Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2211 E. 2024/116 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Satın alınan araçta bulunan ayıplar nedeniyle tüketicinin açtığı ayıplı maldan kaynaklı misli ile değişim ve manevi tazminat talebinin reddine ilişkin istinaf başvurusunun değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda tespit edilen gizli ayıbın devam etmesi ve kullanıcı hatasından kaynaklanmaması, manevi tazminat için gerekli koşulların oluşmaması ve keşif hususundaki usuli itirazların sonuca etkili olmaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin misli ile değiştirme kararını onayan istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/40 E., 2023/94 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 1. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2020/379 E., 2021/241 K.

Taraflar arasındaki misli ile değişim ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş olup, davalı ...Ş. tarafından duruşma talep edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyize konu edilen kararda dava değerinin duruşma sınırının altında olduğu anlaşılmıştır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davalı ...nin duruşma isteğinin reddine, taraflar vekillerinin temyiz dilekçelerinin kabulü ile incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Mercedes-Benz marka 2015 model CLA 180 CDI AMG tipli aracı davalı ... A.Ş.den 14.08.2015 tarihinde satın aldığını, araç alınırken start-stop düğmesinin takılı olmadığını, kendisine düğme verilerek Mercedes servisine taktırmasının söylendiğini, aracı anahtar ile çalıştırıp kullanmaya başladığını, aynı akşam kırmızı ışıkta motorun stop ettiğini ancak start-stop sisteminin devreye girmediğini ve motorun çalışmadığını, ertesi gün servise durumu bildirdiğini, araca bilgisi dışında format atıldığını, ancak dönem dönem start-stop sisteminin devreye girmediğini, 2016 yılının Şubat ayında yolda kaldığını, yol yardım ile görüşüldüğünü, ertesi gün aracın kapısının açılmadığını ve start-stop sisteminin yine devreye girmediğini, aracın anahtarla çalıştırılması üzerine yol yardımın gelmeyerek kendisini servise yönlendirdiğini, ayıpsız misli ile değişim talep etmesine rağmen ve tamir kabul etmemesine rağmen araçta parça değişimi yapıldığını ileri sürerek, dava konusu ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, mümkün değilse araç bedelinin faiziyle birlikte tahsili ile 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... Otomotiv Şirketi vekili; zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunarak terditli taleple dava açılmasının usulsüz olduğunu, aracın ayıpsız şekilde davacıya teslim edildiğini, 18.02.2016 tarihli servis girişinde garanti kapsamında keyless-go kumanda kutusunun yenilendiğini, 20.08.2016 tarihli servis girişinde ise eco start-stop devreye girmediği belirtilmiş ise de yapılan kontrollerde bir hata koduna rastlanmadığını, eco start-stop sisteminin sağlıklı şekilde çalıştığının tespit edildiğini, garanti kapsamında gerekli işlemlerin yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

2. Davalı Mercedes Benz Şirketi vekili; terditli talebin usule aykırı olduğunu, dava hakkının makul sürede kullanılmadığını, davacı tarafça ücretsiz onarım hakkının kullanılmış olduğunu, araçtaki arızaların esas nitelikte olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu araçtaki arızaların keyless go ve start-stop sisteminin sağlıklı çalışmamasından kaynaklandığının, kullanım hatası bulunmadığının, arızanın imalat kaynaklı olduğunun tespit edildiğini, yetkili servis tarafından yapılan işlemler sonrası arızanın devam etmesi ve ayıbın niteliği dikkate alındığında 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca, davacının ayıplı mal nedeniyle yenisi ile değişim talebinin hakkaniyete uygun olduğu; her ne kadar davacı taraf manevi tazminat talebinde de bulunmuş ise de, yerleşmiş Yargıtay içtihatları ve Türk Borçlar Kanunu gereğince davalılardan kaynaklanan ve davacının kişilik hakkının zedelenmesine sebebiyet verecek nitelikte bir eylem bulunmadığından manevi tazminat isteminin yerinde olmadığı gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, dava konusu aracın takyidatlarından ari olarak davalılara iadesi ile söz konusu aracın davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen aynı özellikteki ayıpsız misli ile değiştirilmesine, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı ... Otomotiv Şirketi vekili; öncelikle zamanaşımı nedeniyle davanın reddi gerektiğini, ayıp iddiasının süresi içerisinde bildirilmediğini, aracın ayıpsız olarak davacıya teslim edildiğini, kendisinin ithalatçı olmadığından ayıptan sorumlu tutulamayacağını, trafik kayıtları getirtilerek araç üzerinde herhangi bir tahkikat bulunup bulunmadığının tespit edilmeden karar verildiğini, kendilerine keşif günü tebliğ edilmeden keşif yapıldığını, hükme esasa alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, ayıpsız misliyle değişime karar verilmesinin sebepsiz zenginleşme ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Davalı Mercedes Benz vekili; keşfin usule aykırı olarak yokluklarında yapıldığını, ayıp ihbarının makul sürede kullanılmadığını, ücretsiz onarım hakkı kullanıldığından davanın reddi gerektiğini, önemsiz ayıplardan dolayı satıcının sorumlu tutulamayacağını, değişime karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, alınan bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu, davacının dava tarihine kadar aracı kullandığını, bilirkişi raporundaki teknik değerlendirmelerin hatalı olduğunu, davacıya seçimlik haklarının hatırlatılmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; teslim tarihinden itibaren ilk altı ay içinde ayıbın ortaya çıktığı ve daha sonra davacı tarafça defalarca servise müracaat edildiği, bu haliyle ayıp ihbarının makul sürede yapılmadığı ve davanın süresinde açılmadığı itirazlarının yerinde olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporu ile ayıbın gizli ayıp olduğunun ve arızanın halen devam ettiğinin belirlendiği, davacının kişilik haklarına yönelik saldırı teşkil eden bir eylem bulunmadığından, aracın ayıplı olmasının ve sözleşmeye aykırı davranılmasının tek başına manevi tazminat gerektirmeyeceği, neticede kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata bulunmadığı, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; istinaf dilekçesinde sunduğu nedenleri temyiz dilekçesinde tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar vekili; istinaf dilekçesinde sunduğu nedenleri temyiz dilekçesinde tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, malın ayıplı olmasından kaynaklı misli ile değişim ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un, 8, 10 ve 11 inci maddeleri.

D. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun, alanında uzman kişilerden oluşan üç kişilik heyet tarafından hazırlandığı ve bilimsel verilere dayalı tespitlerde bulunulduğu, ilgili raporda halen devam eden ayıbın gizli olduğunun ve arızanın kullanıcı hatasından kaynaklanmadığının tespit edildiği, bu çerçevede raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu, davalıların keşiften haberdar edilmemiş olmalarının sonuca etkili olmadığı, davacının kişilik haklarına bir saldırı bulunmadığından manevi tazminata hükmedilmemiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerekir.

VI. KARAR

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.