"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2012/226 E., 2022/923 K.
DAVA TARİHİ : 30.09.2011
Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi, tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; mülkiyeti davalı ... Başkanlığına ait 27108 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerine "... Belediyesi ... Konutları Projesi" adı altında toplu konut projesi yapılması hususunda davalıların anlaşarak, aralarında ... 8. Noterliğinin 20.06.2006 tarihli ve 21122 yevmiye sayılı "Kat Karşılığı İnşaat Yapım Sözleşmesi" imzalandığını, inşaatların sözleşme doğrultusunda ... ... A.Ş. tarafından yapılmaya başlanıldığını, projeye davalı ... tarafından öncülük edildiğini, alıcılar üzerinde güven etkisi yaratıldığını, bu güvene dayalı olarak tarafından ... A.Ş.'den 21.09.2007 tarihli sözleşme ile ... Apartmanı N Blok 8. kat 18 numaralı dairenin 137.000,00 TL bedel karşılığı satın alındığını, sözleşme gereğince dairenin 30.11.2008 tarihinde teslim edilmesi gerekirken halen teslimin yapılmadığını, davalılar arasındaki sözleşmenin, davalı ... tarafından feshedilmesi ve inşaatın yapımındaki belirsizlikler nedeniyle ... ile arasındaki sözleşmenin de ifasının imkansız hale geldiğini, bu durumda davalıların kusurlu olduklarını belirterek ... A.Ş. ile arasındaki sözleşmenin feshine, tarafından ödenen bedelden şimdilik 10.000,00 TL'si ile dairenin süresinde teslim edilmemesinden dolayı 1.000,00 TL kira bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, ayrıca 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ...; davacının ihtilaf konusu talepleri yönünden kendisine dava tarihinden önce başvuru yapılmadığını, dolayısıyla temerrütün oluşmadığını, satış sözleşmesinin tarafı olmadığı gibi herhangi bir satış bedelinin de ödenmediğini, satış aşamasında herhangi bir imzasının da yer almadığını, buna göre husumet yöneltilemeyeceğini, davacı ile davalı şirket arasındaki sözleşmenin şekil şartlarından yoksun olup geçersiz olduğunu, kefalet sorumluluğunun bulunmadığını, ortada yazılı bir kefalet sözleşmesinin de bulunmadığını, bu nedenle sözleşmenin bağlayıcılığının bulunmadığını, davacının taleplerinin ancak yüklenici firmanın edimini eksiksiz olarak yerine getirmesi halinde talep edebileceğini, davalı şirketin yüklendiği edimleri eksiksiz olarak yerine getirmediğinden gerek yüklenici şirketin ve gerekse de halefi olan davacının herhangi bir talepte bulunamayacağını, keza yüklenici şirket ile imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında edimlerini gereği gibi ve zamanda yerine getirmediğinden sözleşmenin 17.08.2011 tarihinde feshedildiğini, yüklenici firmanın gerek kat karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında ve gerekse de yapılan süre uzatımlardan kaynaklı olarak borçlu olduğunu, alacakların tahsili yönünde başlatılan icra takipleri bulunduğunu, davacının yönelttiği taleplerin İdari Yargıda çözümlenmesi gerektiğinden mahkemenin görevli olmadığını, davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını belirterek açılan davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... ... İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.; diğer davalı ... ile arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanarak Gedavet Konutlarının inşaatına başlandığını, sözleşmeye dayanılarak konutların satışına başlandığını, sözleşme gereğince tarafından diğer davalı ...'na daireler teslim edildikten sonra sözleşmenin belediyece feshedildiğini, diğer davalının edimlerini yerine getirmediğini, şirkete hak edişlerini ödemediğini, sözleşme yapanların aleyhlerine dava açtıklarını, Belediyenin edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle zarara uğradığını, dairelerin teslim edilmesindeki gecikmede ve tapu kayıtlarına ilişkin gecikmede herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, davacının kira bedeli istemesinin de sözleşmeye göre hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı ile davalı ... ... İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasındaki satış sözleşmesinin kararlaştırılan tarihte ifa edilmediği, ... Belediyesi ile ... ... İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş arasında sözleşmenin 17.08.2011 tarihinde feshedilmesi neticesi ifasının da mümkün olmadığı, yüklenici ... ... İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından, ... aleyhine ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/409 E. sayılı dosyasıyla açılan davanın feshin iptali olmayıp feshin haksız olduğunun tespiti ile tazminat isteğine ilişkin olduğu, neticede mahkemece 29.05.2013 tarihinde feshin haklı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, dolayısıyla gerek sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesi ve gerekse de davacının fesih talep etmekle menfi zararını isteyebileceği, menfi zararın, alacaklının sözleşme yapılmasaydı uğramayacağı fiili zararlar ile yoksun kaldığı kâr’ı kapsadığı, bunun da sözleşme kapsamında ödenen bedel ile taşınmazın dava tarihindeki rayiç bedeli ile ödenen bedel arasındaki fark olduğu, Belediyenin sorumluluğunun güven sorumluluğu olduğu, TBK madde 51 uyarınca somut olayın özelliği ve hakkaniyet gereği Belediyenin kusuru daha hafif olduğundan Belediyenin sadece sözleşme kapsamında ödenen bedel yönünden sorumlu tutulması gerektiği, zarar yönünden yüklenici firmanın kusurlu olduğu dikkate alınarak zarardan sadece ... ... İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin sorumlu olduğu, emsal alınan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulundan onaylanarak geçen dava dosyaları ve kararlarının da aynı şekilde olduğu, ıslah ile ödenen bedelin tahsilinin istenildiği, ödenen bedelin bilirkişi raporuyla ve davacı tarafından dilekçe ekinde sunulan dekontlar doğrultusunda 137.000,00 TL olduğunun belirli olduğu, manevi tazminat isteminin koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın ıslah talebi dikkate alınarak kısmen kabul, kısmen reddine, davacı ile davalılardan ... ... İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında imzalanan 21.09.2007 tarihli sözleşmenin feshine, 137.000 TL sözleşme bedelinin 10.000 TL'sine dava tarihinden itibaren, 127.000 TL'sına ıslah tarihi olan 19.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, manevi tazminat, kira kaybı tazminatı ve ödeme tarihinden itibaren faiz isteği yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ...; Hukuk Genel Kurulu kararının sadece güven teorisine ilişkin olduğunu, ödeme makbuzu bulunmadığını, ıslahın zaman aşımına uğradığını, güven teorisinin Türk Hukuk sisteminde bulunmadığını, aynı daire için birden fazla dava açıldığını, 26 ay sonra sözleşeme imzalayanların güven ilkesinden yararlanacağından bahsedilemeyeceğini, birinci ve ikinci bilirkişi raporunun senetleri ödeme belgesi olarak kabul edilmesi hususunda farklı olduğunu, davalı ... A.Ş.'nin iflas ettiğini ve bunun iflas idaresine bildirilmesi gerektiğini, senetler üzerinde kriminal inceleme yapılması gerektiğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taşınmazın harici satış sözleşmesi ile satın alınarak teslim edilmemesi sebebiyle sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.05.2019 tarihli ve 2018/13-977 E., 2019/572 K. sayılı kararı.
2. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un, "Ayıplı Mal" kenar başlıklı 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası şöyledir:
“Tüketici, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.... ” şeklindedir.
3. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun, "On Yıllık Zamanaşımı" kenar başlıklı 146 ncı maddesi şöyledir;
“Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.”
4. ... Gedavet Konutlarına ilişkin ve sair emsal Yargıtay Kararları.
3. Değerlendirme
Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, bilirkişi raporunun açık, anlaşılır ve denetlenebilir olmasına göre, davalı Belediyenin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmektedir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Davalı Belediyenin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanununa uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
31.10.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.