"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TARİHİ : 20.06.2013
KARAR : Davanın reddi
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacılar vekili, Davalı ... vekili
Taraflar arasındaki malın ayıplı olmasından kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; davalılardan arsa maliki ... ile diğer davalı müteahhit ... arasında gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılarak ...'a ait taşınmaz üzerine müteahhit ... tarafından bina yapılmasının kararlaştırıldığını ve davalı ... tarafından diğer davalı ...'a ait taşınmaz üzerinde kapıcı dairesinin bulunduğu katla birlikte 5 katlı, her katta 3 daire olarak ve bir dairesi de dubleks olacak şekilde bina yapımına başlandığını, binadaki dairelerin inşaat devam ederken davalılar tarafından davacılara anahtar teslim olmak üzere satıldığını, bu durumun tapu kayıtlarında belli olduğunu, ancak bina kapsamındaki dairelerin ve binanın ortak alanlarının sözleşme tarihinde teslim edilmediği gibi sözleşme şartlarına uygun da inşa edilmediğini, taşınmazlardaki eksikliklerin davalılar tarafından kabul edilmesine rağmen bu eksikliklere ilişkin bir işlem yapılmadığını ileri sürerek; bina kapsamında yapılması gereken eksik ve ayıplı işler, yapı kullanım izni alınması için yapılması gereken giderler ve yaptıkları işler ile binanın sözleşmede belirtilen sürelerde teslim edilmemesi nedeniyle doğan zararların dava tarihi itibari ile piyasada rayiç fiyatları ile hesaplanarak tespiti ile şimdilik fazlaya ait hakları saklı tutularak her bir talep için 10 TL'nin davalılardan, Kemal Yaman'ın sorumluluğunun, satışını yaptığı daireler ile sınırlı ve orantılı tutularak işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ...; cevap dilekçesi sunmamıştır.
2. Davalı ...; satış işlemini ...'ın yaptığını, sorumluluğu olmadığını, kendisine husumet düşmediğini, davacılardan satışını kendisi yaptığı ... ve Alaattin Kemaldere dışındaki davacıları tanımadığını, Alaattin Kemaldere'nin satış bedelinin tamamını ödemediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece 06.01.2016 tarihli ve 2012/343 E., 2015/321 K. sayılı ilamıyla; davalı arsa sahibi ...'ın 1, 2, 5, 6, 7, 10, 13 ve 15 no'lu bağımsız bölümleri yükleniciden teslim alıp kabul ettikten sonra üçüncü kişilere sattığı, davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... de anılan bağımsız bölümleri dava dışı üçüncü kişilerden satın aldığı anlaşılmakla, yüklenicinin edimini arsa sahibine karşı yerine getirip inşaatı teslim etmekle borcundan kurtulduğu, yeni maliklerin yükleniciye karşı hiçbir talepte bulunamayacağı ve yine bağımsız bölümler mevcut haliyle dava dışı üçüncü kişilerden satın alındığından arsa sahibine karşı da talepte bulunulamayacağı ve yine 4, 8, 9, 11, 12 ve 14 no'lu bağımsız bölümleri davalı arsa sahibi ...'dan satın alan davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ... yönünden ise dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 184 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmüne uygun olarak arsa sahibi tarafından dava öncesi ya da sonrasında verilmiş, sözleşmeden kaynaklanan hakların davacılara temlik edildiğine ilişkin yazılı temlik sözleşmesi sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin verilen 03.10.2019 tarihli ve 2016/19324 E., 2019/9337 K. sayılı ilamıyla; davacılar vekilinin temyiz itirazları incelenmeksizin, bir kısım davacıların taşınmazlarını davalı müteahhitten satın aldıkları ve davacıların binadaki ayıplı işler nedeniyle taleplerinin olduğu gözönünde bulundurulduğunda davacıların taraf olarak 4077 sayılı yasada tanımı yapılan tüketici sıfatında olduğu, dolayısıyla dava konusu uyuşmazlığın da söz konusu yasa kapsamında bulunduğu, davaya bakmaya tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin kararı bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyulması sonucunda Mahkemece yukarıda tarih ve numarası belirtilen kararıyla; davalı arsa sahibi ...'ın 1, 2, 5, 6, 7, 10, 13 ve 15 no'lu bağımsız bölümleri yükleniciden teslim alıp kabul ettikten sonra üçüncü kişilere sattığı, davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... de anılan bağımsız bölümleri dava dışı üçüncü kişilerden satın aldığı anlaşılmakla, yüklenicinin edimini arsa sahibine karşı yerine getirip inşaatı teslim etmekle borcundan kurtulduğu, yeni maliklerin yükleniciye karşı hiçbir talepte bulunamayacağı ve yine bağımsız bölümler mevcut haliyle dava dışı üçüncü kişilerden satın alındığından arsa sahibine karşı da talepte bulunulamayacağı ve yine 4, 8, 9, 11, 12 ve 14 no'lu bağımsız bölümleri davalı arsa sahibi ...'dan satın alan davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ... yönünden ise dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 184 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmüne uygun olarak, arsa sahibi tarafından dava öncesi ya da sonrasında verilmiş, sözleşmeden kaynaklanan hakların davacılara temlik edildiğine ilişkin yazılı temlik sözleşmesi sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 24.05.2022 tarihli ve 2022/412 E., 2022/4945 K. sayılı ilamıyla; davacılar vekilinin sair temyiz itirazları reddedilerek davalılardan Kemalettin tarafından tapuda satışı yapılan dava konusu taşınmazların bir kısmının el değiştirdiği ve davacı sıfatıyla bir kısım davacıların davalı ... ile akdi ilişkilerinin bulunmadığının anlaşıldığı, taşınmazdaki ayıplara ilişkin olarak herkesin akidine gidebileceği, davalı ... ile akdi ilişkisi bulunmayan davacıların herhangi bir hak talebinde bulunamayacakları, ancak taşınmazları davalı arsa sahibinden satın aldıkları halde davalı yapı müteahhidi.. ile aralarında adi yazılı sözleşme bulunan davacılar ...ve ...’in her ne kadar müteahhit ile aralarındaki sözleşme adi yazılı şekilde yapılmış ve geçersiz ise de tapuda devrin gerçekleşmesi ile geçerli hale gelmiş olduğunun kabulünün gerektiği, mahkemece davacılardan ... ve ...’in her iki davalıdan da taşınmazlardaki ayıplar nedeniyle talep haklarının bulunduğu gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tüm davacılar için davanın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına, karar verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacılar vekili ve davalı ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
1. Davacılar vekili; bozma sebebine göre davacılardan ...'un da davalı yapı müteahhidi ... ile aralarında adi yazılı sözleşme mevcut olduğunu, davacı ...'un söz konusu yazılı temlik sözleşmesinin bozma kararında dikkate alınmadığını, tapuda arsa sahibi tarafından yapılan devir işleminin alacağın temliki hükmünde olduğunu ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili; dava konusu yapılan taşınmazların müteahhide ait yerler olduğunu, tapuda yapılan satış işleminin şekli bir işlem olduğunu, müteahhidin isteği ile satışın yapıldığını, taşınmaz satışlarından bir alacak elde etmediğini, sorumluluğu bulunmadığını ileri sürerek; kararın düzeltilmesini ve mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taşınmazın ayıplı teslimi nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Şekli başlıklı 184 üncü maddesi şöyledir:
"Alacağın devrinin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlıdır.
Alacağın devri sözü verme, şekle bağlı değildir."
2. Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un Ayıp başlıklı 4 üncü maddesinin 1 inci fıkrası ve 2 nci fıkrası şöyledir:
"Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilânlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal olarak kabul edilir.
Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir."
3. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 17.01.2022 tarihli ve 2021/603 E., 2022/3 K. sayılı ilamı.
4. Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 02.12.2014 tarihli ve 2014/1970 E., 2014/7747 K. sayılı ilamı.
3. Değerlendirme
Karar düzeltme yoluyla incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle taşınmazdaki ayıplara ilişkin herkesin kendi akidine gideceğinin, davacılardan ...'un dava konusu taşınmazını davalılar dışında 3. kişi konumunda olan ...'den satın aldığının, davalı yapı müteahhidi Dursun ile aralarında adi yazılı sözleşme bulunan davacılar Alaattin ve Ahmet’in tapuda devrin gerçekleşmesi ile geçerli hale gelen satış sözleşmesinin olduğunun, tapu devrinin de arsa sahibi davalı ... tarafından yapıldığının anlaşılmasına göre davacılar vekilinin ve davalı ... vekilinin karar düzeltme dilekçesinde bildirdiği sebeplerin reddi gerekmiştir.
VII.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin ve davalı ... vekilinin yerinde bulunmayan karar düzeltme isteminin REDDİNE,
Peşin alınan karar düzeltme harcının düzeltme isteyen davacılara iadesine,
Aşağıda yazılı bakiye karar düzeltme harcı ile para cezalarının düzeltme isteyenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
22.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.