerek, davacıların temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2873 E., 2023/2653 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2017/564 E., 2021/1074 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 25.02.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacılar vekili Avukat .... ile davalılardan ... vekili Avukat ... ile diğer davalı ... Tic. A.Ş. vekili Avukat ...'in sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili; müvekkili ...'ün böbrek taşı ağrısı sebebiyle Acıbadem Kocaeli Hastanesine başvurduğunu, davalılardan üroloji uzmanı Prof. Dr. ... tarafından muayene edildiğini, operasyonun uzun sürdüğünü, kateter-stent takıldığını, cinsel organında aşırı şişlik oluştuğunu, cinsel organında beyaz bir dokunun çıktığını gördüğünü, üreter ve mesane yaralanması, nedeniyle organ nakli yapılması gerektiğinin öğrenildiğini, bunun üzerine .... Hastanesi'ne sevkedildiğini, 2.7 cm kalan üreter sebebiyle sol böbreğinin kasık kısmına alındığını, iki yerden delinmiş olan mesane tamir edilerek yukarı alındığını, basit bir işlem olarak aktarılan ve ayrıntılı bilgi verilmeyen lazer ile taş kırma operasyonunda hekimin özensiz, dikkatsiz ve tıbbi standartlara aykırı eylemleri sebebiyle iş gücü ve efor kaybı için şimdilik 500,00 TL, tedavi sürecindeki kazanç kaybı için şimdilik 500,00 TL, ekonomik geleceğinin sarsılması nedeniyle şimdilik 500,00 TL, yapılan ve ömür boyu yapılacak tedavi masrafları, yol, yemek masrafları, spor salonu vb. zararlar için şimdilik 500,00 TL maddi tazminat olmak üzere toplam şimdilik 2.000,00 TL maddi tazminat, psikolojik süreç, elem ve keder dikkate alınarak 250.000,00 TL manevi tazminat, .... için 100.000,00 TL, ... için 50.000,00 TL, ... için 50.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 450.000,00 TL manevi tazminat talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... Tic. A.Ş. vekili; belirsiz alacak ve tespit davasının açılmasını gerektiren koşulların oluşmadığını, yazılı onam alındığını, kusur bulunmadığını, zararın oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ... vekili; davanın sigorta şirketine ihbarının gerektiğini, hastasına iyileşme garantisi vermediğini, mesleki özeni gösterdiğini, vekalet sözleşmesi kapsamında tazminat sorumluluğunun oluşmadığını, davacının olası komplikasyonlar hakkında aydınlatıldığını ve onamı alındığını, talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Dosya arasına alınan iki heyet raporunun da aynı yönde olduğu, ameliyatın gerçekleştirilmesinde tıbbi hata tespit edilemediği, ameliyatın sonuç odaklı olmadığı, ameliyatta taşın alınamaması ihtimalinin bulunduğu, buna ve gelişebilecek komplikasyonlara ilişkin olarak davacının onamının alındığı, nitekim yaşanan olayların da komplikasyon kapsamında olduğu, davalı hekim tarafından ameliyat sırasında ve sonrasında gelişen komplikasyonlar nedeniyle sürecin iyi yürütüldüğü ve gerek ameliyat sonrasında yapılan kontrollerde, gerek ameliyattan üç yıl sonra yapılan muayenelerde davacı ...'ün böbreklerinde herhangi bir zararın oluşmadığının tespit edilmiş olması karşısında davalı doktor ve hastaneye herhangi bir kusur izafe edilemeyeceği, yapılan uygulamada tıbbi ve hukuki açıdan herhangi bir sorumluluğun doğmadığı tespit edilmiş olmakla kusur ve zarar şartının ispatlanamamış olması nedeniyle davacıların maddi ve manevi tazminat davalarının reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Dosyada mübrez ATK raporu ile üç kişilik akademisyen bilirkişi heyeti raporunun birbirini teyit ettiği, raporların denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacılar vekili; maddi tazminat yönünden kesin hüküm verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, kararı maddi tazminat açısından da istinaf ettiklerini, dosyaya ibraz ettikleri uzman görüşünün gerekçeli kararda değerlendirilmediğini, hükmün gerekçesiz olduğunu, yaşanan olayların komplikasyon kapsamında olduğu ve davacı hekime kusur izafe edilemeyeceğinin tıbbi gerçeği yansıtmadığını, gerekçeli kararda davacıda zarar oluşmadığı bu bakımdan da zararın ispatlanamadığı yönündeki kanaatin gerçeğe ve hukuka aykırı olduğunu, onam alınmadığını, hasta yakınlarına bilgilendirmede bulunulmadığını ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, hatalı tıbbi uygulama iddiasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle ATK raporu ile üç kişilik akademisyen bilirkişi heyeti raporunun birbirini teyit ettiği, davalı doktor ve hastaneye herhangi bir kusur izafe edilemediğinin, raporların denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğunun ve davacı hastadan yazılı onam alındığının anlaşılmasına göre, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

28.000,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara verilmesine,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacılara iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.