"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/588 E., 2022/599 K.
DAVA TARİHİ : 24.04.2007
Taraflar arasındaki ... işleminin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin serbest eczacılık mesleğini yaptığını, davalı ... tarafından 15.02.2007 tarihli müfettiş raporu ile davalı ... ile olan sözleşmesinin feshedildiğini, fesih işleminin hangi işleme dayanak olarak yapıldığı hususunda bilgilerinin olmadığını, ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2006/926 D. ... sayılı dosyasında Cumhuriyet Savcılığının 2006/2886 sayılı soruşturma dosyasında dolandırıcılık suçundan dolayı müvekkilinin kalfası ...'ın ev ve aracında arama yapıldığını, hiçbir suç unsuruna rastlanılmadığını beyan ederek davalı kurumun taraflar arasındaki sözleşmenin 2 yıl süre ile feshine dair işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davalıya ait eczanede kalfa olarak çalışan ...'ın bazı hak sahiplerine ait sağlık karnelerini arabasında alıkoyduğunu, bunlardan ..., ..., ... ve...'ın sağlık karnelerine hasta olmadıkları halde usulsüz ilaç yazdırdığını, reçetelerde yazılı ilaçları hak sahiplerine teslim etmediğini, teslim edilmeyen bu ilaçları ihtiva eden reçetelerin ... czanesi tarafından sandığa fatura edilerek bedellerinin tahsil edildiğini, böylece kamu zararının meydana geldiğini, müfettiş tarafından yürütülen soruşturma neticesinde konuya ilişkin düzenlenen rapor ile tespit edilen faiz ile birlikte 3.269,61 TL sandık zararının davacının 06.04.2007 tarih 295109 sayılı ödemesinden tahsil edildiğini, ayrıca davacının sözleşmesinin 2006 yılı Bütçe Uygulama Talimatı'na ek protokolün ''sözleşmenin feshini gerektiren hususlar'' başlıklı bölümünün 1.maddesinin ''k''bendi gereğince 2 yıl süre ile feshedildiğini savunarak davacının haksız ve hukuka aykırı davasının reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.02.2018 tarihli, 2007/189 Esas, 2018/60 Karar sayılı kararı ile; davacının davasının kabulü ile davacı Eczacı ... ile T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu arasındaki 018788-18.050118 sayılı sözleşmenin 2 yıl süre ile feshine dair işlemin iptaline, T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Emekli Sandığı ... Bölge Müdürlüğünün (Devredilen) 05.04.2007 tarihli 686 sayılı fesih yazısının iptaline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.
2. ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 27.11.2018 tarihli, 2018/1059 Esas, 2018/1783 Karar sayılı kararıyla davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karara karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
3. Dairemizin 12.11.2020 tarihli, 2020/1205 Esas, 2020/6548 Karar sayılı ilamıyla; hukuk hakiminin T.B.K. 53. maddesi uyarınca ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile bağlı olmadığı, ancak mahkumiyet ve tespit edilen maddi olgularla bağlı olduğu, bu nedenle dava konusu uyuşmazlığa ilişkin ceza davası dosyasının getirtilmesi gerektiği, ceza yargılamasında tanık sıfatıyla dinlenen ..., ..., ... ve...’ın beyanları değerlendirildikten sonra gerekirse HMK md. 31 uyarınca hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında olmak üzere uyuşmazlığın konusunu oluşturan, teftiş sırasında dinlenen, cezai işleme konu reçetelerin sahibi olan hastaların yeniden tanık sıfatıyla beyanları alınarak; dava konusu reçeteler arkasındaki imzaların kendilerine ait olup olmadıkları, reçeteye konu ilaçları alıp almadıkları sorularak, tüm deliller değerlendirildikten sonra davacının davalı ile aralarındaki sözleşmeye aykırı davrandığının belirlenmesi halinde olaya uygulanan protokol hükmü ve 2006 yılı Emekli Sandığı protokolünden sonra yürürlüğe giren SGK eczane protokollerinin de olaya tatbiki neticesinde, varsa lehe olan protokol hükümleri dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken açıklanan hususlar gözardı edilerek eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamı doğrultusunda hastaların beyanlarının alındığı, her ne kadar tanıklardan bir kısmı imzaların kendilerine ait olmadığını beyan etmiş olsalar da söz konusu ilaçların eczaneden alındığı sonucunu değiştirmeyeceği, öte yandan ceza yargılaması neticesinde beraat kararı verildiği hususu da nazara alındığında hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtilen 2020 protokolünde m. 5.3.5 de yer alan " ancak ... tarafından yapılacak soruşturma neticesinde hastaya teslim edilmek üzere hastanın ilaç alım tarihinden itibaren 60 (altmış) günü geçmeyecek sürede ilaçların eczanede bekletildiğinin saptanması halinde bu madde hükmü uygulanmaz" düzenlemesi uyarınca davacının davasının kabulü ile, davacı Ecz. ... ile T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu arasındaki 018788-18.050118 sayılı sözleşmenin 2 yıl süre ile feshine dair işlemin iptaline, T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Emekli Sandığı ... Bölge Müdürlüğünün (devredilen) 05.04.2007 tarihli 686 sayılı fesih yazısının iptaline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; Mahkemece karar verilirken tanık ifadelerinin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülmüş olup hatalı bir biçimde davanın kabulüne karar verildiğini, oysa ki ... tarafından cezai işlem uygulanan reçeteler ile ilgili olarak reçete sahibi hastaların tanık olarak alınan ifadelerine baktığımızda, hastaların çoğunun reçetedeki imzaların kendilerine ait olmadığını, bir kısım hastaların ise reçete içeriğindeki ilaçları teslim almadıklarını belirttiklerini, dava konusu reçetelerde yer alan ilaçların hastalar tarafından alınmadığını, zorlama bir yorum ile 2022 protokolünün 5.3.5. Maddesindeki düzenlemenin son cümlesi esas alınarak karar verildiğini, davacı eczacı hakkında protokol hükümleri gereğince işlem yapıldığını, davacının yapmış olduğu usulsüz işlemleri ile müvekkil Kurumu zarara uğrattığını, ... tarafından davacı eczacı hakkında yapılan işlemlerin yasal ve ilgili sözleşme hükümlerine uygun olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümlerine aykırılık nedeniyle davalı ... tarafından davacı hakkında düzenlenen fesih işleminin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).
2. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 26 ncı maddesi.
3. 2020 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin ... Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokol'ün 5.3.5 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile yukarıda yer verilen hukuk kurallarına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, ceza dosyasının getirildiği, ceza dosyasındaki reçete sahibi hastaların beyanlarının değerlendirildiği, hastaların reçetelerdeki imzaların kendilerine ait olmadığını ve reçetede yazılı ilaçları almadıklarını beyan ettiği, ... ve ...'ın tekrar ifadelerine başvurulduğu ve tanıkların mahkemece alınan beyanlarında da aynı hususları tekrar ettiği, bu şekilde davacı eczacının taraflar arasında imzalanan protokol hükümlerini ihlal ettiği anlaşılmıştır.
Ne var ki uyulmasına karar verilen bozma ilamında sonradan yürürlüğe giren ve varsa lehe hükümler içeren protokol hükümlerinin dikkate alınarak bir karar verilmesi gerektiği belirtildiğinden, 2020 yılında yürürlüğe giren ve yukarıda yer verilen protokolün 5.3.5 inci maddesinde; "..., İl Sağlığı Müdürlüğü ve Eczacı Odası tarafından eczanede yapılan denetimde, reçete sahibi veya ilacı alan kişiye teslim edilmeyen ilaçlara ait reçetelerin Kuruma fatura edildiğinin tespiti halinde ilaç bedelinin 2 (iki) katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı uyarılır. Tekrarı halinde ilaç bedelinin 10 (on) katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 3 (üç) ay süre ile sözleşme yapılmaz. Ancak ... tarafından yapılacak soruşturma neticesinde hastaya teslim edilmek üzere hastanın ilaç alım tarihinden itibaren 60 (altmış) günü geçmeyecek sürede ilaçların eczanede bekletildiğinin saptanması halinde bu madde hükmü uygulanmaz" şeklindeki hüküm doğrultusunda, yeni protokol hükümlerinde bu durumun ilk kez tespit edilmesi halinde sözleşmenin feshedileceğine dair bir düzenleme bulunmadığından, lehe olan protokol hükümleri gereği davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na (6100 sayılı Kanun) eklenen Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının gerekçesinin düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,
2. Temyiz olunan Mahkeme kararının gerekçesinin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
21.11.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.