Logo

3. Hukuk Dairesi2022/6540 E. 2022/8581 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı banka, kredi alacağını tahsil etmek için davalı şirketin adi ortaklıktaki tasfiye payına haciz koydurmuş, ancak mahkeme davalı şirketin tüm ortaklık alacağına hükmetmiştir; uyuşmazlık, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine uyup uymadığı noktasındadır.

Gerekçe ve Sonuç: Taleple bağlılık ilkesi gereğince hakimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu, davacının talebinin ise davalı şirketin ortaklıktaki tasfiye payı ile sınırlı olduğu gözetilerek, mahkemenin davalı şirketin tüm ortaklık alacağına hükmetmesi hatalı bulunmuş ve karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

Davacı ...Ş. ile davalılar ..., ... Sosyal Hizm. İnş. Taah. Tur. Tic. Ltd. Şti. aralarındaki şirket ortaklık payı alacağının tahsili davasına dair Çanakkale 2 Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesinden verilen 07/10/2021 tarihli ve 2019/8 E. 2021/241 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 22/06/2022 tarihli ve 2022/4514 E. 2022/6067 K. sayılı karara karşı, davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.

Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; davalı şirketin kullanmış olduğu kredi nedeniyle oluşan borcunu ödememesi üzerine, başlattığı icra takibinin kesinleştiğini; diğer yandan dava dışı Çanakkale İl Özel İdaresi tarafından ihale ile verilen işin gerçekleştirilmesi amacıyla davalılar arasında adi ortaklık ilişkisi kurulduğunu, ortaklığa konu işin tamamlanmasıyla birlikte adi ortaklığın sona erdiğini, ancak ortaklığın idare nezdindeki hakedişinin henüz ödenmediğini, bu nedenle takip borçlusu davalı şirketin ortaklıktaki payı oranında hakedişi üzerine haciz konulduğunu, diğer ortak davalı ... tarafından hacze itiraz edildiğini, davalıların kötü niyetli olduğunu, alacaklıları zarara uğratmak kastıyla davalı şirketin adi ortaklığa muvazaalı olarak borçlandırıldığını ileri sürerek; sona eren adi ortaklığın tasfiyesi ile birlikte takip alacağının borçlusu davalı şirketin tasfiye payından tahsilini talep etmiştir.

Davalı ...; davalı şirket ile arasında kurulan adi ortaklığın 31/12/2011 tarihi itibariyle feshedildiğini, işbu tarihten itibaren ortak girişim adına yüklenilen işi tek başına yerine getirdiğini, ihaleye konu işin gerçekleştirilmesine yönelik gerekli masraf ve giderlerin de yine kendisi tarafından karşılandığını, davalı şirketin şahsi borçlarından ötürü ortaklık alacağına haciz konulamayacağını, tarafına husumet yöneltilemeyeceğini, davacı bankanın kötü niyetli olduğunu, usul ve kanuna aykırı olarak hakedişi üzerine konulan haciz nedeniyle iflasın eşiğine geldiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Davalı şirket; davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece; davalılar arasında kurulan adi ortaklığın 31/12/2011 tarihli “Ortak Girişimin Feshi” adı altında düzenlenen sözleşme ile sonlandırıldığı, sözleşme içeriği incelendiğinde; ortaklık faaliyeti kapsamında toplam 101.800 TL tutarında gider yapıldığı, bu giderlerden sadece 5.000 TL’sinin davalı şirket tarafından, kalanının ise davalı ... tarafından karşılandığı, ortaklardan davalı şirketin ortaklıktan herhangi bir hak ve alacağının kalmadığına dair beyanda bulunduğu, sözleşme tarihi itibariyle davalıların birbirini ibra ettikleri, böylece davaya konu adi ortaklığın sonlandırılarak tasfiye edildiği, ortaklığa konu işin de pilot ortak davalı ... tarafından tamamlandığı; diğer taraftan bahse konu belgenin muvazaalı olarak düzenlendiği hususunun ispat edilemediği, ortaklığın tasfiye edilmesi karşısında artık adi ortaklığın tasfiyesinin istenemeyeceği gerekçesiyle; davanın reddine dair verilen hüküm, davacının temyizi üzerine; Dairece verilen 24/12/2018 tarihli ve 2017/1299 E. - 2018/13149 K. sayılı kararla;

“...taraflar arasında düzenlenen 31/12/2011 tarihli "Ortak Girişimin Feshi'' sözleşmesinin muvazaalı olduğu ve ortaklığın fesih ve tasfiyesinin henüz gerçekleşmediği nazara alınmak suretiyle, uyuşmazlığın; yukarıda açıklanan maddeler halinde belirtilen sıra ve yöntem izlenerek çözüme kavuşturulması suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde hüküm tesis edilmesi gerekirken, bu şekilde bir inceleme ve değerlendirme yapılmadan eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir...” gerekçesiyle bozulmuştur.

Bozmaya uyan mahkemece; 26/08/2021 tarihli ek tasfiye raporu hükme esas alınarak, davalılar arasında kurulan adi ortaklığın ihale ile yüklenilen ortaklığa konu işin tamamlanmasıyla birlikte 08/08/2012 tarihinde sona erdiği, ortaklığın sona ermesiyle birlikte tasfiye aşamasına girdiği, adi ortaklıkta ortağın kişisel alacaklılarının ancak borçlu ortağın şirketteki kar payını ya da ortaklığın tasfiyesi halinde tasfiye payını haczettirebileceği, tasfiye raporu ile ortaklardan davalı ...’ın tasfiye payı alacağının 22.210,19 TL, takip borçlusu davalı şirketin tasfiye payı alacağının ise 21.339,20 TL olarak belirlendiği, davaya konu edilen alacak miktarının 62.647 TL olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, adi ortaklığın tasfiyesi ile ortaklardan davalı ...’ın tasfiye payı alacağının 22.210,19 TL, davalı .... Sos. Hizm. İnş. Turizm Tic. Ltd. Şti.nin tasfiye payı alacağının 21.339,20 TL olduğunun tespitine, 21.339,20 TL alacağın davalı .... Sos. Hizm. İnş. Turizm Tic. Ltd. Şti.den tahsiline dair verilen karar, tarafların temyizi üzerine; Dairece verilen 22/06/2022 tarihli ve 2022/4514 E. -2022/6067 K.sayılı ilamla onanmış; onama kararına karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir.

1) Düzeltilmesi istenilen Yargıtay kararında açıklanan gerekçelere göre, davalı vekilinin sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.

2) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26 ncı maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi uyarınca; hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.

Somut olayda; davacı banka tarafından kredi alacağının tahsili amacıyla kredi borçlusu davalı .... Ltd. Şti. aleyhine icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği; öte yandan dava dışı Çanakkale İl Özel İdaresi tarafından ihale ile verilen işin gerçekleştirilmesi amacıyla davalılar arasında kurulan adi ortaklığın, ortaklığa konu işin tamamlanması, eş söyleyişle ortaklık amacının gerçekleşmesiyle birlikte kendiliğinden sona ererek tasfiye aşamasına girdiği, ancak ortaklığın hakedişinin henüz ödenmediği, takip alacaklısı davacı banka tarafından ihale makamı idareye gönderilen haciz ihbarnamesi üzerine, ortaklığın idare nezdindeki hakediş alacağına haciz konulduğu, davalı ...’ın şikayeti üzerine haczin kaldırıldığı, eldeki davanın ise takibe konu kredi alacağının takip borçlusu davalı şirketin ortaklıktaki tasfiye payından tahsili istemiyle açıldığı, bu isteğin aynı zamanda ortaklığın tasfiyesini de kapsadığı; mahkemece ortaklığın tasfiyesi kapsamında tasfiye memurundan alınan tasfiye işlemine dair sonuç bilançoya göre, kredi borçlusu davalı .... Ltd. Şti.nin adi ortaklıktan tasfiye payı alacağının 21.339,20 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.

Hal böyle olunca, mahkemece; taleple bağlı kalınarak, davaya konu alacağın takip borçlusu davalı ortak .... Sos. Hizm. İnş. Turizm Tic. Ltd. Şti.nin ortaklıktaki tasfiye payından tahsiline karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile talep aşılarak davalı .... Sos. Hizm. İnş. Turizm Tic. Ltd. Şti.den tahsili yönünde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmemesi nedeniyle, HUMK'nın 438 inci maddesinin yedinci fıkrası gereğince hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekirken, zuhulen onandığı bu defa yapılan inceleme ile belirlendiğinden, davacı vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair karar düzeltme isteğinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairece verilen 22/06/2022 tarihli ve 2022/4514 E. 2022/6067 K. sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, hüküm fıkrasının (2) numaralı bendinin çıkartılarak yerine; “2-Davalılar arasındaki adi ortaklığın tasfiyesi ile ihale makamı Çanakkale İl Özel İdaresi nezdindeki ortaklığın hakedişi üzerine bloke konulduğu anlaşıldığından, takip borçlusu davalı .... Ltd. Şti.nin ortaklıktaki tasfiye payı (21.339,20 TL) ile sınırlı olarak, bloke edilen hakediş bedelinden 21.339,20 TL’nin takip alacaklısı davacıya ödenmesine, kalanının ise davalı ...’a ödenmesine,” bendinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 08/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.