"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/298 E., 2023/455 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/281 E., 2021/249 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait Antalya ili ... ilçesi ... mah. 4196 ada 5 parseldeki inşaatında yapı denetim hizmeti verdiğini, yapı denetim ücretini, arsa sahibinin ilgili parsel üzerinde belediye hesabına yatırması ile alıyorken, tarafların 13.01.2009 tarihli Mimarlık ve Yapı Denetim Sözleşmesi ve 16.10.2009 tarihli ek sözleşme ile yapı denetim hizmet bedeli karşılığı olarak müvekkiline daire verilmesi konusunda anlaştıklarını, sözleşme uyarınca davalının ilgili parselinde müvekkilinin yapı denetim hizmeti yürüterek buna karşılık Antalya ili ... ilçesi ... mh. 198 ada 23 parsel A blok 7.kat 29 nolu dairenin 1/2 hissesinin müvekkiline tapuda devredileceğini, iskan alınması ve inşaat seviyelerinin belediye nezdinde devam etmesi açısından, yapı denetim hizmeti yürüteceği davalıya ait arsada yapılacak binanın iskanının alınmasının vade olarak belirlendiğini, parsele yapılan dairelerin iskan işlemlerini tamamlayan müvekkilinin defalarca ihtarname ile başvurmasına rağmen sözleşme ile düzenlenen 29 nolu dairenin hissesini alamadığını, işbu dairenin başka kişiler adına kayıtlı olduğunu, müvekkiline tapusunun verilmesinin mümkün olmadığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakkını saklı tutarak 29 nolu dairenin 1/2 hissesi bedeli 10.000,00 TL'nin alacağın vadesi olan davalıya ait Antalya İli ... İlçesi ... mh. 4196 ada 5 parseldeki dairelerin iskan tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davaya konu asıl ve ek sözleşmenin resmi şekil şartını içermediğinden geçersiz olduğunu, bu nedenle talebin sebepsiz zenginleşme kuralları gereği 1 yıllık zamanaşımı süresi içinde yapılmadığını, davacının yapı denetim ücreti olarak daire tapusu alacakken bundan vazgeçtiğini ve daire bedelini tahsil ettiğini, diğer yandan davalı tarafından belediye veznesine yatırılan 124.493,33 TL'yi davacı tahsil ettiği halde bu bedeli iade etmediğini, bu bedeli iade etseydi tapu devrinin yapılacağı konusunda anlaştıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 5 inci maddesi hükmü açıkça yapı denetim şirketinin herhangi bir ad altında ayrıca bedel talebinde bulunamayacağını hükme bağlamış olup bu yönde taraflar arasında akdedilen sözleşmelerin geçerliliği olmadığı, yapı denetim hizmet bedeli için yatırılması gereken ücretlerin belediye veznesinden değil banka aracılığı ile belediyenin yapı denetim emanet hesabına yatırıldığı ve yapı denetim firmasına her iki blok için %100 denetim hizmet bedelinin ödemesinin yapıldığı, davacı tarafın yapı denetim hizmeti nedeni ile alacağını tahsil ettiği, bu bedelin davalı tarafa iade edildiği hususunun ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili; uyuşmazlığa konu sözleşmelerin geçerli olduğunu, İlk Derece Mahkemesi tarafından dosya kapsamında alınan banka dekontları ve belediye mali hizmetler müdürlüğü ile yapılan yazışmaların eksik incelendiğini, davalının bizzat kendi çektiği ihtarnamelerle davaya konu sözleşmeyi ve tapu bedelini içeren borcunu kabul ettiğini, sözleşmelerde kararlaştırılan müvekkili şirket tarafından gerçekleştirilen yapı denetim hizmet bedelinin kabulü gerekeceği, bu nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının vermiş olduğu hizmetin özel nitelikli şartlarının kanun koyucu tarafından belirlendiği, 4708 Sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun kapsamında özel şartlara haiz bir sözleşme olduğu, ayrıca bu sözleşmeyi yapabilecek yapı denetim şirketlerinin kanuna göre belli şartları taşıması gerektiği, yine söz konusu binalar için davacının dava dilekçesinde eklediği sözleşmeden farklı sözleşmelerin taraflarca imzalanan yapı denetim işlemleri için kanun kapsamında dava dışı kuruma yine bu yasa kapsamında verildiği, dava konusu yapı denetim hizmetine ilişkin alacağa yönelik sözleşmelerin idareye verilen yukarıda belirtilen sözleşmeler olduğu, bu sözleşmelerin feshi veya değiştirilmesinin de yine kanun ve bu uygulama yönetmeliğinde belirtildiği, davacının bahse konu bu sözleşmelerin değiştirildiğine dair herhangi bir iddia vs delilin bulunmadığı, dava konusu olan yapı denetim hizmet bedelinin mahkemece belediyeyle yapılan yazışmalar neticesinde ödendiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını itemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yapı denetim hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 5 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Yapı Denetimi Hakkında Kanun'un 5 inci maddesi"...(Değişik beşinci fıkra: 12/72013-6495/73 md.) Yapı denetimi hizmeti için yapı denetim kuruluşuna ödenecek hizmet bedeli, yapı denetimi hizmet sözleşmesinde belirtilir. (Değişik cümle:11/5/2018-7143/19 md.) Bu bedel, hizmet bedeline esas yapı yaklaşık maliyetinin %1,5’i kadardır. Hizmet bedeli oranı, yapım süresi iki yılı aşan iş için yıllık %5 artırılır ve yapım süresi iki yıldan daha az olan işler için yıllık %5 azaltılır. Bu bedele, laboratuvarlara yaptırılacak olan taşıyıcı sisteme ilişkin deneylerden Bakanlıkça belirlenenlerin masrafları dâhil olup, katma değer vergisi ile yapı denetim kuruluşu tarafından talep edilen ve taşıyıcı sisteme ilişkin olmayan malzeme ve imalâtlar konusunda yapı müteahhidince yaptırılacak olan laboratuvar deneylerinin masrafları dâhil değildir. Yapı denetim kuruluşu, yapı sahibinden başka bir ad altında, ayrıca hiçbir bedel talebinde bulunamaz. Yapı denetim kuruluşlarına ödenecek hizmet bedeli, Endüstri Bölgeleri, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, Organize Sanayi Bölgeleri, Serbest Bölgeler ve Sanayi Siteleri onaylı sınırı içerisinde yer alan tüm yapılar için %50’yi geçmemek üzere indirimli uygulanır. (Ek cümle:14/2/2020-7221/24 md.) Bu indirim oranlarına ilişkin usul ve esaslar Ticaret Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının görüşü alınarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenir..." hükmüne göre yapı denetim şirketlerinin başka bir ad altında ayrıca bir talepte bulunamayacakları düzenlenmiştir.
2. Dosya kapsamına alınan Konyaaltı Belediye Başkanlığının 24.10.2019 tarihli müzekkere cevabı ile; 4196 ada 5 parselin imar işlem dosyasında yapılan incelemede; A blok için 29.04.2014 tarih - 132 nolu yapı kullanma izin belgesi (iskan belgesi), B blok için A blok için 29,04.2014 tarih - 132 nolu yapı kullanma izin belgesi (iskan belgesi) düzenlendiği, yapı denetim hizmet bedeli için yatırılması gereken ücretlerin Belediye veznesinden değil banka aracılığı ile Belediye Yapı Denetim Emanet Hesabına yatırıldığı ve yapı denetim firmasına her iki blok için %100 denetim hizmet bedelinin ödemesinin yapıldığı belirtilmiş, aksi davacı tarafça da ispat edilememiştir.
3. O halde temyizen incelenen kararda; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.