"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki ödünç sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine ve 02.02.2023 tarihli ek karar ile de davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ve 02.02.2023 tarihli ek kararı davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 11.06.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ... ile davalı asil ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; tarafların uzun zamandan beri birbirlerinin tanıyarak aralarında güven ilişkisi doğduğunu, aralarında oluşan güven ilişkisinden dolayı davalının kendisine bir ev satın alacağını söyleyerek ödünç para aldığını, müvekkilinin bir çok kez davalıya para göndererek toplamda 49.956,00 Euro ödünç para verdiğini, ayrıca gönderilen makbuzlarda da ev alışverişi açıklamasının yazıldığını, davalının da tüm borcunu ödeyeceği hususunda davacıya e-mail gönderdiğini, ancak borç olarak gönderilen paraların bugüne kadar geri ödenmediğini, bu nedenlerle davalıya borç olarak gönderilen 100.000,00 TL bedelin Euro olarak ödeme zamanındaki kur üzerinden dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı asil; davacıdan hiçbir şekilde borç para istemediğini, 2012 yılında göndermiş olduğu meblağ karşılığında kendisine ait Geyikli'de bulunan yazlık evi davacıya verdiğini, davacı ile 2014 yılına kadar devam eden bir birlikteliklerinin olduğunu, bu birlikteliğin devam etmesi için davacının ısrar ettiğini, ancak kendisinin kabul etmediğini, bu nedenle Almanya'da bulunan eşyalarını vermemekle tehdit ettiğini, eşyalarını geri almak amacıyla mailde "tamam ne istiyorsan öderim" demek zorunda bıraktığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının davalıya 2011 tarihinden 2016 tarihine kadar zaman zaman belli miktarlarda para havale ettiği, ancak havale evraklarında borç gönderildiğine dair herhangi bir ibarenin bulunmadığı, evraklar itibari ile davacının borç para gönderdiğini ispat edemediği, davalı tarafça ise davacıya satılan Çanakkale İli, Ezine İlçesi, Geyikli Mahallesinde 3526 parselde bulunan dubleks 1 numaralı bağımsız bölümün satışından kaynaklı bedel ödemesi olduğuna yönelik iddiaları bakımından, dosya arasına alınan tapu kayıtlarına göre 30.09.2011 tarihinde davalı tarafından davacıya satışın yapıldığı, taşınmazın satın alındığı tarih ve sonrasına ilişkin gönderilen paraların satış bedeline yönelik olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; Mahkeme kararının yerinde olmadığını, Almanca dilinde ev satın alınması için şerhi konularak paranın gönderildiğini bunun da ödünç ara verme anlamına geldiğini, dolayısıyla davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu paranın ödünç olarak gönderildiği hususunda ispat yükünün davacıda olduğu, Mahkemece toplanan deliller ve delillerin gerekçede tartışılmasında bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
2. Bölge Adliye Mahkemesi 02.02.2023 tarihli ek kararıyla; HMK'nın 346/1 inci maddesi gereğince davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına ve 02.02.2023 tarihli ek kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; Bölge Adliyesi Mahkemesi kararı ile istinaf talebinin reddine dair ek karara karşı; kararın kesin olmadığını, davanın fazlaya bağlı hakların mahfuzu yoluyla ikame edildiğini, müvekkilinin davalıya gönderdiği dekontların üzerine her ne kadar borç verildiğinden bahsetmemişse bile aralarındaki yazışmalardan borç olduğunun belli olduğunu, bu hususun yazılı delil başlangıcı kabul edilmesi gerektiğini, tanıkların dinlenmesi gerektiğini, davalının ileri sürdüğü ev konusunun kıyas yoluyla bu olaya uygulanamayacağını, zira bir taşınmaz satılırken örf adet ve teammüllere göre parasının derhal ödeneceğini beyan ederek temyiz isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ödünç sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi.
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ''ispat yükü'' başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun "Tüketim Ödüncü" ana başlıklı 386 ncı maddesi.
4. 6098 sayılı Kanun'un "Havale" ana başlıklı 555 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Davacı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesinin 02.02.2023 tarihli ek kararına karşı temyiz itirazlarının incelenmesinde; davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle şimdilik 100.000,00 TL üzerinden eldeki davayı açtığı, başka bir ifade ile davanın kısmi dava olarak açıldığı, dava dilekçesinde davalıya toplamda 46.956,00 Euro borç verildiğini beyan ettiği anlaşılmakla karara karşı temyiz yolu açık olup, davacının ek karara yönelik temyiz isteminin kabulü ile ek kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
2. 6098 sayılı Kanun'un "Havale" ana başlıklı 555 inci maddesi ve ardından gelen maddelerinde düzenlenmiş olan havale, hukuksal nitelikçe bir ödeme vasıtasıdır. Havalenin mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal karine mevcuttur. Bu yasal karinenin aksini, havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını ileri süren havaleci (muhil) bu iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür (Hukuk Genel Kurulunun 09.06.2004 tarihli ve 2004/4-362 E., 2004/347 K. sayılı kararı).
3. Temyizen incelenen karar, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal bir karinenin mevcut olması karşısında, davalıya gönderilen havalenin ödünç amacıyla yapıldığının ispatlanamamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin 02.02.2023 tarihli ek kararının kaldırılmasına,
2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.06.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.