"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonucunda; Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı ile 01.02.2014 tarihinde yazılı-fotoğraflı-videolu internet haberleri yayını abonelik sözleşmesi imzalandığını, imzalanan sözleşme gereğince 2014 yılı Mart ile Eylül ayları arasındaki döneme ilişkin ödenmeyen abonelik bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 06.01.2016 tarihli ve 2015/501 E., 2016/1 K. sayılı kararıyla; davaya bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 29.03.2018 tarihli ve 2016/18192 E., 2018/3945 K. sayılı ilamıyla; "....Somut olayda, taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesi, sağlayıcı konumunda olan davacı ile www.akhaberajansı.com ticari ünvanını kullanan davalı arasında imzalandığı anlaşılmakta olup, davacı sağlayıcı olduğundan, davalı da ticari ve mesleki amaçla hareket ettiğinden 6502 sayılı yasada tanımlanan tüketici sıfatını taşımamaktadırlar. Bu durumda, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamı dışında kaldığına göre davaya bakma hususunda genel mahkemeler görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında res'en gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde, Mahkemece, işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar vermesi gerekirken..." gerekçesiyle, karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; abonelik ilişkisinin devam ettiği ve alacaklı olduğu hususlarını davacının ispatla yükümlü bulunduğu, abonelik kapsamında düzenlenen faturanın davacı tarafça delil olarak sunulduğu, bilirkişi raporunda da tespit edildiği gibi fatura tebliği ve fatura kapsamında hizmetin verildiği hususunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; özel bir kullanıcı paneli oluşturulan müvekkilinin sözleşmede belirlenen hizmetleri davalıya sunduğunu, hizmetin tüketilip tüketilmemesinin borcun ifa edildiği gerçeğini değiştirmeyeceğini, müvekkili ile arasındaki yazışmalardan da anlaşıldığı üzere davalının kendisine sözleşme tarihinden itibaren hizmetin sunulduğunu kabul ederek borcunu ikrar ettiğini, sunulan hizmetten son 4 ay boyunca yararlanmamış olmasının müvekkili tarafından hizmetin ifa edilmediği anlamına gelmeyeceğini, davalı tarafın sözleşmeye ilişkin hizmetin kendilerine sunulduğu fakat kendilerinin belli bir süre boyunca bu hizmetten yararlanmadıkları yönündeki beyanının dahi vekil edeninin sözleşmeden kaynaklanan borcunu ifa ettiğini gösterdiğini, davalının yazışmalardaki borç ikrarının da kararda göz ardı edildiğini, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacak için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi.
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi.
3. Değerlendirme
1. Taraflarca imzalanan sözleşmenin 9.3 maddesi gereğince; sözleşmenin iptali için, 1 ay öncesinden yazılı olarak bildirimde bulunulması halinde sözleşmenin sona ereceği hususu açıkça belirtilmiştir. Öte yandan, davalı tarafça davacıya gönderilen 18.09.2014 tarihli e-mail çıktısında da; davalı tarafından güncel borcun en kısa zamanda kapatılacağı yönünde karşı tarafa bildirimde bulunulmuştur. Bu bağlamda; davalı, anılan sözleşme hükmü uyarınca 18.10.2014 tarihinde kadar olan fatura borcundan sorumludur.
2. Hal böyle olunca, Mahkemece; taleple bağlılık ilkesi göz önünde tutulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA,Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
FB - AZ - BY - YÖ