Logo

3. Hukuk Dairesi2021/7913 E. 2021/12852 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kiracı tahliyesinden sonra kiralananda oluşan hasarın giderilmesi için açılan tazminat davasında, kiracının sorumluluğunun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kiralananın teslimi sırasında hasarın olağan incelemeyle belirlenebilir nitelikte olduğu ve Türk Borçlar Kanunu'nun 335. maddesi uyarınca kiraya verenin hasarı hemen yazılı olarak kiracıya bildirme yükümlülüğünü yerine getirmediği gözetilerek, yerel mahkemenin kiracının sorumluluğuna hükmeden kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı şirket; davalıya hastane binasının beş yıl süreyle kiraya verildiğini, kiralananı tahliye edeceğini bildiren davalı ile 15/03/2012 tarihinde bir araya geldiklerini, bu tarihte davalının hastaneyi boşalttığını ancak henüz röntgen odalarının duvarlarında yer alan kurşun levhalar sökülmediğinden anahtar tesliminin ertelendiğini, daha sonra 23/03/2012 tarihinde kiralananın tutanak ile tahliye edildiğini ve anahtarının teslim edilmesiyle kiracılık ilişkisinin sona erdiğini, davalının bir Pazar günü taşınmaza gelerek haber vermeden taşınmazın ön cephesinde bulunan “... Üniversitesi” yazılı levhayı söktüğünü, dikkatsiz ve özensiz yapılan sökme işlemi neticesinde taşınmazda maddi zarar meydana geldiğini, mahkeme aracılığıyla zarar tespiti yaptırdıklarını iddia ederek; hasar bedeli 15.000 TL ile tamir süresince işleyecek kira bedeli 500 TL’nin faiziyle davalıdan tahsilini istemiş, ıslahla hasar bedeli 16.507,30 TL ile yoksun kalınan kira bedeli 17.500 TL’nin faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.

Davalı; kiralananın 23/03/2012 tarihinde davacıya teslim edildiğini, teslimden sonra kiralananda ortaya çıkan zararlardan sorumlu tutulamayacaklarını, teslim edilen binada bulunan ayıpları davacının hemen bildirmesi gerektiğini ancak böyle bir bildirim yapılmadığını, 11 ay sonra çatıda akma gerekçesi ile tespit yaptırmasının kabul edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davalının temyizi üzerine Dairece verilen 14/03/2018 tarihli ve 2017/2906 E. 2018/2487 K. sayılı kararla; uyuşmazlığa bakmaya görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.

Bozma kararına uyan mahkemece verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosya, sulh hukuk mahkemesine gönderilmiştir.

Mahkemece, alınan bilirkişi raporları doğrultusunda tespit edilen hasarların giderilmesi için gereken tutarın dava tarihi itibariyle 15.721,24 TL, tadilat süresinin ise 30 gün olduğu gerekçesiyle, 15.721,24 TL hasar bedeli ile 30 günlük kira bedeli 17.500 TL’nin haksız fiil tarihi net olarak tespit edilemediğinden tespit tarihi 04/02/2013'ten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nın (TBK) 316. maddesi hükmü uyarınca; kiracı, kiralananı tam bir özenle kullanma borcu altındadır. Aynı Kanun'un 334. maddesi gereğince; kiracı, sözleşme sonunda kiralananı aldığı hali ile kiralayana teslim etmekle yükümlü olup kiralananda sözleşmeye uygun olmayan, kötü kullanımı dolayısıyla oluşan zarardan sorumludur. Fakat, kiracının sorumluluğu kiraya verenin kiralananı gözden geçirme ve kiracıya bildirimde bulunması koşuluna bağlanmıştır. TBK’nın 335. maddesine göre; “Kiraya veren, geri verme sırasında kiralananın durumunu gözden geçirmek ve kiracının sorumlu olduğu eksiklikleri ve ayıpları ona hemen yazılı olarak bildirmek zorundadır. Bu bildirim yapılmazsa, kiracı her türlü sorumluluktan kurtulur. Ancak, teslim alma sırasında olağan incelemeyle belirlenemeyecek olan eksikliklerin ve ayıpların varlığı hâlinde, kiracının sorumluluğu devam eder. Kiraya veren, bu tür eksiklikleri ve ayıpları belirlediğinde, kiracıya hemen yazılı olarak bildirmek zorundadır."

Taraflar arasında 01/11/2007 başlangıç tarihli ve beş yıl süreli kira sözleşmesi imzalanmış, 23/03/2012 tarihli tutanak ile kiralanan tahliye edilmiştir. Söz konusu tutanakta, kiralananın demirbaş listesindeki ekipmanlar ve malzemelerle boş olarak teslim alındığı belirtilmiş, kiralananın dış cephesindeki “... Üniversitesi” yazılı isim tabelasının sökülmediğine yahut daha sonra söküleceğine yönelik bir kayda yer verilmemiştir. Söz konusu tutanak taraflarca da itiraza uğramamıştır. Davacının 04/02/2013 tarihli talebi üzerine Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/16 D.iş sayılı dosyası nezdinde 05/02/2013 tarihinde keşif yapılmış, keşif sonrası hazırlanan bilirkişi raporu, 19/02/2013 tarihinde davalı tarafa tebliğ edilmiştir. Davacı tarafça tabelanın söküldüğü tarihe dair bir açıklama yapılmamış, tabelanın kiracı tarafça tahliyeden sonra söküldüğü ve zararın TBK m.335’e uygun şekilde kiracıya hemen yazılı olarak bildirildiği ispat edilmemiştir.

O halde mahkemece; söz konusu hasarın ilk anda olağan incelemeyle belirlenebilir olduğu ve bu nedenle TBK m.335 uyarınca kiracının zarardan sorumluluğu için aranan bildirim şartının gerçekleşmediği gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken tahliyeden 10 ay sonra yapılan tespite dayalı olarak kiracının zarardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, harçtan muaf olan davalı üniversiteden peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi