"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; taraflar arasında 28.05.2012 tarihinde Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında 550 analiz nosu ile arsa ve tesis karşılığı konut yapım sözleşmesi imzalandığını, müvekkiline ait bulunan Derbent Mah. 40. Sok. No:30 Mamak/Ankara adresinde kain meskenin davalı Belediyeye devredildiğini, toplamda 400 m² arsasına karşılık, imalat edilecek konutlardan çekiliş ile 100 m² konut alınması amacıyla eksik kalan arsa borcu ödenerek mesken ile birlikte devredildiğini, müvekkilinin 03.08.2012 tarihinde eksik enkaz bedelinden kaynaklı 18.544,50 TL'nin ödenmesi için Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/464 E. sayılı dosyası ile dava açtığını ve Mahkemece verilen kabul kararının Yargıtay incelemesinden geçerek 2013 yılında kesinleştiğini, hükmedilen bedelin davalı tarafından müvekkiline ihtirazı kayıt konulmadan ödendiğini, sözleşmenin kurulmasının üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen davalı tarafın sözleşmeye konu konutları imal edip teslim etmediği gibi, 17.11.2020 tarihli yazısı ile taraflara karşılıklı edimler yükleyen arsa ve tesis karşılığı konut sözleşmesini tek taraflı olarak feshettiğini bildirdiğini, sözleşmeyi tek taraflı feshetmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, taraflar arasında yapılan 28.05.2012 tarihli Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde arsa ve tesis karşılığı konut yapım sözleşmesinin feshinin haksızlığının tesbiti ile sözleşmenin ayakta olduğunun belirlenmesine; aksi halde sözleşmenin gelişen şartlara uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacı ile Belediye arasında imzalanan sözleşmenin arsa ve tesis karşılığı değil, tapu tahsis belgeli gecekondusu karşılığında imzalandığını, davacı adına herhangi bir arsa kaydı da mevcut olmadığını, davacının, Hazine arazisi üzerinde bulunan 3550 analiz numaralı tapu tahsis belgeli gecekondusu için Belediye aleyhine tesis bedelinin tamamını aldığını, davacının dava ile kendisine enkaz bedeli yerine muhdesat bedelinin tamamının ödenmesi yönündeki talebinin davalı ile arasındaki sözleşme ilişkisinden doğan edim yükümlülüklerine ve ilgili yasal mevzuat hükümlerine aykırılık oluşturduğunu, davacı ile Belediye arasında Tapu Tahsis Belgeli gecekondusu karşılığında imzalanan sözleşmenin rızaen imzalandığını ve sözleşmede konut teslimine ilişkin herhangi bir ibarenin olmadığını, davacı ve Belediye arasında 01.09.2008 tarihinde yapılan sözleşmenin 2/B maddesinde: "Belediyemiz Meclisince belirlenen uygulama esasları doğrultusunda Belediye Encümeni tarafından her yıl güncellenen kira yardımı, tebligatı müteakip tesisin tüm ilişikleri kesilip boş olarak teslim edildiği tarihi takip eden ay içerisinde başlayacak, yapılan sözleşme gereği hak edilen konut hak sahibine teslim edilinceye kadar devam edecektir.” denildiğini, bu nedenlerle sözleşmenin feshi işlemi gerçekleşmediği sürece davacının konutunun teslim edileceği güne kadar sözleşmeye göre davacıya kira bedeli ödendiğini, davacı ile yapılan sözleşme tapu tahsis belgeli gecekondusu karşılığında yapılmış olup herhangi bir arsa satışı söz konusu olmadığını, dolayısıyla Belediye Meclis kararları doğrultusunda davacının talep ettiği konut tipi üzerinden işlemler tesis edildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu taşınmazın boş olarak davalıya teslim edildiği ve davacının 20.430,16 TL'yi davalıya ödediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, taraflar arasında 30.12.2015 tarihli Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi Arsa ve Tesis Karşılığı Konut Sözleşmesi imzalandığı, davacının üzerine kayıtlı hissesini ve konutunu davalıya devrettiği, sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiği, sözleşme tarihinde davacının taşınmazdaki hissesinin 171 m²'ye denk geldiğinin açıkca sözleşmede belirtildiği, İmzalanan sözleşmenin her iki tarafı da bağlayıcı olduğu, bir tarafın yükümlülüklerini yerine getirip, sözleşmenin hüküm ve sonuçlarını doğurduktan sonra tek taraflı bir irade ile sözleşmenin feshi mümkün olmadığı, kesinleşen celp edilen emsal mahkeme kararları da dikkate alınarak davalının tek taraflı sözleşmenin feshine ilişkin işleminin haksız olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, taraflar arasında imzalanan 30.12.2015 tarihli Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi Tapu Tahsis Belgeli Tesis Karşılığı Konut Sözleşmesi'nin davalı yanca feshinin haksız olduğunun ve sözleşmenin geçerli olduğunun tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacının Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu 2012/464 E. sayılı dava ile tesis bedelinin tamamını aldığını, yapı bedelinin tamamını alan davacıyla imzalanan sözleşmenin feshinin usul ve yasaya uygun olduğunu, davacının sözleşme hükümlerine aykırı hareket ederek bedel artırımı için yargı yoluna gitmeyeceğine yönelik taahhüdüne aykırı davranması nedeniyle sözleşmenin 1/D bendi ve 1. maddesi uyarınca sözleşmenin feshinin yerinde olduğunu belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının yükümlülüklerini yerine getirmiş olması, davacı tarafından sözleşmedeki taahhüde aykırı açıldığı bildirilen davada takdirin yargı erklerine ait olması, taraflar arasında en son imzalanan 30.12.2015 tarihli sözleşmenin 1/D bendinde yer alan "bu sözleşmenin imza tarihinden sonra yapılan araştırmalar sonucunda hak sahibi olmadığı belirlenen şahısların bu sözleşmeleri Ankara Büyükşehir Belediyesince tek taraflı feshedilecektir." hükmüne dayalı yapıldığı belirtilen feshin gerekçesinin de somut olay yönünden haksız olması ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf başvurusu dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında taraflar arasında imzalanan sözleşmenin haksız olarak feshedildiğinin tespiti ile sözleşmenin halen yürürlüktü olduğuna karar verilmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 123 ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararın, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, taraflar arasında davacıya ait taşınmazın davalıya devri ve belirlenen eksik bedelin ödenmesi karşılığında davalı tarafından yapılacak konutlardan 1 adet dairenin davacıya verileceğine dair sözleşme imzalandığı, davacı tarafından arsa devrinin davalı kuruma yapıldığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin Türk Borçlar Kanunu'nun 123 ve devamı maddelerinde düzenlenen karşılıklı borç yükleyen sözleşme niteliğinde olduğu, sözleşme uyarınca davacının taşınmazını davalı ...'ye devrettiği ve belirlenen bakiye bedeli ödemek suretiyle üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiği, davalı taraf davacının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini savunmuş ise de davacının dava açmasının salt sözmeye aykırılık oluşturmayacağı anlaşıldığından, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine07.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.