Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3056 E. 2023/3065 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalının, telefon aboneliği sözleşmesinden kaynaklı tahakkuk ettirildiği iddia edilen borca itirazının iptali talebi üzerine, yerel mahkemenin yetki itirazını ve uyuşmazlık konusunu tam olarak incelemeden karar verip vermediği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının yetki itirazının değerlendirilmemesi ve abonelik sözleşmesinin feshi ile ilgili çağrı merkezi kayıtlarının incelenmemesi gibi hususlarda eksik inceleme yapıldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun taraflarca denetlenebilir nitelikte olmadığı ve bu eksikliklerin giderilmeden karar verilmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2022/361 E., 2022/826 K.

DAVA TARİHİ : 07.06.2022

Taraflar arasında, İlk Derece Mahkemesinde görülen itirazın iptali davasında davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince kesin olarak verilen kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkili şirket ile davalı arasında ... abonelik sözleşmesi akdedildiğini, davalı borçlunun 2019/6-7-8-9-10-11-12 ve 2020/1 dönem faturalarını ödememesi nedeniyle hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, müvekkili şirket lehine inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; mahkemenin yetkisiz olduğunu, ilgili telefon hattı ve internet sözleşmelerinin ...'da imzalandığını, davaya konu borcun kaynağı olarak gösterilen telefon hattının sözleşmesini feshettiğinde internet sözleşmesinin de bittiğinin söylendiğini, telefonu kapattıktan sonra internet kullanmadığını, davacı şirketin kapatmadığı internet hizmetinden doğan borcu kabul etmesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı şirket ile davalı arasında GSM bonelik sözleşmesi akdedildiği, fatura borcundan dolayı davalı hakkında takip başlatıldığı, davalının icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinin incelenmesinde ise, asıl alacağın tümüne itiraz ettiği ancak alacak yönünden yaptığı itirazın haklılığını kanıtlar bilgi, belge ve herhangi bir delil sunulmadığından yapılan itirazın haksız olduğu, alınan bilirkişi raporunun hükme esas almaya yeterli olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile icra dosyasına itirazın kısmen iptali ile, 874,98 TL asıl alacak, 126,20 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.001,18 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, fazla talebin reddine, kesin olarak karar verilmiştir.

IV. KANUN YARARINA TEMYİZ

A. Kanun Yararına Temyiz Yoluna Başvuran

İlk Derece Mahkemesi kararının kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı tarafından istenilmiştir.

B. Temyiz Sebepleri

Adalet Bakanlığının 16.05.2023 tarihli yazısında; ''... mahkemece süresinde yapılan yetki itirazı konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi ve uyuşmazlığın temelini oluşturan, davalının abonelik sözleşmesini fesih talebinden vazgeçip vazgeçmediği hususunu çözebilecek çağrı merkezi ses kayıtları incelenmeden, soyut kanaat üzerine düzenlendiği anlaşılan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli, taraflar ve mahkemece denetlenebilir nitelikte olmadığı dikkate alınmadan, eksik inceleme ile karar verildiğini...'' usul ve kanuna aykırı bulunarak; kararın, kanun yararına bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, telefon aboneliği sözleşmesinden kaynaklı tahakkuk ettirildiği iddia edilen alacağa yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6 ncı, 10 uncu, 17 nci, 18 inci, 19 uncu 266 ncı , 279/2 inci, 281 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davalı tarafça süresinde sunulan cevap dilekçesinde ilgili telefon hattı ve internet sözleşmelerinin ...'da imzalandığı belirtilerek yetki itirazında bulunulduğu, ancak mahkemece davalının süresinde sunduğu yetki itirazı hakkında olumlu ya da olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmakla, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen temyiz itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir.

2.Yukarıda yer verilen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 266 ncı, 279 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 281 inci maddeleri ile Dairemizin bu hükümlerle ilgili kararları birlikte değerlendirildiğinde; davalının cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında telefon sözleşmesi ile birlikte internet sözleşmesini de feshettiğini, kendisine bu işlemin yapıldığının söylendiğini beyan ettiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, müzekkereye cevap dilekçesi ekinde bulunan işlem kayıtlarında tüketicinin 16.01.2019 12:10'da iptal talebi alındığı, 21.01.2019 tarihinde 19:11'de iptal işleminin iptal edilerek hattın dondurulduğunun görüldüğü, ilgili çağrı merkezi kayıtlarında 21.01.2019 tarihli çağrı merkezinden yapılan arama ile iptal işleminden vazgeçtiği ve hattını doldurduğuna dair kayıtlar bulunduğu, dosya içerisinde çağrı merkezi ses kayıtlarının bulunmadığı için incelenemediği, tüketicinin 6 aylık hat dondurma işleminin akabinde 2019/06 döneminde hattın otomatik olarak açıldığı ve 8 dönem sonunda borcundan kapandığı, tüketicinin 16.01.2019 tarihinde henüz taahhüdü bitmediği için davacı tarafından arandığı ve abonelik iptalinden vazgeçirilerek hattın dondurulmasına ikna edildiği kanaati oluştuğu, raporun sonuç ve kanaat kısmında ise, davalının taahhüdü bitmeden sözleşmesini feshetmek istediği, davacı çağrı merkezi üzerinden tüketici vazgeçirilerek hat dondurması yapıldığı tespitlerine yer verildiği, davalının süresi içinde söz konusu bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi de sunduğu anlaşılmakla, raporda bahsi geçen ses kayıtları ve aboneliğe ilişkin çağrı merkezi görüşmelerinin de dosyaya celbi sağlanarak dosyanın GSM hatları ve telefon aboneliği konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdi edilerek, tarafların iddia ve savunmaları ile yargılama sürecindeki itirazlarını da karşılayacak şekilde taraflar arasındaki sözleşme, eki taahhütnameler ve çağrı merkezi görüşmeleri ve ses kayıtlarının da ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde inceleme ve değerlendirilmesi yapılmak suretiyle davacının davalı taraftan isteyebileceği bir bedel olup olmadığı, var ise miktarının belirlenmesi noktasında tereddüte yol açmayacak şekilde, ayrıntılı ve hüküm kurmaya elverişli, taraf denetimine elverişli bir rapor alınması suretiyle sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken,eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olduğundan, Adalet Bakanlığının bu yöne ilişen temyiz itirazının da kabulüne karar vermek gerekmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Değerlendirme bölümünde yer verilen (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan sebeplerle, Adalet Bakanlığının 6100 sayılı Kanun’un 363 üncü maddesinin birinci fıkrasına dayalı kanun yararına temyiz isteminin kabulü ile kararın bu yönlerden sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZULMASINA,

Kararın bir örneğinin ve dava dosyasının Adalet Bakanlığına gönderilmesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.