"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1558 E., 2023/73 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/341 E., 2022/428 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 27.02.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat Mustafa Semih Yaşar'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının Atakum İlçesi Büyükoyumca Mah. 5316 Ada 7 Parsel sayılı taşınmazın 1/7 hissesini dava dışı .........,'ten satın aldığını ve üzerine 26 metrekarelik yapı inşa ettiğini, gerek satış işlemi gerekse taşınmaz üzerinde davacı tarafından inşa edilen yapının dava konusu taşınmazın diğer hissedarlarından olan davalıya bildirildiğini, bu işlemlere rıza gösteren davalının sonradan davacı aleyhine Samsun 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/54 E. sayılı dava dosyası ile ön alım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil davası açtığını ve verilecek olası bir kararın davacı tarafından yaptırılan yapının değeri kadar davalının sebepsiz zenginleşmesine yol açacağını ileri sürerek; belirsiz alacak davası olarak şimdilik 20.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; taşınmaza ilişkin ön alım davasının henüz derdest olduğunu, taşınmazda halen malik olan davacının doğmamış bir hak için dava açmasının mümkün olmadığını, öte yandan davacının yaptığı yapının kaçak olduğunu, yıkılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafça müşterek taşınmaza yapılan yapının davalı tarafından açılan ön alım davası neticesinde davalının uhdesine geçeceği ve davalının sebepsiz zenginleşeceği iddia edilmiş olup, bu haliyle davalının pasif husumet ehliyetinin bulunduğunun açık olduğu, dosya kapsamına göre taşınmazın halen davacı tarafından kullanıldığı ve bu şartlar altında davacı aleyhine davalının sebepsiz zenginleşmediği gerekçesiyle, hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davacının dava açmakta hukuki yararı olduğunu, davalı tarafından açılan ön alım davasının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini, yüksek yargı kararlarının da bu yönde olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 77 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. 6098 sayılı Kanun'un 77 nci maddesinin birinci fıkrasına göre; haklı bir neden olmaksızın başkasının zararına zenginleşen kimse, onu geri vermek zorundadır. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayanmaması gerekir. Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre; sebepsiz zenginleşme, geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumundan doğmuş olur.
2.Yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında somut olay incelendiğinde; davacının halen dava konusu taşınmazda paydaş olduğu, diğer bir anlatımla davalı tarafından açılan ön alım davası sonuçlanmadığından paydaşlık durumunun sona ermediği, dolayısıyla davacı fakirleşmediği gibi davalının da zenginleşmediği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.