"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ...vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkili ...'nin annesi muris ... ile davalı arasında Adana 11. Noterliğinin 31.10.2011 tarihli ve 26798 yevmiye numaralı ölünceye kadar bakma sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşmeye göre davalının, müvekkilinin annesi ... ...'nin bakımını üstlendiğini, buna karşılık malvarlığı üzerindeki tüm hak ve yetkileri davalıya devretmeyi kabul ettiğini, ancak davalının sözleşme gereği üstlendiği edimini yerine getirmediğini, murisine bakmadığını, hatta aynı evde bile yaşamadığını, müvekkilinin annesinin daha önceki yaptığı iş ve işlemlerde imza kullandığını ancak bu sözleşmede parmak izi kullanıldığını, davacının annesinin akli melekelerinin yerinde olmamasından faydalanmak suretiyle bahsi geçen sözleşmenin düzenlendiğini, davalının müvekkilinin annesinin akli melekelerinin yerinde olmamasından faydalanarak, müteveffayı hataya düşürerek Adana 11. Noterliğinin 31.10.2011 tarihli ve 26800 yevmiye numaralı vasiyetnamesinin düzenlendiğini, bahsi geçen vasiyetnamenin iptali davasının Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/361 E. sayılı dosyası ile görüldüğünü ileri sürerek, davalı ile murisi arasında bulunan ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; işbu davada Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, sözleşmeye konu taşınır ve taşınmaz eşyaların maddi değerlerinin belirlenmesinin gerektiğini, taşınmazlarda elbirliği mülkiyeti bulunmaktaysa bunun çözüme kavuşturulması gerektiğini, davacının daha önce murisi kısıtlamak amacı ile açtığı davasının reddedildiğini, ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılırken Noter tarafından murisin bu sözleşmeyi yapma yeteneği bulunduğunun gözlemlendiğini, okuma-yazma bilmeyenler için Noterde işlem yapmak için parmak izi gerektiğini, bakım yükümlülüğünün yerine getirilmediği iddiasını ancak murisin dava konusu yapabileceğini, bakım alacaklısının davacıya karşı nafaka yükümlülüğünün bulunmadığı belirterek, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesinin 08.07.2020 tarihli ve 2019/340 E., 2020/93 K. sayılı kararıyla; sözleşme tarihinde bakım alacaklısı olan murisin ehliyetli olduğunun Adli Tıp Raporu ile kanıtlandığı gerekçesi ile davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince istinaf edilmiş, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 22.04.2021 tarihli ve 2021/448 E., 2021/498 K. sayılı kararıyla; davalı tarafından bakım yükümlülüğünün yerine getirilip getirilmediğinin araştırılmadığı, davacı tarafından davalının muris ile aynı evde oturmadığı iddia edilmesine rağmen bakım yükümlülüğünün nasıl yerine getirildiğinin ortaya konulmadığı, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin iptalinin ancak taraflarca istenebileceği, muris öldüğüne göre muris ... mirasçılarının davaya muvafakat edip etmediğinin tespit edilmesi veya davada taraf olarak yer almasının sağlanması gerektiği gerekçeleri ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın gereği için kararı veren Yerel Mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
2. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tanık beyanlarından, bakım borçlusu davalı ...'nın ölünceye kadar bakma sözleşmesi kapsamında yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmediği, bakım alacaklısı ... ile birlikte yaşamadığı, ...'nin bakımı ile davalının annesi Müzeyyen'in ilgilendiğinin kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile muris ... ile davalı ... arasında düzenlenen Adana 11. Noterliğinin 31.10.2011 tarihli, 26798 yevmiye numaralı ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davalı vekili süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; Adli Tıp raporu ile murisin sözleşme esnasında fiil ehliyetinin bulunduğunun tespit edildiğini, murisin ölünceye kadar bakım sözleşmesine yönelik olarak fesih bildiriminde bulunmadığını, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin iptalini ancak bakım borçlusu ve bakım alacaklısının isteyebileceğini, bakım borcunun yerine getirilmediği iddiasının ancak bakım alacaklısı tarafından sağlığında ileri sürülebileceğine ilişkin yerleşik Yargıtay kararlarının bulunduğunu, murisin 2006 yılından itibaren müvekkiline ait evde kaldığını, müvekkilinin murise aile ortamı sağladığını, murisin ameliyat onay formunda müvekkilinin imzasının bulunduğunu, bu husunun davalının murise baktığının delili olduğunu, davalı tanıklarının tehdit sebebiyle hazır edilemediğini, eksik araştırma ile karar verildiğini ileri sürerek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla;davacının iddialarının, bakım alacaklısı murisin sözleşmeyi yaptığı esnada ehliyetsiz olduğu, okuma-yazma bilen murisin sözleşmeyi parmak izi ile onayladığı, bakım borçlusu davalının bakım borcunu yerine getirmediği hususlarına dayandığı, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulunun 27.04.2020 tarih ve 2359 sayılı raporu ile muris ... ...'nin sözleşme tarihi olan 31.10.2011 tarihinde fiil ehliyetine haiz bulunduğunun tespit edildiği, Yargıtay kararlarında da ifade edildiği üzere, sözleşmenin bakım borcu yerine getirilmediği iddiasıyla feshini isteme hakkı, bakım alacaklısının sağlığında kullanması gereken bir hak olduğundan, bakım alacaklısı mirasçısı davacının bu yöndeki iddialarının işbu davada dinlenme olanağının bulunmadığı, Daire kaldırma kararından sonra taraf teşkilinin sağlandığı belirtilerek, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç bulunmadığından yeniden hüküm kurulmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava dilekçesini tekrar ederek, davalının sözleşmenin kendisine yüklediği edimleri yerine getirmediğini ve müvekkilinin annesinin bakımı ile ilgilenmediğini, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin taraflarının aynı evde bir aile ortamı içerisinde yaşamalarının gerektiğini, ancak davalının sözleşmeden sonraki süreçte müvekkilinin annesi ile aynı ev içerisinde yaşamadığını ve bakımı ile ilgilenmediğini, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin muvazaalı olarak yapıldığının her zaman ileri sürülebildiğini, bu gibi durumlarda ölünceye kadar bakım sözleşmesinin ivazlı olarak (bedel karşılığı) değil de bağış amaçlı veya mirasçıların bazılarından mal kaçırmak amacı ile yapıldığının kabul edilmesi gerektiğini, bakım alacaklısının sağlığında sözleşmeyi tek taraflı feshedebilecek nitelikte akıl, ruh ve beden sağlığına sahip olup olmadığının incelenmesinin gerektiğini, dosya içerisinde mevcut raporlar, tanık beyanları bakım alacaklısının sağlık durumunun buna elverişli olmadığını apaçık ortaya koyduğunu, Mahkemenin bu hususla alakalı detaylı bir inceleme yapmadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendire
Dava; ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 611 ve devamı maddeleri,
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "İddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi" başlıklı 141 inci maddesi.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve özellikle bakım borcu yerine getirilmediği iddiasıyla sözleşmenin feshini isteme hakkı, bakım alacaklısının sağlığında kullanması gereken bir hak olduğundan, bakım alacaklısı mirasçılarının, bakım borçlusunun edimini yerine getirmediği savunmasının işbu davada dinlenemeyeceği, muvazaa iddiasının ilk defa temyiz dilekçesinde ileri sürüldüğü ve iddianın genişletilmesi mahiyetinde olduğunun anlaşılmış olmasına göre usul ve kanuna uygun olup, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,12.06.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.