"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/950 E., 2022/1322 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 9. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2020/314 E., 2021/402 K.
Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve asıl dosyada davalı ...Ş. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının başvurusunun esastan reddine, davacının başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl dosyada davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili asıl ve birleşen dava dilekçesinde; davalı ... ile akdettikleri sözleşme gereği, davalı şirketin 0537 581 16 17 nolu faturalı telefon hattını kullanımına tahsis ettiğini, ancak haberi olmaksızın 04.07.2017 tarihinde sözleşmenin feshedilerek, kullandığı hattın eski eşi ...'ın yetkilisi olduğu Assa İth. İhr. İnş. Taah. İnş. Malz. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.'ye devredildiğini, bunun üzerine Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/64247 nolu soruşturma dosyası ile suç duyurusunda bulunduğunu, maddi ve manevi tazminat davası açma hakkını saklı tuttuğunu beyan ederek; davalı tarafça gerçekleştirilen devir talep formundaki imzanın kendisine ait olmadığının ve devir sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile devir işleminin iptaline, 0537 581 16 17 nolu hattın adına kaydının yapılmasına ve başkası tarafından kullanılan sim kartın iptaline, tarafına yeni sim kartı verilmesini ve hattın adına tahsisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Asıl dosyada davalı ...Ş. vekili cevap dilekçesinde; davaya konu GSM hattının 24.05.2016 tarihinde davacı tarafından kullanılmaya başlandığını, GSM hattının 05.07.2017 tarihli devir formu ile davacı tarafından Assa İth. İhr. İnş. Taah. Gıda San. Tic. Ltd.Şti'ye devredildiğini, devir formu incelendiğinde davacının formda imzasının bulunduğu ve işleme muvafakat ettiğinin görüleceğini, devir sözleşmesi ekinde davacının kimlik fotokopisinin de bulunduğunu, devir işleminin mevzuata uygun olarak gerçekleştiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen dosya davalıları ... ve Assa İth. İhr. İnş. Taah. İnş. Malz. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti., usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2017/64247-98 soruşturma numaralı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesine göre 05.07.2017 tarihli... adına düzenlenmiş devir formundaki imzanın ...'ın eli ürünü olduğu, imzanın davacıya ait olmadığı, davalı ... Şirketine ait bayinin devir sözleşmesini düzenlerken kimlik belgesi ile işlem yapanın aynı kişi olduğunu denetleme yükümlülüğünün olduğu, davacının kadın, işlem yapan dava dışı ...'ın ise erkek olması nedeniyle kolaylıkla işlemin abone tarafından gerçekleştirilmediğinin anlaşılabilecek nitelikte olması gerekçesiyle, asıl ve birleşen dava yönünden açılan davanın kabulüne, davalı şirket tarafından gerçekleştirilen 05375811617 numaralı hattın devir talep formundaki imzanın davacıya ait olmadığının tespiti ile devir işleminin iptaline, 05375811617 numaralı hattın davacı adına kaydının yapılmasına, birleşen dosya davalıları adına yapılan kaydın iptaline, davacıya belirlenen hatta ilişkin yeni bir sim kartı tahsis edilmesine, karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A.İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve asıl dosya davalısı Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. Vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili; birleşen dava yönünden ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın ortadan kaldırılarak, birleşen dava yönünden ayrıca vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
2.Asıl dosya davalısı Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. vekili ise; kararın icra edilebilir nitelikte olmadığı, dava konusu devir işleminin davacının nüfus cüzdanı kullanılarak gerçekleştirilmiş olup, davacı iddialarının aksine söz konusu devir işleminin davacının bilgisi ve rızası dışında yapılmasının mümkün olmadığı, gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl dosya davalısı Vodafone Telekomünikasyon A.Ş.'nin istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede; dava konusu hattın davacı adına kayıtlı iken, birleşen dosya davalısı ...'a devredildiği, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2017/64247-98 soruşturma numaralı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesine göre 05.07.2017 tarihli... adına düzenlenmiş devir formundaki imzanın ...'ın eli ürünü olduğu, imzanın davacıya ait olmadığı, davalıya ait bayiinin devir sözleşmesini düzenlerken kimlik belgesi ile işlemi yapanın aynı kişi olduğunu denetleme yükümlülüğünün olduğu, davacının kadın, işlem yapanın ise (eşi) erkek olması nedeniyle kolaylıkla abone tarafından işlemin gerçekleştirildiğinin anlaşılabilecek nitelikte olduğu, buna göre yapılan devir işleminin geçersiz olduğu, hattın davalı ...'a ihya işlemi yapılarak aktif edilmesi sonucu davacı adına kaydının yapılabileceği, mahkeme kararı nedeniyle davalı GSM şirketinin kararı infaz etmesi gerektiği gerekçesiyle mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmuş ve davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, karar verilmiştir.
2.Davacının istinaf itirazları yönünden yapılan değerlendirmede ise; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 166. ve devamı maddeleri uyarınca, davaların birleştirilmesine karar verilmesi halinde sadece bunların yargılamasının birlikte yütürülmekte olup, her davanın bağımsız karakterini koruduğu, bu durumda her dava için ayrı ayrı hüküm kurulması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin her dava için ayrı ayrı belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle mahkemece asıl ve birleştirilen dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve davacının istinaf talebinin kabulüyle HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince karar kaldırılarak yeniden esas hakkında; asıl ve birleşen dava yönünden açılan davanın kabulüne, davalı şirket tarafından gerçekleştirilen 05375811617 numaralı hattın devir talep formundaki imzanın davacıya ait olmadığının tespiti ile devir işleminin iptaline, 05375811617 numaralı hattın davacı adına kaydının yapılmasına, birleşen dosya davalıları adına yapılan kaydın iptaline, davacıya belirlenen hatta ilişkin yeni bir sim kartı tahsis edilmesine, asıl dava yönünden Av. Asgari Ücret Tarifesi Gereğince 2,550,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, birleşen dava yönünden Av. Asg. Ücrt. Trf. Gereğince 2,550,00 TL vekalet ücretinin davalısından tahsili ile davacıya ödenmesine dair yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl dosya davalısı Vodafone Telekomünikasyon A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Kararın icra edilebilir nitelikte olmadığı, dava konusu devir işleminin davacının nüfus cüzdanı kullanılarak gerçekleştirilmiş olup, davacı iddialarının aksine söz konusu devir işleminin davacının bilgisi ve rızası dışında yapılmasının mümkün olmadığı, istinaf mahkemesi tarafından hem asıl dava hem de birleşen dava yönünden vekalet ücretine hükmedilmiş ise de, huzurda görülen davada zorunlu dava arkadaşlığı bulunmakta olup, bizzat davacı taraf kendi kusuru ile iki dava açılmasına neden olduğundan her bir dava yönünden ayrı vekalet ücreti talep edilmesinin hukuki dayanağı bulunmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, geçersiz devir sözleşmesi nedeni ile devir işleminin iptal istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'un 166 ıncı maddesine göre, ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları koşulu ile birleştirilerek bakılabilmeleri mümkündür. Ancak, birleştirme kararı, taraflar arasındaki uyuşmazlığı esastan çözümleyen bir karar değildir. Bu karar, sadece birleştirilen davaların tahkikat safhalarının müşterek cereyan etmesi sonucunu doğurmaktadır. Diğer bir anlatımla, asıl ve birleşen davalar birbirinden bağımsız, müstakil davalardır. Bu nedenle, asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı karara bağlanması, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin ayrı ayrı tayin edilmesi gerekmektedir.
2.6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 14 üncü maddesine göre; yazılı şekilde yapılması öngörülen sözleşmelerde borç altına girenlerin imzalarının bulunması zorunludur.
3.Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile (IV/C.) numaralı paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçelere ve özellikle asıl dosya davalısının Vodafone Telekomünikasyon A.Ş., birleşen dosya davalılarının ... ve Assa İth. İhr. İnş. Taah. İnş. Malz. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğunun anlaşılmasına göre karar usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz giderinin temyiz eden asıl davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar veridi.