Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1208 E. 2023/3132 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, annesinin davalılara borç olarak verdiği ve mülkiyetinin kendisine ait olduğunu iddia ettiği para ve ziynet eşyalarının iadesi talebiyle açtığı davada, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava konusu para ve ziynet eşyalarının mülkiyetinin kendisine ait olduğunu ve davalılara ödünç olarak verildiğini ispatlayamaması, dolayısıyla taraflar arasında doğrudan bir sözleşme ilişkisinin bulunduğunu kanıtlayamaması ve tereke adına da hareket etmemesi nedeniyle aktif husumet ehliyetinin olmadığı değerlendirilerek, davanın usulden reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki sözleşmenin alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, müvekkilinin annesi...'ün 2013 yılında vefat ettiğini, vefattan önce mülkiyeti müvekkiline ait olan ve 2012 yılında annesine saklaması için vermiş olduğu 3.000,00 Euro borç para ve 3 adet 22 ayar bilezik ziynet eşyasının o dönemde komşuları olan davalılara kendilerinin cebri icra tehdidi altında bulunduklarını beyan etmeleri üzerine müvekkilinin müteveffa annesinin merhametli bir insan olması nedeniyle borç olarak bir haftalığına verildiğini, ablasından daha sonra öğrendiğini, bunun üzerine davalılardan borcun ödenmesini istediğini, davalıların damadıyla bir araya gelinerek bir ödeme planı oluşturulduğunu, bu kapsamda sadece 2.000,00 TL ödeme yapıldığını, ödeme planına uyulmadığını ileri sürerek; fazlaya dair her türlü talep ve haklar saklı kalmak üzere 3.000,00 Euro ve 3 adet 22 ayar bileziğin aynen misliyle müvekkiline iadesine, bu mümkün olmazsa da 3.000,00 Euro döviz tutarının TL karşılığının ve anılan ziynet eşyalarının rayiç bedellerinin ödenmesini teminen şimdilik 10.000,00 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen ödenmesine karar verilmesini istemiş, 29.11.2021 tarihli dilekçe ile; altın ve paranın aynen misliyle müvekkiline ödenmesini, bu mümkün değilse talebini 114.330,00 TL'ye yükselttiğini belirtmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili, müteveffa... tarafından müvekkilere borç olarak verilen para ve ziynet eşyalarının mülkiyetinin davacının annesi...'e ait olup, davacının dava dilekçesinde söz konusu para ve ziynet eşyasının kendisine ait olduğu, bu değerleri saklaması içi annesi...'e vermiş olduğu yönünde beyanının asılsız ve gerçek dışı olduğunu, alacağın asıl sahibi...'ün 7 tane mirasçısı olup davacının da bu mirasçılardan sadece birisi olduğunu, davacının alacağın -miras payı oranında- 1/7 sinde pay sahibi olduğunu, davacının dava dilekçesinde müvekkillerinin damadı ... tarafından sadece 2.000,00 TL ödeme yapıldığını, başka herhangi bir ödeme alınmadığını iddia etse de davacının bu iddialarının tamamen asılsız olduğunu, Huzur apartmanı yalıtım bakiye borcu 2.000,00 TL, davacının hesabına yatırılan 2.000,00 TL ve daire aidatları 700,00 TL şeklinde ödemeler yapılarak bu miktarların bakiye borçtan düşüldüğünü, ayrıca bu ödemelere ek davacının annesinin vefatından önce müteveffa...'ün müvekkillerinin evinde bulunan ... marka su arıtma cihazını müvekkillerinden 500,00 Euro bedelle satın aldığını ve satış tarihi itibariyle bu cihazın bedelinin de müvekkillerinin 3.000,00 Euro borcuna mahsup edilerek 2.500,00 Euro borç kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalıların mahkeme içi ikrarda bulunduğu, ancak davacıdan almış olduğu altın ve euro bedelinin bir kısmını davacının annesinin apartman daire aidatı olarak ödediklerini, bir kısmını yalıtım bedeli olarak ödediklerini, bir kısmını davacının hesabına yatırdıklarını, bir kısmını da su arıtma cihazı bedeli olarak ödediklerini belirttiklerini, bu savunmalarından davacının annesinin daire aidat bedeli olarak 700,00 TL bedelin ödendiği, davacı vekilinin dava dilekçesinde davalılardan 2.000,00 TL paranın alındığını kabul ettiğini, bunun dışında davalıların davacının annesinin apartman yalıtım borcunun ödendiğini ve ayrıca davacının annesinden ... marka su arıtma cihazı karşılığı 500 Euro alacaklı olduğunu kanıtlayamadıkları, gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının davaya konu altınların misli ile ödenmesi talebinin kabulüne; davaya konu 1 adet 22 ayar 51,52 gr bilezik, 1 adet 22 ayar 70,13 gr bilezik, 1 adet 22 ayar 77,44 gr burma bileziğin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacı tarafın 3.000,00 Euro'nun misliyle ödenmesi talebinin reddine, ancak terditli açılan 3.000,00 Euro'nun TL karşılığının ödenmesi talebinin kısmen kabul kısmen reddine; 3.000,00 Euro'nun dava tarihi itibariyle TL karşılığı 27.112 TL'den 2.700 TL ödeme tutarının mahsubu ile bakiye 24.412,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili, davacının altınların annesi tarafından borç verildiğini beyan etmekte ise de müteveffa...'ün zor durumda olduklarını görmesi üzerine ve borçlarını kapatmaları adına kendisinin olduğunu ifade ederek verdiğini, dosya kapsamında dinlenen tanıkların beyanları da verilen bileziklerin 3 adet ve toplamda 70 gr olduğu hususunda açık delil olduğunu, bu hususun göz ardı edilerek yerel mahkeme tarafından ziynetlerin ayrı ayrı gramda oldukları yönünde değerlendirme yapılarak ve tarafından davacıya verilen su arıtma cihazı bedelinin borçtan mahsup edilmeksizin haksız ve hukuka aykırı bir karar verildiğini, davacının annesi...'ün 7 mirasçısı olduğunu, davacının alacağın miras payı oranında 1/7 sinde pay sahip olduğunu, bu sebeple davacının söz konusu para ve ziynet eşyasının kendisine ait olduğu iddiası ile alacağın tamamını talep etmesinin mümkün olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının dava dilekçesi ile murisi annesine emaneten vermiş olduğu döviz ve altınların annesi tarafından davalılara ödünç verildiğinden bahisle ödünç sözleşmesinden kaynaklı alacak talebinde bulunduğu, davalıların da ödünç sözleşmesinin davacının annesi ile kendileri arasında olduğunu kabul ve beyan ettikleri, davacının tereke adına hareket etmediği gibi talebe konu alacağı doğrudan davalılarla kendi arasında mevcut ödünç sözleşmesine dayandırdığı ve kendi adına talep ettiği, ancak iddia olunan sözleşme ilişkisinin yazılı ve sair delillerle ispat edilemediği, talebe konu alacağın niteliği de nazara alınarak aktif husumet ehliyeti bulanmayan davacının davasının usulden reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; davaya konu döviz ve altın bileziklerin müvekkiline ait olduğunu, annesine ait olmadığını, bu hususta sunulan kuyumcuların vermiş olduğu belgelerin dosya kapsamında mevcut olduğunu, bu malların miras malı olmadığını, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için söz konusu taşınırların miras malı olduğu kabul edilse bile müvekkilinin de muris Mevlude Öztürk'ün mirasçısı olduğundan aktif husumet ehliyetinin bulunduğunu, dava husumetten reddedildiğine göre vekalet ücretine de maktu hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ödünç sözleşmesine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

1. Davacı vekili dava dilekçesinde mülkiyeti kendisine ait olan altın ve parayı müteveffa annesine saklaması için verdiğini, akabinde annesinin bu altın ve parayı davalılara borç olarak verdiğini iddia ederek eldeki davayı açmıştır. Davalılar ise davaya konu altın ve paranın mülkiyetinin davacının annesine ait olduğunu savunmuşlardır. Dosya kapsamından davacı dava konusu altın ve paranın kendisine ait olduğunu ve davalılara ödünç olarak verdiğini yazılı delillerle ispat edememiştir.

2. Böylece, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve davacı aleyhinde hükmedilen vekalet ücretinin maktu olarak belirlendiğinin anlaşılmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.