"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/2609 E., 2022/2804 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 20. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/513 E., 2020/447 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 13.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat.........,ile davalı vekili Avukat ..........,'nun sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili şirketi............, A Car markası adı altında araç filo kiralama işi ile iştigal ettiğini, müvekkili tarafından davalı şirkete araç kiralandığını, davalının kiralanan araçlardan ...plakalı araç ile kaza yaptığını ve akabinde bu araca ilişkin sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini, düzenlenen kullanım bedelleri, tamir giderleri ve cezai şarta ilişkin faturaların ödenmediğini, fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine aleyhine başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile lehlerine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğunu, kiralanan ...plakalı aracın 2016 yılında kazaya karıştığını ve sonrasında davacının uzunca bir süre aracı tamir etmediği gibi muadil bir araç da temin etmediğini, kaza sonrası aracı teslim almaya gelen davacı şirket yetkilisinin hiçbir şekilde kaza raporu talep etmediğini, davacının sözleşmeye aykırı eylemleri sebebiyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, cezai şart talebinin de bu nedenle haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların ticari defter ve belgelerine göre davacı tarafın davalıdan alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı şirket tarafından araç hasarının oluştuğu tarihten itibaren 5 gün içinde gerekli belgelerin davacı şirkete verildiğine dair bir belge ya da bildirimin dosya kapsamında mevcut olmadığı, buna karşılık davalı şirketin bu durumun davacının sözlü talebinden kaynaklandığı yönündeki iddiasını ispatlayamadığı, davacı şirketin kaza yapan aracın tamiriyle ilgili gecikmeye mahal verdiği ve muadil araç temin etmediği yönündeki iddialar davalı tarafından keşide edilen ihtarnamelerde yer alsa da bu durumun dosya münderecatından belgeli ve kesin olarak tespit edilemediği, bu sebeple feshin geçersiz olduğu gerekçesiyle; davanın kabulüne, itirazın iptaline, 143.131,93 TL asıl alacak ve 21.372,54 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 164.504,47 TL üzerinden, asıl alacağa ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiği tarihten itibaren işletilecek aylık %8 temerrüt faizi ile birlikte tahsili için takibin devamına, alacak yargılama gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacıya gönderilen ihtarlara rağmen aracın tamir edilmemesi ve aynı sınıfta muadil araç temin edilmemesi nedeniyle dava konusu araca ait sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, bu nedenle takip konusu faturalar ve cezai şarttan sorumlu tutulamayacağını, fiili kullanım olmadığı için kiralama hizmet bedeli talep edilemeyecekken müvekkili şirket kullanımında olmayan aracın kira bedelinin tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğunu, kendi edimini gereği gibi yerine getirmeyen davacı tarafın herhangi bir talepte bulunamayacağını, kaza yapan aracın tamir bedelinin talep edilmesinin de haksız olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kiraya konu aracın karıştığı trafik kazasının sözleşmenin 6/a maddesi gereğince davacı şirkete bildirilmediği, sözleşmenin 7/b maddesinde trafik kaza tutanağı bulunmayan her türlü hasar, zarar ve ziyanın davalı tarafından karşılanacağının kararlaştırıldığı, davalının trafik kaza tutanağını davacı şirkete sunmadığı, zaten kaza tutanağı düzenlenmediği, sözleşmenin 9/a maddesi gereğince hasarlanan araç için onarımda geçen süre zarfında da kira bedelinin işlemeye devam edeceği, sözleşmenin 11/b maddesi gereğince davalının bakım sonrası aracı süresi içinde teslim almayarak cezai şarttan sorumlu hale geldiği, sözleşme hükümlerine göre davalının feshinin haklı fesih olmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar etmiş, ayrıca işletilen faiz oranının kanuna aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, araç kira sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan cezai şart alacağı ile sözleşmeye aykırılıktan doğan tazminatın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi.
2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 299 ve 179 uncu maddeleri
3. Değerlendirme
1. Hukukumuzda sözleşmeye bağlılık ilkesi (Ahde Vefa- Pacta Sunta Servanda) yanında sözleşme serbestisi ilkeleri kabul edilmiştir. Bu kurala göre sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalı ve hükümlerine riayet edilmelidir. Sözleşmeye bağlılık ilkesi hukuki güvenlik, doğruluk ve dürüstlük kuralının bir gereği olarak, sözleşme hukukunun temel ilkelerinden biridir. Karşılıklı edimleri içeren sözleşmelerde, edimler arasında mevcut olan denge şartlarının sözleşmenin tümü, birlikte yorumlanarak değerlendirilmelidir. Borçlar Kanunundaki genel kural; tarafların bu sözleşme ile gerçek ve ortak amacın varlığını ortaya koyabilecek şekilde bir düzenleme ve yorum, tüm sözleşmede belirlenen amaç da gözönüne alınarak yapılmalıdır.
2. Taraflar arasında 24.11.2014 tarihli oto kiralama sözleşmesi ile 09.09.2015 tarihli ek protokol imzalandığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmelerde davaya konu ...plakalı aracın aylık kira bedelinin 2.600,00 Euro+KDV olduğu ve her ay fatura tarihini takip eden 15 gün içinde ödeneceği düzenlenmiştir. Yine sözleşmelerin 6. maddesinde; araçlarda yapılması gereken sadece periyodik bakım-kontroller ile servis hizmetlerinin bedellerinin kiraya verene ait olacağı, kiraya verenin bildirdiği servis noktalarının dışında bir yerde acil bakım ihtiyacı söz konusu olur ise, bu ihtiyacın kiraya verenin merkez ofisinden alınacak yazılı onay ile gerçekleştirilebileceği, yine kiraya verene ait olan masrafların, aracın rutin periyodik bakımlarında değişmesi gereken parçalar ve bunların işçilik bedelleri olduğu, bunlar dışında ortaya çıkan arızalar, özensiz, kötü kullanım ve harici etkenler neticesinde meydana gelen masrafların kiracı tarafından karşılanacağı,
7. maddesinde; araçlarda meydana gelebilecek hasarlarda, tek taraflı kazalarda, araca ait belgelerle birlikte kaza raporu, kaza (olay) yeri resimleri, alkol raporu, ehliyet fotokopisi gibi belgelerin düzenlenerek asıllarının veya tasdikli fotokopilerinin, kaza tarihinden itibaren 5 gün içerisinde kiraya verene ulaştırılması gerektiği, ulaşmasından sonra 48 saat içinde muadil araç temin ve iadesinin yapılacağı, bu belgeler her türlü hasarda sigorta teminatından faydalanabilmek için gerekli olup, alınmamaları veya zamanında teslim edilmemeleri halinde hasar bedeli ve aracın tamirde geçen günlerine ait kira bedellerinin kiracı tarafından karşılanacağı, tarafların, trafik kaza tutanağı bulunmayan her türlü hasar, zarar ve ziyanın kiracı tarafından karşılanacağı hususunda anlaştıkları ancak dava konusu Mercedes marka araç için yılda toplam 3.000,00 TL'ye kadar olan kazalarda trafik kaza tutanağının aranmayacağı,
9. maddesinde; kiralanan araçların kazalardan dolayı hasar görmesi halinde bu araçlarla ilgili geçen süre için kira bedelinin işlemeye devam edeceği,
11. maddesinde; kiracının sözleşmenin feshine neden olması halinde sözleşme sonuna kadar ödemesi gereken kira bedelinin tamamını cezai şart olarak ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Tarafların serbest iradesi ile kararlaştırılan bu hükümler geçerli olup tarafları bağlar.
3. Davalı kiracı tarafından, 05.12.2016 tarihinde düzenlenen ihtarname ile kullanımlarında iken 2016 yılı Eylül ayında tek taraflı kazaya karışan ...plakalı Mercedes marka aracın, kiraya verenin talimatıyla herhangi bir tutanak tutulmadan, bizzat kiraya veren şirket yetkilileri tarafından olay yerinden teslim alındığı ancak üç aylık makul tamir süresi geçmiş olmasına rağmen halen teslim edilmediği gibi muadil araç tahsisinin de yapılmadığı, yine gönderilen süreli ihtarnamelere rağmen akde aykırı eylemlere son verilmediği gerekçesiyle bu araca ait sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği bildirilmiş ise de; sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde, kiraya konu aracın karıştığı trafik kazasına ait kaza raporu, kaza (olay) yeri resimleri, alkol raporu, ehliyet fotokopisi gibi belgeler düzenlenmediği gibi, davalının kaza sonrası tamir süreci ve kaza nedeniyle oluşan hasarın yaklaşık 12.000,00 TL civarında olduğu hususunda bilgi sahibi olduğu, bu durumda ilgili belgelerin kiraya verene sunulmaması nedeniyle araç bakım ve onarım bedeli ile işleyecek kira bedellerinden davalının sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, kira sözleşmesinin feshi haklı nedene dayanmayan davalı kiracının, cezai şart bedelinden sorumlu olduğu, ayrıca istinaf başvurusunda ileri sürülmeyen sebeplerin temyiz aşamasında ileri sürülmesinin de mümkün olmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosya İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.