Logo

3. Hukuk Dairesi2022/6421 E. 2023/18 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından satın alınan elma fidanlarının eksik ve ayıplı teslim edilmesi sebebiyle açılan tazminat davasında, fidanların eksik teslim edildiği iddiasının mahkemece değerlendirilmemesi uyuşmazlığa konu olmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, davacının fidanların bir kısmının teslim edilmediği yönündeki iddiasını ve bu iddiaya ilişkin delilleri değerlendirmemesi ve bu konuda hüküm kurmaması, hükmün gerekçesinin ispat yükümlülüğü ve 6100 sayılı HMK'nın 297. maddesi uyarınca eksik olması nedeniyle bozmayı gerektirmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1388 E., 2022/1048 K.

KARAR : Davanın Reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; 29.11.2017 tarihli sözleşme ile davalıdan 40.000 TL bedel karşılığında 10.000 adet elma fidanı satın aldığını, satış bedelinin 5.000 TL'sini ödediğini, 22.03.2015 tarihinde teslim edilen 8.530 adet fidanın hastalıklı ve köksüz olduğunu, fidanları teslim almadığını önce sevk irsaliyesi tek taraflı imzalanmak suretiyle fidanların kiraladığı soğuk hava tesisine bırakıldığını, talebi üzerine mahkeme aracılığıyla iki ziraat bilirkişisi eşliğinde tespit yapıldığını, tespit sonrası hazırlanan bilirkişi raporu ile iddialarının kanıtlandığını, fidanların eksik ve hastalıklı olduğunun tespit edildiğini, fidanların soğuk hava tesislerinde bir odada karantina altına alındığını, davalıya fidanların karantinadan 10 gün içinde alınmasını, aksi halde imha edileceğini, ödediği 5.000 TL peşinatın iadesi ve uğradığı zararın karşılanması hususlarını gönderdiği ihtar ile bildirdiğini, ancak davalı tarafından fidanların teslim alınmadığı gibi parasının da iade edilmediğini, fidanların gerektiği gibi teslim edilmemesi ve sözleşmenin yerine getirilmemesi sebebiyle zarara uğradığını iddia ederek; ödediği 5.000TL'nin sözleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizili ile tahsilini, uğradığı zarar yönünden ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000 TL tazminatın fidanların teslim tarihi olan 22.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; sözleşmede 15.12.2014-15.01.2015 tarihleri arasında satıcının iş yerinde fidanların teslim edileceğinin kararlaştırıldığını, davacının bakiye satış bedeli 35.000 TL’yi ödemediğini, sözleşme süresinin 3 yıl olduğunu ve davacının sözleşmeden caydığını bildirmediğini, alacağının tahsili için 20.04.2015 tarihinde çektiği ihtarnameye kadar fidanlardan dolayı herhangi bir cayma bildiriminde bulunulmadığını, habersiz tespit yapıldığını, satılan fidanları sözleşmede belirlendiği şekilde davacının yetkilendirdiği şahsa tarım müdürlüğüne bağlı kamu denetçileri huzurunda teslim ettiğini, aksi halde yetkili memurların sevkiyata izin vermeyeceğini, sözleşme uyarınca siparişin iptali ve değişikliği talebinin satıcıya yazılı olarak 30 gün önce bildirilmemesi halinde tahsil edilen tutarın iade edilmeyeceğini, alıcının fidanları sözleşmede kararlaştırılan tarihten sonra teslim aldığını, fidanların sertifikalı olduğunu ve tüm sağlık kontrolleri yapıldıktan sonra teslim edildiğini, davacının fidanları almasına rağmen kalan borcunu ödememek için fidanların hastalıklı olduğunu iddia ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 25.06.2020 tarihli ve 2019/235 E., 2020/204 K. sayılı kararıyla; 2015/35 D.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporlarında 8.570 adet elma fidanı bulunduğunun ve bunlarda kök çürüklüğü, ateş yanığı ve benzer olguların görüldüğünün, labaratuvar ortamında analiz edilmesi gerektiğinin daha sağlıklı olacağının belirtildiği, fidanlardan numune alınarak labaratuvar ortamında analizinin yapılamadığı, hastalıklı fidanların davalıdan satın alınan fidanlar olup olmadığının ve yine fidanlardaki kusurun, fidanların üretiminden mi yetiştirilmesinden mi kaynaklandığının tespit edilemediği, fidanların imha edildiği, yargılama sırasında Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsünden rapor alınması talebinde bulunulduysa da numune üzerinde inceleme yapılması gerektiğinden rapor düzenlettirilemediği, Halim dışındaki davacı tanıklarının olaya ilişkin bilgi ve görgülerinin olmadığını beyan ettikleri, Halim'in ise davalının gönderdiği fidanların davacının istediği nitelikte olup olmadığını bilmediğini beyan ettiği, davalının tanıklarından bir kısmının Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü çalışanları olduğu, beyanlarında davalının sattığı fidanların sağlıklı olduğunu gösteren bitki pasaportu düzenlendiğini, fidanların kontrolden geçirildiğini ve sağlık sertifikalarının alındığını beyan ettikleri, davacı taraf her ne kadar yemin deliline dayanmışsa da yapılan yargılamada yemin teklifinde bulunup bulunmayacağına ilişkin şerhli tebligata rağmen duruşmaya katılıp yemin teklif etmediği gerekçesiyle, ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; eksik gönderilen fidanların hastalıklı olduğunun, alınan tespit raporu ile birlikte davacıya gönderilen ihtarnamede bildirildiğini, ayrıca peşin ödenen bedelin iadesinin de talep edildiğini, fidanların satılamaması ve yetiştirilememesi sebebiyle davacının hem ticari itibar kaybına hem de ayrıca maddi zarara uğradığını ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; laboratuvar ortamında davaya konu fidanların hastalıklı olduğunun tespit edilmediği, davacının iş bedelini tam olarak ödediğine dair herhangi bir delil sunmadığı, yemin delilinin de mahkemece yapılan hatırlatmaya rağmen kullanılmadığı dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesi kararında, tarafların gösterdiği hükme etki edecek tüm delillerin toplandığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde bildirmiş olduğu sebepleri tekrar ederek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasını ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, fidan satışına dair sözleşme nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) hükmün kapsamını düzenleyen 297 nci maddesinin birinci fıkrasının ilgili bölümü şöyledir: “Hüküm “Türk Milleti Adına” verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:

...

c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri."

2.Aynı maddenin ikinci fıkrası; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." hükmünü içerir.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı vekilinin teslim edildiğini kabul ettiği elma fidanlarının ayıplı olduğuna yönelik sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davaya konu 29.11.2014 tarihli ve 10.000 adet elma fidanının 40.000 TL bedelle satışına dair sözleşme hususunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Anılan sözleşmenin (7.2) ve (7.3) numaralı maddelerinde, elma fidanlarının davalı (satıcı) tarafından davacıya (alıcı) teslimi hususu düzenlenmiştir. Davacı; teslim edilen elma fidanlarının ayıplı olduğunu, ayrıca elma fidanlarının 1.470 adedinin gönderilmediğini, sevk irsaliyesinin kendisi tarafından imzalanmadığını, fidanları teslim almadığını iddia etmiş, davalı ise fidanların tesliminin sözleşme uyarınca gerçekleştirildiğini, eksiklik bulunmadığını savunmuştur. Ne var ki, İlk Derece Mahkemesince; davacının, fidanların 1.470 adedinin teslim edilmediği yönündeki iddiası hakkında toplanan deliller tartışılıp değerlendirilmemiş, buna bağlı olarak davacının bu husustaki talebi hakkında bir hüküm verilmemiştir.

3. Bu durumda İlk Derece Mahkemesince yapılacak iş; yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler ve ilkeler gözetilerek, davacı tarafın fidanların teslim edildiği yönündeki iddiası hakkında toplanan delilleri, özellikle sevk irsaliyesini, sözleşme hükümlerini gözeterek değerlendirmek ve ulaşılacak sonuç uyarınca bu talep hakkında bir karar vermek olmalıdır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davacı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine,

2.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının usulden davacı yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.