Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2355 E. 2024/189 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya gönderilen paranın borç veya tehdit/şantaj yoluyla elde edildiği iddiasıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, parayı borç olarak verdiği veya tehdit/şantaj yoluyla gasp edildiği iddiasını ispatlayamaması ve davalının da borcu kabul eden bir beyanının bulunmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/774 E., 2022/973 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bitlis Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/241 E., 2022/167 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Avustralya'da yaşayan müvekkilinin sosyal medya üzerinden davalı ile tanıştığını, 2017 yaz ayında tatil amaçlı Türkiye'ye geldiğini, davalı ile tatil yaptığını, tatilin sonuna doğru rahatsızlandığını, davalının bu sürede kendisi ile alakadar olduğunu ancak bu süreçte uygunsuz fotoğraflarını çekip kimseye söylememesi için silahla tehdit ettiğini, müvekkili Avustralya'ya döndükten sonra şantajda bulunarak kendisinden para istemeye başladığını, müvekilinin, yalan ve iş kurma vaadi ile davalıya ilk olarak 09.06.2016 tarihinde 5.000,00 AUD borç para gönderdiğini ancak müvekkilinin Türkiye’ye gelip gitmesinden sonra bu kez şantaj ve tehditle para istemeye başladığını, kendisinden başta kandırılarak borç alınan ancak daha sonra tehdit ve şantajla alınan paralar olduğunu, müvekkilinin bir süre sonra alacağını istediğini ancak davalının sürekli oyaladığını, yaşanan olaylar nedeni ile Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/738 E. sayılı dosyasında suç duyurusunda bulunulduğunu, alacağın tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın kötü niyetli olduğunu ileri sürerek şimdilik 20.000,00 TL yönünden itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; takibin dayanağı banka dekontlarında ödeme sebebine ilişkin bir açıklama bulunmadığını, bu anlamda bir borç ilişkisine dayalı olarak yapılmadığı veya ödünç olarak verilmediğinin açıkça ortada olduğunu, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu olmadığını, kendisine gönderilen paraların yardım amaçlı ve karşılıksız olduğunu, daha sonra davacının yaşamış olduğu kişisel sorunları nedeniyle bunları bir alacağa haksız olarak dönüştürmüye çalıştığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının, arkadaşı olması nedeniyle davalıya kendi ihtiyari ile para gönderip, kendi kredi kartı ile harcamalar yaptığı, para verme ve kredi kartı ile ödeme yapma işleminin bağış niteliğinde olduğu, davalı adına yaptığı bu ödemeleri davalıdan geri talep edemeyeceği, davacının ödünç para gönderme ilişkisine dayanmakta ise de belgelerde paranın ödünç olarak gönderildiğine dair bir kayıt bulunmadığı, davalının da gönderilen paranın yardım için, bağış olarak gönderildiğini belirttiği, taraflar arasındaki şantaj hususunun da delillendirilemediği, bu konuda Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığı yönünde karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; gönderilen paranın bağış olmadığını, Western Union üzerinden yapılan işlemlerde gönderim sebebinin yazılabileceği bir açıklama bulunmadığını, sunulan yazışmalarda davanın borcu kabul ettiği, oyalayarak ödeyeceğini beyan ettiğini, müvekkilinin parayı gönderirken üzerinde olan tehdit ve şantaj baskısı ile iradesinin sakatlandığı hususunun gözetilmesi gerektiğini, aralarındaki arkadaşlık ilişkisinden doğan güvenle daha sonra geri ödeneceği inancı ile davalı tarafa yapılan ödemelerin, müvekkilinin tatil amacı ile gelmesiyle başlayan ve davalının şantaj ve tehditleri ile zorla aldığı paraların müvekkiline iade edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının iade istemine konu parayı borç olarak gönderdiğine dair delil bulunmadığı gibi tehdit ve şantajla gönderildiğine dair delil de bulunmadığı, taraflar arasındaki yazışmalarda tehdit ve şantaja dair bir kayıt yer almadığı gibi davalının açıkça borç olarak aldığına dair ikrarı da bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesince ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, borç olarak ve tehdit ile şantajla gönderildiği iddia olunan paranın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi,

2.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 555 ve devamı maddeleri,

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, davacının borç verme ididasını ispat edemediği, taraflar arasındaki yazışmalarda da tehdit ve şantaja dair bir kayıt olmadığı gibi yapılan ödemelerin borç olarak alındığına dair davalının açık bir ikrarının olmadığının anlaşılmasına göre davacının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.